Acil evlilik planı

Cosmopolitan/ Can Yayımlar

Nelere dikkat edilmeli evliliğe sayılı günler kala? Neler eksik kalırsa bir düğüne düğün denmez? Peki gereksiz abartılar neler, kayınvalidelerle iletişim yöntemleri diye bir kitap neden hâlâ yok, gerçekten sonunda mutlu olacak mıyız ve benzeri sorular kafanızı karıştırıyorsa Can Yayımlar'ın yazısı çok işinize yarayacak!

“Artık seviyoruz birbirimizi. Göz alıcı yüzükle yaptı hayatımın teklifini. Tüm kalbimle ‘Evet’ dedim ayaklarım havada...” diye kendi kendine
konuşuyordu benimle otururken. “Nasıl oldu, buraya kadar geldik. Panik içindeyim, neler yapacağımı bilmiyorum. Sanki yarın hayatımın sınavı var ve ben kitap açmamışım. Bana yardım et ne olur!” şeklinde hiperaktivite ile depresyon arasında keskin geçişler yaşarak anlatıyordu. Onca yıllık arkadaşımı hiç böyle görmemiştim ama sanırım evlilik böyle yapıyor insanı. İşin garibi, evlilik sezonunun açılmasıyla sadece yakın arkadaşımda değil, bütün gelin-damat adaylarında bu psikolojik bozukluğu açıkça gözlemleyebiliyorum. Ama arkadaş candır. Bırakılmaz zor anında. Hele ki size, düğünü için organizatör, yardımcı, sağdıç (ve bunun gibi düğünün bütün sorumluluğunu yıkabilmesini sağlayan sıfatlar) seçtiyse. “Battı balık yan gider” deyip büyük bir gayretle uğraştım. Her anında yanındaydım. Sonra da deneyimlerimizi onun da izniyle paylaşmaya karar verdim.

Evliliğe sayılı günler kala dikkat edilmesi gerekenler

On Aydan Uzun Zaman: Nikah yeri!
Özellikle düğünlerin arttığı yaz aylarında
düğün mekanları bir bir doldurulmakta
olduğundan bu konuda acele etmek şart. Hayalinizdeki düğünün eksiksiz bir şekilde olmasında mekanın katkısı yadsınamaz. Bu yüzden “Orası olsaydı daha iyiydi” dememek için bir an önce seçenekleri önünüze koyun ve karar verin. Malum bu kararı alırken iki kıstasınız var: İstedikleriniz ve bütçeniz. Bu ikisinin arasında gidip gelerek kararınızı verin ve bir an önce yerinizi ayırtın. Pek çok mekan bütçenize ve isteklerinize göre sınırsız seçenek sunacaktır. Benim görüşüm en zahmetsiz olanı seçmeniz yönünde. Mekan seçeneklerini birkaç opsiyona
indirdikten sonra pazarlığa girişin.
Deneyimlerime dayanarak söylüyorum:
Ucuz mekanlara kaçmayın. Pahalı yerlere gidip de fiyatı pazarlıkla yarı fiyatına indirmeyin. Evet, her işletmecinin kanında olan bir şeydir müşterilerine yüksek fiyatta hizmet
satmak. Ama pazarlıkla alınabilecek
optimum fiyatın altına indiğinizde, işletmeci de kalitesinden aşağıya inecektir. Benim tavsiyem, düğün mekanının sunacağı şeyleri artırmanız yönünde. Maytaplı yürüyüş, masaya taze çiçek, gösterişli mumlar, hatta canlı müzik gibi hizmetlerin fiyat
değiştirilmeden eklenmesini talep etmeniz daha sağlıklı.

Özellikle kalite kaybında eksikliğini çok fazla hissetmeyeceğiniz hizmetlere
odaklanın. Paketin içine profesyonel
olmayan bir fotoğrafçıyı eklemeniz,
hayatınız boyunca bulanık düğün resimlerinizi arkadaşlarınıza göstermenize sebep olacakken, kimse mönüdeki küçük meyve tabağını umursamaz.

