Olgun sevgili daha mı iyi?

Cosmopolitan

İlişkilerde kadın ve erkek arasındaki ideal yaş farkının kaç olduğu tartışma konusudur. Olgun erkeğin sevgilisini el üstünde tuttuğu bir gerçek olsa da uzun vadede yaşanabilecek kopukluklar mutlaka göz önünde bulundurulmalıdır. Konuyu benzer deneyimleri olan kadınlar anlatıyor. İşte öğrendiklerimiz...

“Ağlamayı bırak artık, o sadece bir erkek.” Annemle aramdaki en güzel şey, ne zaman bir erkek beni terk etse, kendime gelmemi sağlayacak doğru cümleleri bulmasıdır. Ne olduğunu sorduğunda “Bilmiyorum, bir süredir garip davranıyordu. Benimle sıkıldığını ve Playstation oynamayı ya da erkek arkadaşlarıyla gece dışarı çıkmayı benimle olmaya tercih ettiğini düşünüyorum” dedim. Annemin cevabı ilginçti, “Eğer bir erkek kızımla olmak yerine arkadaşlarıyla olmayı tercih ediyorsa zavallı olduğunu düşünürüm. Yaşıtsınız ama
belli ki o olgunlaşmamış ve sana verdiği değerin aynısını oyuncaklarına veriyor! Yapılacak bir şey yok.” Aslında aynı yaşta değildik. Benden dört yaş küçüktü. “Kendinden küçük bir erkekle asla çıkmamalısın. Aklında bulunsun -özellikle senin yaşındaki kadınlar için- en güzel çorbalar en eski tencerelerde pişirilir” diyordu annem. Ama ben onun yaş konusunu abarttığını düşünüyordum.“Yaşıtımız olan erkekler aslında bizim kadar olgun değillerdir. Bu, her yaş grubu için geçerlidir. Bir de kendinden daha küçük bir erkekle berabersen o zaman aranızdaki fark asla ve asla kapanmaz. Aranızda en az beş yaş olsun, farkı göreceksin. Bu durum yataktaki ilişkinizi de etkiler!” Annemin ağzından böyle şeyler duymaya alışık değildim, istemiyordum. Ayrıca, benden daha küçük birinden hoşlanacağım, duygularımız karşılıklı olacak ama ben yine de onunla yakınlaşmayacağım. Bu bana pek de inandırıcı gelmiyordu...
“Neden olmasın? Ben asla alamayacağım muhteşem bir Chanel elbiseye aşık olmuştum ama ona elimi bile sürmedim. Sonunda öldüm mü? Hayır!” Haklı olduğunu düşünsem de babamla aralarında fazla yaş farkı olmadığını ona hatırlattım. Fakat ne söylersem söyleyeyim onun erkeğin kadından daha büyük olmasının şart olduğu hakkındaki
fikrini değiştiremedim.

Olgun Sevgili: Mutlu İlişkinin Vazgeçilmez Formülü

Söylediğim gibi; annem her zaman doğru kelimeleri buluyor olabilir ama olgun erkeğin her zaman daha iyi olacağını düşünmüyorum. Bunu en yakın arkadaşım Cansu’ya da anlattım. Bana “Annen çok da haksız sayılmaz. Hatta ilişkideki genç sen olduğun zaman, el üstünde tutulacağını düşünüyorum. Biliyorsun ki, 22 yaşındayken 43 yaşındaki bir erkekle beraberdim. Tek kelimeyle muhteşemdi.” Hâlâ ikna olmamıştım. Bu ilişkiyi diğerlerinden üstün kılan ne olabilirdi?
“Her şeyden önce, yaşlı bir erkek kendinden daha genç bir kadınla birlikte olmasıyla övünür. Bu yüzden de sana çok değer verir. Ayrıca o zamanki sevgilim hem çok kültürlü hem de oldukça zengin biriydi. Sürekli seyahatlere çıkıyorduk. Gerçekten çok tatlıydı.”

