“Cool” çiftlere 14 şubat rehberi

Tarihler 14 Şubat’ı gösterdi mi, sevgilisi olan da olmayan da dikkat kesilir zamana. Şayet sevgiliniz varsa, dünyanın en mutlu kadını ya da erkeği sizsinizdir; yalnızlık nedir bilmezsiniz. Bir elinizde sıkıca tuttuğunuz kırmızı gülünüz, diğerinde ise sevgilinizin eli vardır. Etrafa gülücükler dağıtarak salınabilirsiniz. Tabii eğer sevgiliniz yoksa, vay halinize... İşten erken çıkıp eve kaçmalar, kimselere görünmeden kentin sevgililerden uzak bir köşesine koşturmalar ilk aklınıza gelen çareler arasındadır. Ancak bu pek “mesut gün”, iş gününe denk geliyorsa eğer, ne kadar kaçsanız da nafile.

Türkan Doğan

Kentin dört bir yanı, size yalnızlığınızı hatırlatmak için elindeki fırsatı tepe tepe kullanacaktır! Ya da diyelim ki, yalnız değilsiniz; amma ve lakin etraftaki Sevgililer Günü kalabalığından da hoşlanmıyorsunuz. Ne sevgilinize gül alıp, “çiftler” kalabalığına karışmak ne de Sevgililer Günü promosyonu tadındaki filmleri görmek istiyorsunuz. Öyle ki o gün çok sevdiğiniz sevgilinizle buluşacağınız varsa bile tadım kaçar, korkusuyla, sokağa adımınızı atmak dahi istemiyorsunuz. Yani fazlasıyla “cool”sunuz… O halde gelin, hem sokağın kalabalığına karışmadan hem de sevgilinizi üzmeden, 14 Şubat’ı alternatif bir gün olarak nasıl farklılaştırabileceğinizi bir de bizden dinleyin.

Kentte daralan sıra dışı çifte

Eğer İstanbul’daysanız ve işlerle boğuşmuyorsanız, Sevgililer Günü’ne dair ilk alternatifiniz, kaçmak. Evet, doğru okudunuz; kaçmak. Bu özel günde, sevgilinizi yanınıza alıp, nicedir ertelediğiniz yakın yerlere kaçamak yapabilirsiniz. Bize kalırsa, yıllık izninizden bir gün çalarak, çok sevdiğiniz sevgilinize güzel bir sürpriz yapabilir ve İstanbul’un yanı başındaki tatil yerlerinin tadını çıkarabilirsiniz. Kıyıköy, Kerpe ve Mürefte aklımıza ilk gelenler. Tabii, “ben yorulmam, daha uzağa gidebilirim” diyorsanız yollar sizin.Kaş’ta sevgilinizle birlikte hoşça vakit geçirebilir ya da Safranbolu’nun sıcacık atmosferinde aşk tazeleyebilirsiniz.

Rutine boğulan beyaz yakalıya

Diyelim ki gerçekten çok çalışan bir “beyaz yakalı”sınız. Ve sizinle aynı plazada çalışan sevgilinizle sürekli yaptığınız cinsten, klasik bir restoran buluşması yaşamak istemiyorsunuz. O halde gelin, size kendinizi liseli aşık gibi hissettirecek önerimize uyun ve size en yakın lunaparkın yolunu tutun. Hatta kapıdan içeri adımınızı atar atmaz, sevgilinize gül yerine bir pamuk şeker alın ve bu özel akşamda kendinizi çeşit çeşit atraksiyonun kollarına bırakın. Tabii abartmadan…

Bütçesi kısıtlı öğrenciye

Eğer, bütçe sıkıntısı çekip, belini doğrultamayan “cool” bir öğrenciyseniz, size hemen hatırlatalım; 14 Şubat’ın sevgiliye pahalı hediye alma günü olmadığını siz de en az bizim kadar iyi biliyorsunuz. Bu yüzden hem bütçenizi zorlamayacak hem de sıradanlaşmadan, sevgiliye kendini özel hissettirecek seçeneğimize kulak verin. Ve sevgilinize yemek pişirin. Evdeki İtalyan usulü makarna, şarap ve iyi müzik üçlüsü, sizi hem sokağın kalabalığından kurtaracaktır hem de “Vay be ne cool sevgilim varmış!” diyen bir sevgiliniz olacaktır.

Aşkı hiç bitmeyenlere

Kim demiş Sevgililer Günü’nü yalnızca genç sevgililer kutlar diye. Bize kalırsa, en “cool” hareket, yıllanan evliliklerine rağmen bu günü kutlayan çiftlerin. Bu yüzden, her yerin genç aşıklarla dolup taştığı bu günde, sokağın tadını çıkartmayı hak edenlerin başında kuşkusuz aşkları hiç bitmeyen çiftler geliyor. Bu özel günün akşamında, çocuklar anne babaya ya da bakıcıya bırakılabilir; her hafta mütemadiyen takip edilen dizi ertelenebilir ve İstanbul’un en “cool” semti Galata’da bitmeyen aşklara kadeh kaldırılabilir.