Bahşiş Durumları: Söz mekandan açılmışken ne yazık ki beş yıldızlı düğün mekanlarında bile “İmza kalemi yazmıyor”, “Pasta bıçağı kesmiyor” gibi anlamsız gerekçelerle bahşiş istemek hâlâ adetten. Belki de düğün albümünüzün en önemli karelerini oluşturacak imzanın atılacağı, pastanın kesileceği anlarda çıkan bu tatsız istekler her anı yakalamakla görevlendirilmiş fotoğrafçıdan ve
kameramandan kaçmıyor. Benim taktiğim, gerekli pazar lıkları yapıp el sıkıştıktan sonra ücretin yüzde 5-10’u gibi bir parayı nakit olarak o an bahşiş olarak vermek ve bu tarz gereksiz muhabbetlerin olmamasını istemek.
O anda “Tabii, asla” diyen bireylerin
düğün anında verdiği sözleri unutmaması için bütün paranın yarısını o an, yarısını düğün bittikten sonra vermeniz çok daha avantajlı olacaktır.

Altı Ay Kala : Belediyeden gün alın. Belediye sayısının bu kadar fazla olduğu güzel Türkiye’mde nedense istediğiniz günde o belediyelerin nikah memurları müsait bulunmaz. Kızmayın kimseye. Murphy Kanunları bunlar... Bu tarz sorunlarla daha sık karşılaşmamak için önce işinizi sağlama alarak belediyeyi ayarlayın. Her ne kadar bu erkeğin işi olsa da, her başarılı erkeğin arkasında mükemmel bir kadın vardır. Müstakbel kocanızın eksik belgeler yüzünden
defalarca belediyeye gidip gelmesini
istemiyorsanız istenilen belgeleri internetten tam olarak araştırıp hazır olmalarını sağlayın. Ayrıca istenilen sağlık tahlillerini eşinizle beraber tamamlayarak belgelere eklemeyi de unutmayın. Belediyenin düğün salonlarında yapacağınız bir düğün için 50 TL’ye yakın bir ücret varken, dışarıda yapacağınız nikahlarda, yerin uzaklığına göre 400-500 TL’ye kadar yükselebiliyor fiyatlar, benden söylemesi. Halletmeniz gereken bir diğer konu ise alyanslarınız. Hayal gücünüze ve ekonominize
dayanan sınırsız seçenek bulabileceğiniz
alışverişe sevgilinizle çıkın. Neticede
yüzük, gelinlik ya da nikah salonundan farklı olarak ömür boyunca sizin parmağınızda duracağı ve baktığınızda kutsal evliliğinizi anlatan bir sembolünüz olduğundan kalbinize
en çok yatanı almanız tavsiyemdir.

3 Ay Kala: En zor günleriniz başlıyor.
Gerek daralan zaman, gerek insanların ve müstakbel eşinizin yaptığı konuşmalar size zor zamanlar yaşatmaya başlayacak. Bu yüzden yıllardır hayal ettiğiniz gelinliğinizin
siparişini verin artık. Zevkine güvendiğiniz kişilerin bu önemli kararda yanınızda bulunmaları çok önemli lakin bunlar, gerçekten dostunuz olduğuna inandığınız, sizi kıskanmadığından emin olduğunuz insanlar olmalı. Unutmayın bir gelinliği gelinlik yapan, tacı ve duvağıdır; bunları seçerken ayrıca özen gösterin. Gelin ayakkabısını da özel yapım düşünüyorsanız, şimdiden ölçülerinizi aldırın. Ayrıca artık eşya alışverişinin de bitmiş olması şart. Beyaz eşyada her beğendiğiniz hemen ertesi güne teslim ediliyor olabilir ama konu salon ve yatak odasına gelince çok başka bir dünya başlıyor. “Depoda var mı kontrol edeyim” diye başlayan cümleler, “Fabrikanın üretimini beklemeniz gerekiyor”a kadar gidebiliyor. Hiç üzülmeyin. Eğer istediğiniz mobilya hazırda yoksa, daha uygun fiyata, üzerinde değişiklikler yaptırarak sipariş edebilirsiniz. Tabii ki yapımı zaman alacak ama bu yazıyı da bu zamana sahip olmak için okuyorsunuz değil
mi? Ve inanın bu tarz, önceden halledilebilecek işleri ne kadar uzatırsanız o kadar büyüyorlar gözünüzde. Siz bir an önce evin dekorasyonunu tamamlamayı bitirin ki kafanız rahat olsun.

