Ters gelen bir bebeğin hikayesi
Bebeğim ve Biz/Dr. Hakan Çoker
Bu doğumda da yine bebek başroldeydi. Her şeye o karar verdi. Bebek doğmak istiyordu ve ne yaptı etti doğdu.
Doğumuna daha 4.5 hafta vardı. Bebeği ters geliyordu ama döndürebilmek için bazı egzersizlere başlamıştık. Ertesi gün hem muayene hem de makat duruşu döndürme için egzersizler yapmak üzere buluşacaktık. Ama 1 gece önce suyu erken gelince hastanede buluşmak zorunda kaldık. Muayene yapınca çok şaşırdım. Hiçbir ağrı hissetmeden 4 santim açıklık ile doğuma çok hazırdı. Ama bebek, poposuyla geliyordu. İşte size yine zor bir karar anı. Bu bebek nasıl doğacak? Doğurtulacak demiyorum, çünkü doğurttuğumuza inanmıyorum. Bebekler izin verilirse kendi hikayelerini yaratıyorlar.
Ters gelen bir bebeğin hikayesi
Bebeğin doğmak istediğine emindim!
Aile ile artı ve eksileri yeniden gözden geçirdik. Çevrelerindeki tüm ters bebekler daha doğum başlamadan sezaryen oluyordu. Bu yüzden doğum anının ufak da olsa riski onları korkutuyordu. Birçok soru sordular, sabırla cevapladım. Yorum yapmamaya çalıştım. Kararlarını etkilemek istemedim. Ama içten içe “lütfen normal doğum kararı verin, çok kolay olacak.” diyordum.
Ters gelen bir bebeğin hikayesi
Son konuşmamızda onlara hangi kararı alırlarsa alsınlar bunun güzel bir doğum olacağını söyledim. Sezaryen kararının başarısızlık olmadığını anlattım. Ve karar için yeterince süre verdim. Yaklaşık 10 dakika sonra eşi kapıda belirdi ve aslında doğumu çok istediklerini ancak risk almamak için sezaryene karar verdiklerini söyledi. Açıkçası içimden üzülmekle birlikte onlara yansıtmadım. Kararlarını desteklemek artık en büyük görevimdi. Yargılama görevim yoktu. “Belki ameliyat masasında doğum yapar.” diye düşünüyordum. Hala umutluydum…
Ters gelen bir bebeğin hikayesi
Bir anlık karar
Biraz sonra içeri girdiğimde ameliyat önlüğü giyilmişti. O sırada güzel bir kasılması geldi, eşine sarıldı, nefesler aldı. Ama bu kasılma biraz farklıydı. Geçiş döneminin panik kasılmalarına benziyordu. Bir şey hissettim. Sanki bebek beni çağırıyordu. Refleks olarak “Ameliyathaneye gitmeden son bir kez bakalım.” dedim. Sanki bunu bekliyormuş gibi hemen kabul etti. Meraklı gözleri üzerimde hissediyordum. Aile bir an önce cevap bekliyordu. Onlara döndüm ve dedim ki; “9 santim olmuş ve çok güzel ilerledi. Bu bebek doğmak istiyor, gel bu doğumu ona hediye edelim.”. Sanki hep bunu bekliyormuş gibi kararlılıkla, “Tamam.” dedi.
Ters gelen bir bebeğin hikayesi
İşte o anda odanın havası değişti, teslimiyet gitti. İstemeden üzerimize yapışan hüzün gitti. Bir sevinç geldi. Ameliyat iptal edildi. Ama beklemek kolay değildi. Bir karar almıştım ve sorumluluğu ağırdı. Evet, riske attığımı düşünmüyordum. Yılların tecrübesi ile aldım kararı. Bu doğumda hissim, bebeğin sağlıklı doğacağı ve anne göğsü ile buluşacağı yönündeydi. Ama hem makat doğum, hem de 35 hafta 3 günlük bebek olması beni de tedirgin etmiyor değildi. Bazen her şey iyi gider ama zaten olabilecek bir terslik başınıza gelir. Yani sezaryen yapsanız da olacaktır. Ama bu durumda doktor ve aldığı karar yargılanır. İşte dışarıda bu duygularla geçmek bilmeyen heyecanlı saatler başladı.
Ters gelen bir bebeğin hikayesi
Bebek başroldeydi. Her şeye o karar verdi. Hiçbir şey tesadüf olamazdı. Bebek doğmak istiyordu ve ne yaptı etti doğdu. Önce beni (en kolayı buydu), sonra anne ve babasını ikna etti. Sonra da kendi yarattığı hikayesinin tadını çıkardı. Ödülü annenin güzel ve sevgi dolu göğsüyle buluşmak, hayata merhaba derken hep güven mesajları almaktı. Belki de bu doğum şekli onun hayata bakışını belirleyecekti. Ertesi gün öğlen ziyarete gittiğimde de hala annesinin göğsündeydi. Annede yorgunluktan eser yoktu. Bebeğini hiç kimseye vermemişti. Bebeğinin yeri camların arkasındaki odalar değil, kendi odası ve kendi göğsüydü.