Peki ya para yiyen genç sevgili imajı onu rahatsız etmiyor muydu? Cansu’nun cevabı gayet netti: “Asla kafamı böyle şeylere takmadım, ben onunla mutluydum, önemli olan bu. Sevgilim benden yaşlı da olabilir gençde. Ama beni şımartmak istiyorsa onu asla engellemem.” O halde ilişkilerinin neden devam etmediğini sordum. “En başından beri ikimiz de bu ilişkinin mutlu sona varmayacağını biliyorduk. Yaşlı erkeklerle olan en güzel şeylerden biri de budur: Her şey nettir. Ciddi olup olmadığını mutlaka bilirsin. Deneyimlidirler, sana ihanet etmezler, nasıl biriyle birlikte olduğundan eminsindir. Ama tabii, her zaman istisnalar vardır. Sonuç olarak olgun erkekler en azından ne istemediklerini biliyorlar. Ve bu henüz yaşayacak çok deneyimi olan gençlere göre kadınlar için gerçekten bir cevher gibi. Üstelik bu tecrübe yatakta da onlara pek çok artı puan kazandırıyor.” Cansu için olgun erkekle ideal yaş farkı 10’du. Bunun üzerine çıkılan durumlarda arada kopukluklar yaşanabiliyor ve ilerleyen yıllarda da sağlık sorunları sıkıntı yaratabiliyordu.

Uzun vadede ortaya çıkabilecek kopukluklar ya da birlikte olduğunuz erkeğin giderek yaşlanmasıyla ortaya çıkacak sağlık sorunları birlikte olduğunuz için pişmanlık yaşamanıza yol açabilir.

Peki Ya Evlilik?

Yaşlı erkeklerle evliliğin çok daha iyi yürüdüğünü savunan iki arkadaşım var. Ben de sorularımı kendisinden -hazır olunyirmi yaş büyük biriyle evli olan arkadaşım Ayça’ya sormaya karar verdim. Acaba o yaşlı bir erkekle evli olmak konusunda ne düşünüyordu? “Başkaları nasıl düşünür bilmem ama benim kocam dünyanın en iyi erkeği. Onu ve benden daha büyük olmasını çok seviyorum. Çünkü bana güven veriyor. Rahatlamamı sağlayan bir yönü var. İlişkimizin ilk zamanları da aynı güzellikteydi. Mesela, iş konusunu anlatayım. Tanıştığımızda 19 yaşındaydım, üniversiteden daha yeni mezun olmuştum. O ise 39 yaşında, kariyerinde ilerlemiş biriydi. Geliri oldukça iyiydi. Bu sayede benim de en çok istediğim işi bulmak ve bu sırada rahatlamak için bolca vaktim oldu. Eğer freelance bir kitap çizeri olduysam bu, onun sayesindedir.” Çocuk meselesi hakkında ne düşündüğünü sordum. “14 yaşından beri anne olmak istiyordum. Erdem’le tanıştığımız anda aramızda çok sağlam bir ilişkinin başlayacağını hissetmiştim. Tanıştıktan üç ay sonra aynı eve taşındık. Bir erkeğe gerçekten aşık olduğunda onunla aile kurmak istersin. Bu noktada, benden daha yaşlı olması çok iyiydi çünkü evlilik konusunda bir saniye bile tereddüt etmedi. Dokuz yıldır evliyiz. Biri beş, biri sekiz yaşında iki kızımız var. Muhteşem bir baba. Onlarla çok fazla vakit geçiriyor. Bence böyle olmasının sebebi, çocuk yapmadan önce hayatı doyasıya yaşamak için çok vaktinin olmuş olması.” Duyduklarım karşısında yavaş yavaş fikirlerim değişmeye başlıyor. Ayça anlatmaya devam ediyor: “Kesinlikle muhteşem bir durum. Böyle bir ilişki insanı gerçekten besliyor. Tabii geleceği de düşünmüyor değilim. Ben altmış yaşındayken o sekseninde olacak. Yaşlılık dönemimizde aramızda uçurumlar oluşmasını ya da bu dönemin bizi tamamen ayırmasını kesinlikle istemiyorum. Genç yaşta dul kalma ve senelerce yalnız yaşama düşüncesini de hiç sevmiyorum.” Ona çok özel bir soru sormak istiyorum ama bir yandan da kocasına bir daha asla aynı şekilde bakamamaktan korktuğum için susuyorum. Sonra dayanamayıp soruyorum. Daha önce yaşadığı deneyimlerle kıyasladığında seks hayatının nasıl olduğunu soruyorum. “Şaka mı yapıyorsun? Karşılaştırmam mümkün değil. Kocam, hayatımın erkeği, çocuklarımın babası olmasını bir kenara bıraktığımda bile tek kelimeyle muhteşem!”