Davetiyeler ve Nikah Şekeri: Bir diğer
sonsuz seçeneğin var olduğu dünya! Artık davetiyelerinizi seçmeniz ve davetli listenizi oluşturmanız gerekiyor. Eğer standardın dışında bir şeyler istiyorsanız, basit bir karikatür çizimiyle, sizin ve sevgilinizin belli karakterlerini ortaya koyan hoş bir davetiye ortaya çıkartabilirsiniz. Artık nikah şekeri
yerine nazarlıktan başlayarak, kristal elmaya kadar uzanan bir düğün hatırası yelpazesi var. Kendinizi şekerle kısıtlamayın. Vereceğiniz küçük melek heykelleri, küflenecek şekerlerden daha iyi birer hatıra olacaktır. Burada da davetiyede yaptığınız gibi karakterinizi
konuşturabilirsiniz. Gaziantepli olan
ve Malatyalı muhteşem bir insanla evlenen arkadaşım, nikah şekeri yerine kuru kayısının içinde Antep fıstığı yerleştirilmiş lezzetli bir ikram dağıttı. İtiraf ediyorum, küflenene kadar saklamaktansa o an yemeyi tercih
ettim. Yaratıcılıkta sınır yok. Dikkat etmeniz gereken bir diğer konu
davetiyelerin üzerinde nikahın yemekli ya da yemeksiz olduğunun belirtilmesi. Ayrıca davetlilerden herhangi bir gıda alerjileri olup olmadığını da belirtmelerini istemelisiniz. Bu tarz bilgiler düğün anında olası bir krizi engelleyebiliyor, inanın bana.

Fotoğraflar: Düğün sonrasındaki en
büyük kriz maddelerinden biri fotoğraflardır! Her ne kadar basit bir işmiş ve gereksiz bir masrafmış gibi görünse de inanın bütün o koşturmadan geriye sadece fotoğraflarınız kalıyor. İyi fotoğrafçı, çok iyi rötuş yapabilen ya da profesyonel fotoğraf makinesine dürbün
gibi tele objektif takmış insan demek
değildir. İyi fotoğrafçı, çektiği her kareyi bir sanata dönüştüren ve fotoğrafa bakanlara o andaki enerjiyi, mutluluğu hissettirebilen insandır. Eğer çekilen kare o anın hikayesini anlatmıyorsa, baktığınız şey sadece bir kağıt
parçasıdır. Stüdyo ile çekimin albüm ve
dijital kopyalarını sağlayacağı şeklinde anlaşın. Ayrıca siyah-beyaz fotoğrafların albümünüzde yer almasından da korkmayın. İyi fotoğrafçıların bir lafı vardır “Renkli fotoğrafta renkleri yakalarsınız, siyah-beyazda ise insan ruhunu.” Ayrıca emin olmak için deneme çekimleri yapın. Neticede en
mutlu gününüz! Doğru fotoğraflanmasını istemek en doğal hakkınız.

Her düğünde etrafta koşuşturan, zıplayan ve eteğinizi çekiştiren çocuklar olur. Profesyonel bir ajansa danışın ve o gün çocukları eğlendirmesi için bir ekip ayarlayın. Nikah mekanında çocuk oyun alanının ayrı olması ayrı bir avantajınız olacaktır.

