Ressam Pınar Tınç'tan ''Yuvaya Dönüş''
Ressam Pınar Tınç, pandemi sürecinde herkesin evde olduğu dönemde ürettiği yeni eserlerini "Home Coming- Yuvaya Dönüş" sergisiyle gün yüzüne çıkartıyor. Sanatçının eserleri, Hint Okyanusu'ndaki La Réunion adasında geçirdiği beş yıldan sonra Türkiye'ye dönüşünü merkeze alıyor. Sergi, 14 Ocak – 14 Şubat tarihleri arasında Arnavutköy Art Gallery Istanbul'da sanatseverlerle buluşuyor.
Şair Seyyidhan Kömürcü'nün "Neden eve dönmekten ibarettir hayat" dizesinden ilham alan sanatçı; okyanus, tropikal doğa ve folklorik kreol figürlerine, bu kez İstanbul resimlerini de ekliyor. İnce estetik çizgilerin içinde parlak bir palet kullanan ressam aynı zamanda çini mürekkebinin de Türkiye'deki ustalarından.
La Réunion adasında güçlü şekilde kullanmaya başladığı bu materyalden çarpıcı şekilde yararlanarak, büyük boyutlu ve zengin motifli kompozisyonlarıyla mürekkebin bütün özelliklerini en yoğun şekilde ortaya çıkartıyor. Resimlerinde kadın, çocuk ve doğa temalarının ağır basması hem kendi hayatına hem de genel olarak dişi doğurganlığına ve çocuksu masumiyete olan bağlılığının da bir göstergesi.
"Kara Kadın Adası", "Seni Seviyorum Anne", "Bir Çizgi Okyanus" gibi geçmiş sergilerinde de beliren bu tema, ressamın duygusal derinliğinin, Bozcaada'da geçirdiği mutlu çocukluğunun ve de La Réunion, İstanbul ve Bozcaada arasındaki anneliğinin de bir yansıması.
Ressam Pınar Tınç'tan ''Yuvaya Dönüş''
Pınar Tınç'ı Tanıyalım
Bozcaada doğumluyum. Adanın en güzel yıllarında çocukluğumu geçirdim. Resme ilgim o dönemlerde başladı. Adalı çocuklar için yapılan aktivitelere, atölyelere katıla katıla resim yapmaya başladım. Güzel, korunaklı, küçük adamızda güzel bir çocukluğum oldu. Erken yaşta Üniversite'ye başladım. Bursa'da Güzel Sanatlar okudum. Ardından resim öğretmenliği ve yüksek lisans için İstanbul'a geldim. İstanbul'da, Ankara'da, Paris'te resim sergilerim oldu. Evlendikten sonra eşimin işi nedeniyle Fransa'nın okyanus ötesi adalarından La Réunion adasına yerleştik. İki çocuğumuzla beraber yedi yıl kadar bir süre burada kaldık.
Bozcaada'dan çok daha farklı bir ada hayatımız oldu. Sonra İstanbul'a geri döndük çocuklarla. Eşim La Réunion'a gidip geliyor. Çok güzel bir yer ama insanın kendi ülkesi gibisi yok. Şimdilik İstanbul'da hem Alev Lisesi'nde resim öğretmenliği yapıyorum hem de senede iki kere yurtiçi ya da yurtdışında sergilerim oluyor. Yazları Bozcaada'dayız; eşimle küçük bir otel işletiyoruz. Hayatımız La Réunion, İstanbul ve Bozcaada arasında geçip gidiyor. Gel gitler, ayrılıklar, buluşmalar, özlem, iş güç... bir sürü hayat arasında yuvarlanıp gidiyoruz tam anlamıyla. Bu da beni ve resimlerimi besleyen güçlerden bir tanesi.
Bir önceki serginiz "Bonne Nuit Mon Bébe"'in yeni açacağınız serginiz` Home Coming`den farkı neydi? Yeni serginiz İyi geceler bebeğim'in bir devamı mı olacak?
'Bonne Nuit Mon Bébé' yani 'İyi Geceler Bebeğim' sergisi kızımdan yola çıkmıştı. Kızımın çok güzel bir ruhu var. Beni besleyen, beni rahatlatan, bana huzur veren. Onun yaşındayken ne kadar çok rüyalara daldığımı, hayaller kurduğumu hatırlatıyor bana. O rüyalardan, o hayallerden esinlendiğim bir sergi İyi Geceler Bebeğim. Şimdiki 'Home Coming ' sergisi ise bir uyanma, bir geri geliş. Evet, belki de bir açıdan İyi Geceler Bebeğim'in bir devamı olarak da düşünebiliriz; Rüyalarla dolu bir hayattan, evimden dolu bir gerçekliğe uyanmam. Uykudan gözlerimi açmam ve kendimi Bozcaada'da doğduğum odada bulmam... Güzel bir his bu.
Ressam Pınar Tınç'tan ''Yuvaya Dönüş''
14 Ocak 2021 tarihinde İstanbul' da açacağınız serginiz "Home Coming"- ` Yuvaya Dönüş`ün çıkış öyküsünü merak ediyoruz. Biraz bahseder misiniz?
Bu sergimin çıkış öyküsü diğerlerinden biraz farklı. Diğer sergilerim hep gezdiğim gördüğüm, yaşadığım yerlerdeki hayatı, durumları, karakterleri anlatmak için yaptığım resimlerden çıkmıştu. Bu sefer gezmekten çok evde kalmanın bende yarattıklarından çıktı sergi. Evde kalmak aslında ruhumu gezmeye zorladı. Bedenim dışarı çıkıp gezemediğinden, ben de zihnimden gittiğim gördüğüm yerleri tekrar tekrar hatırlamaya başladım. Bu görüntüler, izlenimler, anılar, duygular birbirleriyle karıştı ve en sonunda yine kendimi evimde buldum. 'Home Coming' dış dünya ile iç dünyanın birbirini kucaklaması. Dış dünyada gördüğümz şeylerden yola çıkarak, iç dünyamıza geri dönmemiz ve sonra tekrar tekrar iç ile dış dünya arasında gidip gelmelerimiz.
Ressam Pınar Tınç'tan ''Yuvaya Dönüş''
Dışarıdan, doğadan beslenen bir sanatçısınız Pandemi dönemi; tüm bunlar sanatınıza nasıl yansıdı?
Pandemi dönemi hem iş hayatımı hem sanat hayatımı hem de aile hayatımı çok etkiledi. Geçen bahar tam beş ay eşim eve gelemedi. Çocuklarla evde kaldık. Zordu. Ama güzel şeyler de oldu. Çocuklar online eğitim sayesinde sorumluluk almayı öğrendi. Ben Alev okullarındaki resim öğretmenliğimi online yapmayı öğrendim. Birçok yenilik oldu hayatımızda. Karantinada yaşamayı öğrendik, sıkıntılara göğüs germeyi öğrendik, hayatın, özgürlüklerimizin ne kadar değerli olduklarını öğrendik ve bunları ne kadar çabuk kaybedebildiğimizi.