Olgun erkek-genç kız ilişkilerinde en büyük handikap, genç kadının para yiyen taraf olarak algılanmasıdır. Oysa iki tarafın ilişkisi kimseyi ilgilendirmez ve önemli olan sadece uyumdur.

Önyargılı Olmayın

İşte bir olgun erkek taraftarı daha... İş arkadaşım Pınar, genç erkeklerle birlikte olduğu zamanları kayıp olarak nitelendiriyor. “O kadar yılımı benimle aynı yaşta (ya da daha genç) erkeklerle birlikte olarak harcadım. Halbuki gözümün önünde duran cevheri görmemişim: Olgun erkekler. Şu andan itibaren yalnızca George Clooney gibi saçları kırlaşmış erkeklerle birlikte olacağım! Yaşıtlarımın benim için “doğru erkek” olduğunu düşünen aileme bu fikrimi kabul ettirmek için canım çıktı. Ama sonunda pes
ettiler.” Bu konudaki fikrim giderek değişiyor gibiydi. Pınar’la sohbetimiz sırasında yanımızda olan diğer iş arkadaşım İnci de aynı şeyleri düşünüyordu. “Bence de gerçekten öyle. Sevgilimle aramızda 23 yaş var.
Bu beni hiç rahatsız etmedi. Çünkü yaşıtım olan erkeklerle sadece sorun yaşadım, ilişki değil.” Sanırım ben de onlara katılmalıydım... İnci’nin kuzeni Bahar ise farklı düşünüyordu: “Hayatımda iki kere aptal yerinekonuldum ve iki durumda da bunları yapanlar benden yaşça büyük erkeklerdi. Biri evliydi ve ben onun için yalnızca birlikteyken aklını dağıttığı, eğlendiği bir kızdım. Diğeri ise kırk yaşında olmasına rağmen bağlanmaktan korkuyordu. Bence yaşlı erkekler gerçekten sorunlu. Hem söylediğiniz gibi yatakta da hiç iyi değiller.” Kafam iyice karışmıştı. Az önce daha fazla deneyimleri olduğu için gençlerden çok daha iyi olduklarını söylemişlerdi. “Yaşlı erkekler, gençler kadar uzun süre dayanamayacakları için kısa sürede nasıl davranmaları ve nereye odaklanmaları gerektiğini gayet iyi biliyorlar.” Bu cümleden sonra sevgilisi adına heyecanlı bir tartışma başlatan İnci konuya giriyor. Her zaman niteliği niceliğe tercih ettiğini söyleyen İnci’ye Pınar’ın verdiği karşılık ise şu oluyor: “Ben her zaman taptaze bir cilt tercih ederim!” Mekanı terk etme vakti geldi…

Sağlıklı Bir Karara Nasıl Varacağım?