İki Ay Kala: En keyifli işlerden biri olan balayı organizasyonuna geldi sıra. Bunun sonlara bırakılması bütün harcamalarınızı ve bütçenizi görebilmeniz açısından çok önemli. Eğer başında balayınızı hazırlamaya kalkarsanız, turizm ofislerinde göreceğiniz cennet fotoğraflarının büyüsü altında, masraflarınızı öngöremeden en pahalı yerleri seçebilir ve bütçenizin buna yetebileceğini düşünebilirsiniz. İyi bir balayı kesinlikle çok önemlidir. Ama son moda bir oturma grubu daha güzeldir. Bu yüzden balayı hesaplarını sonlara doğru ama günlerin gerilimi üzerinize binmeden yapıp bitirin. Artık davetiyeleri dağıtabilir ve LCV’lerini kontrol etmeye başlayabilirsiniz. Hazır tam gaz gidiyorken düğün esnasındaki kuaförünüzü de ayarlayın. Kuaförün nikah mekanına gelmesi, zaman kaybınızı minimuma indirecektir.

Müzik: Canlı ya da DJ fark etmez ama artık müziğin organize edilmesi gerekiyor! Ne tarz müzikler istediğinize göre değişir çalışacağınız kişiler; lakin bu sektör biraz tanıdıkla ilerlediği için herkesin bildiği kişiler olacaktır. Sadece birilerinin gönlünü yapmak için öylesine insanları kabul etmeyin. Tavsiyeleri değerlendirin tabii. Yalnız “Ne tarz çalıyor” sorusuna “Her tarz çalar” cevabını alırsanız, bilin ki amatörlerle karşı karşıyasınız. Önce siz şarkı listenize karar verin. Sonra bu listeyi DJ’inize onaylatın. Tabii öncesinde onunla buluşup planlama yapmanız ve tarzınızı anlatmanız çok önemli.

30 Gün Kala: Herkesin 30 günü olmaz. Çabuk geçen günler sonucunda bir anda kendinizi son 10-15’te bulabilirsiniz. Ya da yıldırım nikahı kararı almış olabilirsiniz. Bu safhada sahneye çıkacağınız o muhteşem ilk dansınızı yapacağınız şarkıyı seçin ve dans provalarına başlayın. Alacağınız birkaç ders, güzel bir giriş dansı yapmanıza yetecektir. Sizce de bir sağa, bir sola sallanarak müzik eşliğinde hareket etmek baymadı mı? Farklı düşünün, gelinliğiniz el verdiği sürece beğendiğiniz danslar arasından seçim yapın. Dans stüdyoları size bu konuda yardım olacaktır.

LCV’leri kontrol edip ve oturma düzenini kağıt üzerinde tamamladıktan sonra son kontroller için mekana uğrayın. Oturma, sahne düzenini ve backstage’i kontrol etmeyi ihmal etmeyin. Neticede o gün, her şeyin paniğinde yanlış koridordan geçerek sahne yerine caddeye çıkarsanız, insanlar kendi düğününüzden kaçtığınızı düşünebilirler. “Ben yapmam” demeyin. O gün geldiğinde beyninizin yerinde olmadığını hissedebilirsiniz. Tavsiyem düğün öncesi yürüyüş ve dans provası yapmanız.

Ve Beklenen Gün: Eksik, yanlış şeyler, aksaklıklar mutlaka olacak. Çok da dert etmeyin artık. Hazırlıklar için elinizden geleni yaptınız ve artık tadını çıkartmak hakkınız. Ayakkabınızın altına yazın isimleri ve çıkın evden. O kadar plandan sonra artık anı yaşamanın zamanı geldi. Şimdiden mutluluklar diliyoruz!

Sahneye çıkacağınız ve o muhteşem ilk dansınızı yapacağınız şarkıyı seçin ve dans provalarına başlayın. Alacağınız birkaç ders, güzel bir giriş dansı yapmanıza yetecektir.