Aileleriyle yaşayan mutlu kadınlar
Cosmopolitan/Elif Öksüz
Evli çiftlerin ya da yalnız başına yaşayan kadınların yanında kariyer sahibi ve ailesinin yanında yaşamaya devam eden kadınların sayısı da göz ardı edilemeyecek kadar fazla. Tabii ki onlar da tek yaşayabilir ama bir yandan da alıştıkları rahatlıktan kopmak istemezler.
Yaşadığımız yüzyıldan önce, daha 90’lı yıllarda başladı bu akım: Kadınlar özgürlüklerini ilan ettiler. Erkekler kadar güçlü olmasalar da (En azından birçoğumuz öyleyiz), onlarla eşit haklara sahip olduklarını ispat ettiler. Daha çok kadın yönetici görmeye, yumruğunu masaya vurup hakkını arayan kadınlarla karşılaşmaya başladık. 21. yüzyılda ise, maddi özgürlüğünü ilan eden kadınların sayısı iyice arttı. Belki de bundan dolayı boşanmaların sayısı çoğaldı. Çünkü eskiden kocasına en azından maddi dayanak gözüyle bakan kadınlar, evliliklerinde yaşadıkları sorunları görmezden geliyordu. Ama artık neredeyse tüm evler ya maddi imkansızlıklardan ya da kariyer peşinde koşan kadınlardan dolayı iki maaşla döndürülüyor.
Aileleriyle yaşayan mutlu kadınlar
Kariyerini önemseyen bu kadınlar, Nil Karaibrahimgil’in şarkısında da dediği gibi ‘’Çocuk da yapıyor, kariyer de’’. İşinde başarılı olmak için geç saatlere kadar çalışan, başarısını herkese ispat etmiş kadınların hepsi evli olmayabiliyor da. Onlar, mutlu olmak için illa ki evlenmeleri gerektiğini düşünmüyor. Tabii ki beyaz atlı prenslerinin ortaya çıktığı gün en yakındaki monitörün arkasına saklanmayı düşünmüyorlar ama en azından o erkek gelene kadar yaşadıkları hayatın keyfini çıkarıyorlar. Yalnız yaşayan kadınların yanında, bir de 30’lu yaşlarında hâlâ ailesiyle yaşayan kadınların hayatlarından çok memnun gözükmelerinin birkaç sebebi daha var.
Babası gibi bir erkek var mı?
Kendi kanından, canından olması ve onu yetiştirip büyütmüş olması dışında bir baba kızı için neler yapar şu hayatta? Bir düşünün... Kızının yaşadığı en ufak bir zorlukta, onun morali daha çok bozulur ve gücü yettiği kadar yardım etmek ister. Sadece kızı daha fazla gözyaşı dökmesin diye, onun elini tutar, sarılır, özetle yanından ayrılmak istemez. Hissettiklerini kelimelere dökemediği zaman (Tüm erkekler gibi bu konuda babaların da sorunları olabilir), eşine “Şunun derdi neymiş, bir öğren bakalım’’ dediğini duymak bile, o morali bozuk kızın kendisini azıcık da olsa güçlü hissetmesini sağlar. Çünkü o “kız”, 30 yaşında olsa bile, arkasında babasının verdiği o manevi güç, ayaklarını yere daha sağlam basmasını sağlar.
Aileleriyle yaşayan mutlu kadınlar
Ev işi yapmak istemez, istese de yapamaz
O baba, kızının küçücük bir başarısında göğsünü gere gere herkese gururlu bir baba olduğunu gösterir. Bunu, kızının sırtına koyduğu eliyle, gururlu bakışlarıyla ya da daha güzeli kelimelere dökerek belli eder. Böylesine bir gururu yaşayan herhangi bir insan, daha da başarılı olmak için o andan itibaren daha çok çabalamaz mı sizce? Hayatındaki erkek tarafından babası gibi el üstünde tutulmak neredeyse her kadının hayali. Attığı her adım biri tarafından izlensin, kendi kendine bir şey yapamayan biri gibi her zaman sık boğaz edilmesin ama varlığı bir güç gibi arkadan hissedilsin... İtiraf edin, hayatınızda böyle birini bırakmak ister miydiniz?Ofiste yorulan, binbir türlü sorunla uğraşan birinin en çok yapmak istediği şey, bir an önce kendini ofisten atmak olur.
