Dünyanın en iyi patronu siz olun

Cosmopolitan/Naime Tercan

Kadın patronlar genellikle yönetici olarak kötü bir üne sahiptirler. Biz bu durumu artık değiştirmek istiyoruz. İşte size harika bir patron olmanın yolları...

Erkek patronlar dünyanın en iyisidir.” “Kadın patron, kadın çalışanın en kötü kabusu olabilir” şeklindeki yorumlar son derece yaygın. Kadınların yüzde 63’ünün erkeklerle çalışmayı tercih ettiğini gösteren çalışmalar bu tezi doğruluyor. Bu durumda aklımıza şu soru takılıyor: “Kadın dayanışmasına ne oldu?” Evet patron olmak, sorumlulukların tamamını üstlenmek, yeterince zorlu olabilir. Ama bu, aynı zamanda her durumu idare edebilme yeteneğini de beraberinde getiriyor olmalı. İşinizin sahibi ya da şirketin genel müdürü pozisyonundaysanız siz artık patronsunuz. Bu noktaya gelene kadar ne kadar çok çalıştığınızı tahmin edebiliyoruz. Şimdi sırada nasıl daha iyi bir patron olacağınız var. Unutmayın, bir zamanlar siz de onların yerindeyken patronunuzun pek çok davranışını eleştiriyordunuz. Gelin, nelere dikkat etmeniz gerektiğine göz atalım.

Kendinizi onun yerine koyun

Öncelikle işe, çalışma anılarınızı gözden geçirerek başlayın. Aklınızda kalan olumlu, olumsuz anılardan hareketle yapılacaklar ve yapılmayacaklar listesi hazırlayabilirsiniz. Her konuda olduğu gibi patron-çalışan ilişkisinde de en önemli unsur empatiden geçiyor. Basit ve yumuşak hareketlerle kontrolü ele alın. Otorite çok önemli ama iletişim sırasında kendinizi çalışanınızın yerine koymayı da ihmal etmeyin.

İşlerin onlar sayesinde tamamlandığını unutmayın

Patron olarak sizin aldığınız sorumluluklar ve riskler tartışılamaz. Başarıya ulaşan her işte emeğiniz ve öngörünüz var. Ancak çoğu işi elemanlarınızın yaptığının farkında olduğunuzu bilmelerine ihtiyaçları var. Kısaca onları takdir etmeyi unutmayın

Onları görevlendirirken yetkilendirmeyi de atlamayın

Çalışanlarınıza emek vererek onları eğitiyorsunuz. Onlara, işle ilgili doğru bakış açısını, sorun çözme fırsatını yakalama şansını vermelisiniz. Bunun için onları görevlendirdikten sonra işi kendi yöntemleriyle yapmalarına izin verin ve sonra onları gözlemleyin. Sizinkinden çok farklı bir tarza sahip olabilirler. Doğru noktaya ulaştıktan sonra bunun bir önemi olmamalı. Bu sayede kendilerine olan güvenlerinin artmasına ve çalışma tarzlarının gelişimine hizmet etmiş olacaksınız.

Onları tanıyın ki gücünüzü bilin

Çalışanlarınızla ilgili fikir sahibi olmaya çalışın. Kişisel olarak onları tanıyın; yeteneklerini, ilgi alanlarını, tarzlarını inceleyin. Takım koçu olduğunuz düşünülürse, kimi nerede oynattığınız, başarınızda direkt rol oynar. Onlar da başardıkça, kendilerine ve patronlarına karşı daha fazla güven duyacaklar. Kararları Konusunda Onları Destekleyin Hepimiz hatalar yapabiliriz. Sizden çok farklı hareket ettiklerinde onları işten uzaklaştırmak yerine daha da işin içine çekin. İşi bu şekilde yapma nedenlerini öğrenin. Bu, sizin için de yeni bir kapı açabilir. Eğer kişi hatasını anlarsa bir daha tekrar etmez.

Sorunlara anında ve direkt dahil olun

Çok meşgul olduğunuz kesin. Ancak karşılaştığınız bir sorunun çözümünü ertelemeyin veya devretmeyin. Her şeyin sizin kontrolünüzde olması, çalışanın da kendini güvende hissetmesini sağlayacaktır. Çalışanlarınıza Karşı Memnuniyetinizi Dile Getirin Bunu bir de diğer çalışma arkadaşları ve hatta müşteriler önünde yaparsanız geri dönüşünün çok iyi olacağını garanti edebiliriz. Takdir edilmek ve onaylanmak en önemli motivasyon kaynaklarından biridir.

Dinlemeyi bilin

İçinden çıkamayacağı bir sorunu olduğunu düşünen çalışanınız kapınızı rahatlıkla çalabilmeli. Kimseye güvenemese sizin sağduyunuza sığınabilmeli. Kimi zaman sorunuyla ilgili yapacak bir şeyiniz olmasa dahi onu dinlemiş olmanız ve elinizden geleni yapacağınızı söylemeniz onu rahatlatacaktır.