Hak ettiğiniz maaş için...

Gerektiğinden fazla çalışmanın, her şeyi dört dörtlük yapmanın, başkalarının işine yardım etmenin size zam getireceğini mi sanıyorsunuz? Yanılıyorsunuz!


Kariyer uzmanlarına göre durum tam tersi... Hak ettiğiniz maaşı kazanmak istiyorsanız, aşağıdaki hareketlere dikkat edin.

Daima onay istemek

Hiç fark ettiniz mi, erkekler sorunları istedikleri şekilde çözerken, kadınlar hep kitaplarda tarif edildiği gibi çözmeye çalışırlar. Erkekler inisiyatif almakta hiç güçlük çekmezken, kadınlar sürekli onay isterler. Erkekler, eğer bir şey istendiği gibi gitmediyse, sonra özür dilemeyi tercih ederler. Önceden konuşmak erkeklerin doğasında yoktur. Kadınlar tam tersine emin olmak isterler. Şirket sahipleri yönetici koltuğunda sürekli izin istemek için telefon faturasını kabartan insanlar istemezler. Genelde inisiyatif kullanan, her dakika onay istemeyen insanları tercih ederler. Yani kızlar, daha az konuşma, daha çok hareket!

Konuşmaktan çekinmek

Bütün kadınlar için geçerli bir özellik değil ama yine de kadınların çoğu toplantılarda konuşmaya çekinir. Bu kötü bir alışkanlık çünkü fikrinizi söyleyebildiğiniz nadir fırsatlardan biri toplantılardır. Devamlı konuşmanıza gerek yok ama mutlaka konuşun. Fark edilmenin ilk şartı sıradanlıktan çıkmaktır. Bir soru sorun ya da anlatılan bir proje hakkında görüşünüzü bildirin. Yeter ki iş arkadaşlarınız ve patronunuz sizi aktif ve ilgili görsün. Başka türlü terfi etmeniz açıkçası pek mümkün değil.

Fazla açıklama yapmak

Diyelim ki patronunuza teslim etmeniz gereken bazı raporlar var ve onları bitiremediniz. O raporları sormadan, gidip ona türlü bahanelerle gecikmenizi açıklamaya çalışmak, yanlış bir hareket. Fazla açıklama yapmak ya da fazla özür dilemek güvensizliğinizin bir göstergesidir. Hatalarınızı sürekli çeşitli bahanelerle desteklemeye çalışırsanız, herkes sizi korkak, sorumluluk almaktan çekinen biri olarak tanır. Gerçekten bir şeyi açıklamak zorunda kalırsanız, konuşmaya başlamadan önce bir plan yapın. Neyi, ne zaman söyleyeceğinizi bilin ki konuşmanız kaotik ve güvensiz olmasın.

Özür dilemek

Ellerinde olmayan bir hatadan dolayı veya başkasının yaptığı bir hata için özür dilemeyen çok az kadın vardır. "Printer bozuk olduğu için özür dilerim" "çayınız yeterince demli getirilmediği için özür dilerim" "toplantıya sizi hazırlayamadığım için özür dilerim" gibi cümleler ağzınızdan çok mu sık çıkıyor? Hâlbuki çay ocağının çayı yanlış yapması veya patronunuzun geç saatlere kadar eğlenip toplantıya hazırlanmaması hiçbir şekilde sizin suçunuz değil. Sürekli özür dileme alışkanlığınız, kariyeriniz için son derece olumsuz sonuçlara yol açabilir. "Özür dilerim" cümlesinin anlamı suçu kabul etmektir. Nezaket değil, daha çok profesyonellik eksikliğini gösterir. Siz siz olun, her dakika her şey için özür dilemeyin..

Olayları kişisel algılamak

Şöyle düşünün: Patronunuza bir rapor verdiniz. Patron okudu ama konseptin müşterilere pek uygun olmadığını söyledi. "Müşterilerimiz bunu kabul edebilmek için fazlasıyla tutucu" diye cevap verdiğini varsayalım. Nasıl algılarsınız?

Raporunuzun komik ve gerçek dışı olduğunu mu düşünürsünüz? Kadınlarla çalışan erkek patronların en büyük şikayeti, kadınların her şeyi kişisel algılamaları. Erkekler hayal kırıklılığına uğrasalar da bunu belli etmezler ve o kadar etkilenmezler. Kadınlar tam tersi, olayı büyütüp kafaya takarlar. Erkekler söylenen kelimeleri analiz etmeye de zaman harcamazlar. "Acaba bunu mu demek istedi" de demezler, bu bakımdan onlarla çalışmak çok daha kolaydır. Her zaman olaylara pozitif bakmaya çalışın ve yapılan eleştirileri vizyonunuzu geliştiren fırsatlar olarak değerlendirin..