Aileleriyle yaşayan mutlu kadınlar
Ya arkadaşlarla bir yerlere içmeye gitmek üzere randevulaşılır ya da en büyük sığınak olan eve gidilir. Yalnız yaşıyorsanız ve bir evcil hayvanınız bile yoksa, bomboş eve girmek biraz can sıkıcı olabilir. Yalnızlığı ve sessizliği bir kenara bırakırsak, evde yapmanız gereken işler teker teker sıralanır: Üzerinizdekilerden kurtulduğunuz anda kirli sepetindeki kıyafetleri görmek, banyodan kafanızda kocaman bir “Ütü yapmaya ne zaman başlamalıyım’’ soru işaretiyle çıktığınız anda sabah çıkarken toplamadığınız yatağınızı ve günün kreasyonunu seçerken etrafa dağılmış kıyafetlerle karşılaşmak, ondan kaçmak isterken karnınızın gurultusunu bastırmak için mutfağa yönelmek ve buzdolabında yiyecek hiçbir şey bulamamak!Ailesiyle yaşayan ve eve yorgun argın gelen bir kadın ise çok daha parlak durumdadır. Çünkü kirli sepetine attığı kıyafetleri çoktan yıkanmış, ütülenmiş ve dolabına asılmış, yatağı toplanmış ve hatta odasının tozu alınmış, daha da güzeli yemeği masada hazır edilmiş bir halde ev ahalisi tarafından beklenmektedir. Bu sayede hem kendini evde yalnız hissetmeyecek hem de kraliçeler gibi yaşayacaktır.Ailesiyle birlikte yaşayan 32 yaşındaki Kübra hayatını şöyle özetliyor: ‘’İşten çıktıktan sonra direkt olarak spora gidiyorum. Salondan çıkıp arabama atlar atlamaz annemi arayıp yolda olduğumu haber veriyorum.
Aileleriyle yaşayan mutlu kadınlar
O dakika itibariyle yemeği ısıtmaya ve masayı hazırlamaya başlıyor. Yemeğimi yedikten sonra saat 21 sularında annem kapımı çalıyor ve bana meyve getiriyor. Mevsim meyvelerinden hazırlanmış olan tabağımda bir tek bıçak olmuyor çünkü annem onları mutlaka soyup getiriyor. Yeter ki ben uğraşmayayım, yorulmayayım!’’
Sadece kendine özel aylık harcamalar
Ailesiyle birlikte yaşayan kadınların ödemekte sıkıntı çektikleri tek şey, kredi kartı ekstreleridir. Çünkü oturdukları evin kirası, aidatı, su parası veya sabit telefon faturası gibi şeyleri karşılamak zorunda değillerdir. Buzdolabında eksik ne varmış ya da tuvalet kağıdı mı bitmiş? Bunları takip eden kişi yani anne, nasıl olsa siz işteyken gidip evin tüm ihtiyaçlarını karşılar. 30 yaşındaki Melek’in ailesiyle olan ilişkisi de tıpkı anlattıklarımıza benziyor: “Ailemle yaşıyor olmamdan dolayı tüm maaşımı kıyafetlerime harcıyorum.
Aileleriyle yaşayan mutlu kadınlar
Bazen çok fazla borcum oluyor, o durumlarda anne ya da babamdan borç istiyorum. Ama bunu çok fazla yapmak istemiyorum çünkü onların sırtından geçinen biri gibi görünmek istemiyorum. Zaman zaman anneme yardım ettiğim de oluyor. O bir şeyi çok satın almak istediğinde ve babama söyleyemediğinde istediği şeyi ona ben alıyorum.’’
Kimseye güzel görünmek zorunda olmamak
Annesi ve babasının gözünde kızlarının Kainat Güzeli’nden bir farkı yoktur. Gün boyunca işyerinde ya da dışarıda arkadaşlarıyla beraberken güzel ve bakımlı gözükmek konusunda üstüne düşen her şeyi yapan bir kadın, evde her şekilde dünyanın en güzel kadını olarak gözükeceğini bildiğinden dolayı en rahat haliyle takılır. Saçları bakımsız mı gözüküyor? Tepeden bir topuz yapar, olur biter. Pijamaları ve onunla uyumlu pofidik terlikleri çok çocuksu gözüküyor olabilir. Evin içinde kime seksi gözükmek gerekiyor ki?
Aileleriyle yaşayan mutlu kadınlar
Kimsenin yanında takamadığı o “eski çağ”dan kalma numaralı gözlüklerini takar ve kumandasıyla televizyonun karşısına kurulur. Annesiyle babası onunla televizyon izlemeye bayılır. Gece olup da yatağa girdiğinde ayısına sarılmasını da kimse yadırgamaz. Çünkü yıllardır bu alışkanlığından vazgeçmemiştir zaten. Onun hâlâ çocukluktan kalan bazı alışkanlıkları bırakmamış olması hiç kimse tarafından yadırganmaz.Tıpkı küçük bir kız gibi ailenin kanatları altında olmak her zaman kendinizi güvende hissetmenizi sağlar. Onların sağladığı o rahatlığı, yaşattıkları o kendine güveni kimsenin veremeyeceğini düşünüp korktuğunuz zamanlar da olabilir. Ama sizi göklere çıkaracak, hayatınızın sonuna kadar mutlu edecek erkeğin bir gün karşınıza çıkacağını aklınızdan çıkarmayın. O erkek sizi her halinizle beğenecek, belki ev işlerinin tamamını üstlenmeyecek ama size yardımcı olmak için her şeyi yapacak ve sizinle gurur duyduğunu her bulduğu fırsatta dile getirecek.