Kuaför randevum var. Çoğu zaman saç modelimi değiştirmek olaylara başka bir açıdan bakmama yardımcı oluyor. Aklımın dağınık olduğunu fark eden kuaförüm Yasemin (ve en yakın sırdaşım) “Ne var, ne yok?” diye soruyor. Son ayrılığımı, ilişkilerle ilgili kafa karışıklığımı ve olgun erkeklerle birlikte olma ikilemimi anlatmaya başlıyorum. “Ben kendimden büyük iki erkekle birlikte oldum. İlkinde on dokuz, ikincisinde yirmi beş yaşındaydım. Bence ikisi de harikaydı. Ama bir daha asla böyle bir ilişki yaşamam” diyor. Harikaysa neden bir daha tekrarlamayacağını soruyorum. “O zamanlardaki önceliklerime göre konuşuyorum. On dokuz yaşındayken, sevgilim otuz beş yaşındaydı. Yakışıklı, zeki, klas, işinde başarılı, beni caz barlara götüren bir erkekti. Muhteşemdi. Bütün arkadaşlarım beni kıskanırdı. Hem birbirimize gerçekten aşıktık da! Benim için her şeyi yapardı. Beni o kadar çok seviyordu ki, bazı tavırları biraz fazla ‘babacan’ kaçıyordu. Bir süre sonra bu beni rahatsız etmeye başladı. İlişkimiz bittiğinde üzülmüş ama bir yandan da çok rahatlamıştım. İlişkinin sonlarına doğru içimde çok şey birikmişti. Ve en nihayetinde de onun hayatında mutlaka olmasını istediği bir aksesuar olduğumu anladım.” Peki, neden birkaç yıl sonra ikinci kez benzer bir ilişki yaşadığını soruyorum. “Çünkü o kötü deneyimi ilk sevgilim yüzünden yaşadığım gibi yanlış bir düşünce içine girdim. İkincisiyle tanıştığımda, dediğim gibi 25 yaşındaydım.

Ayaklarım yere daha sağlam basıyordu ve öncekine göre daha deneyimliydim. Aramızda on yaştan fazla fark vardı ve bu sefer işlerin bambaşka olacağını düşünüyordum. Tabii maalesef öyle olmadı. Aynı babacanlık, aynı istekler ve aynı tutarsızlıklar,  içimde yine can sıkıntısı yarattı. Bir daha asla böyle bir ilişki yaşamadım. Umarım yaşamamda! Kocam benden sadece dört yaş büyük ve ilişkimiz harika. İkimiz de şu an hayatımızın aynı evresindeyiz. Bence aranızda on, on beş, yirmi yaş fark olan bir erkekle çıktığınızda, iki durum olabilir. Ya bağlanmaya, yuva kurmaya hazır bir erkektir ve siz hazır olmadığınız için ilişki yürümez ya da bağlanmaktan kaçan ve daldan dala konan biridir. Bu tip erkeklere babam “etkisiz eleman” der. Ayrıca, aman dikkat! Kırk yaşına kadar evlenmemiş ya da uzun bir ilişkisi olmamış erkekten korkmak gerekir. Bu tip erkekler, genç bir erkek gibi sizinle
oynar ve bunu yaptığı için rahatsızlık bile duymaz. Bence en önemlisi ne istediğinizi bilmenizdir.”Kuaföre gitmenin gerçekten işime yarayacağını biliyordum.

Ne Yaptığımı Merak Edenlere Son Sözler...

Sonuçta bütün bu anlatılanlar ışığında; erkekler hangi yaşta olurlarsa olsunlar aynı diye düşünüyorum. Temelde hepsi birbirlerine benziyor: Onların da iyileri ve kötüleri var. Maalesef onların da iyi olanları hemen kapılıyor. Yatakta, her yaşta Superman olanlar ve birlikteyken “şu iş bitse de alışveriş listesini gözden geçirsem” dedikleriniz var. Karakter olarak da sizden daha olgun olanları da var, gecikmiş ergenliklerini sizinle yaşayanlar da.Ne yaptığımı merak mı ediyorsunuz? O yaz kendimden üç yaş büyük biriyle tanıştım. Yakışıklı, zeki ve üstelik daha şimdiden saçları kırlaşmaya başlamış! Karizmatik de anlayacağınız ve biliyorum ki onunla iyi anlaşıyor olmamın sebebi yaşça benden büyük olması değil. Benimle birlikteyken olduğu gibi davranması. Ten uyumumuzun harika olduğunu da eklemeliyim tabii.