Neden gerçek seks asla filmlerdeki gibi olmaz?

Cosmopolitan/ Lâl Güven

Cosmo’nun en sevdiği yeni film Nedimeler (Bridesmaids)’in ilk sahnesi, filmlerde çok nadir görülen bir şeyi; gerçek, kusurlu ve kesinlikle mükemmel olmayan seksi sunuyor.

Şu anda cinsel hayatımın iyi olduğunu düşünüyorum ama bu, eskiden bazı felaketler yaşamadığım anlamına gelmiyor. Bir keresinde 19 yaşındayken uzun zamandır aşık olduğum erkek arkadaşımla onun evine gitmiştim. Harika anlaşıyorduk ve aramızda da o çok gerekli “kimya” mevcuttu. Bu yüzden onunla birlikte olmak için çok da fazla düşünmem gerekmedi. Her şey iyi gidiyordu ama birden istem dışı olarak ilişki sırasında karnımın altında bir yerlerden garip sesler gelmeye başladı ve ilişki sırasında da devam etti. Felaketti! O geceyi hiç unutmadım. Cinsel hayatım boyunca da beni o derecede utandıracak bir şeyi hiç yaşamadım. Kendimi neden o kadar kötü hissetmiştim biliyor musunuz? O seslerin aslında bazen çıkabileceğini bilmiyordum.

Seksin, muhteşem, romantik aşk filmlerindeki gibi olduğunu sanıyordum ve eğer filmlerdeki kadınlar gibi davranırsam (zevk aldığımı belli eden yüz ifadeleri yapar ve hafif sesler çıkarırsam), diğer her şeyin kendi kendine yoluna gireceğini düşünüyordum. Tabii ki, bu konuda daha fazla yanılamazdım. Çünkü mükemmel seks, o kadar kolay gerçekleşen bir şey değil. Bunu vurgulayarak söylüyorum. Problem şu; beyaz perdede gördüğümüz seksin büyük çoğunluğu gerçeği yansıtmıyor. Garip sesler, vıcık vıcık, yapışkan sıvılar ve prezarvatifler ekranda gördüğümüz şeylerin arasında yok. Bu yüzden Cosmo olarak, filmlerde bize sunulan en büyük seks efsanelerini seçtik. Ben de bunları yazarken kendimi üstümden bir yük kalkmış gibi hissettim. Umarım siz de okurken aynı rahatlığı hissedersiniz.

Efsane 1

Seks sonunda sosyal hayatımıza rahatlıkla kaldığımız yerden devam edebiliriz. Kaç tane filmde, spontane gelişen bir seks sahnesi sonrasında kadının hemen iç çamaşırlarını giyip hiçbir şey olmamış gibi günlük hayatına devam ettiğini gördünüz? Ama hayır işte! Gerçek yaşamda hiç de öyle olmuyor. Erkek arkadaşım ve ben bazen katıldığımız partilerde birkaç kadeh şampanyayı fazla kaçırdığımız zaman, banyoya gidip bir “kaçamak” yapıyoruz. Daha sonra giysilerimizi tekrar giyip partiye geri dönüyoruz. Sonraki saatlerde sürekli elbisemde bir leke var mı, yok mu sorunu ile uğraşmak zorunda kalıyorum. Neden mi? Çünkü erkekler orgazm sırasında bildiğiniz gibi spermlerini boşaltırlar. Bu kaçınılmazdır ve şu anda ne demek istediğimi anladığınızı sanıyorum.

Efsane 2

Prezarvatifler ve güvenli seks filmlerde çok vurgulanır. Erkekler, vücutlarına monte edilmiş ve “seks” kelimesi telaffuz edildiği anda onlara birer prezarvatif takan bir makine ile doğmuş olsalardı ne iyi olurdu, değil mi? Çünkü eğer filmlere bakarsanız sanki öyleymiş gibi davrandıklarını görebilirsiniz. Hepimiz biliyoruz ki 2011 yılında olsak bile prezarvatif meselesi, hâlâ ilişkide gündeme getirilmesi zor bir konudur. Hiçbir zaman filmde son derece etkileyici bir oyuncunun bunlardan bir tanesini taktığını ya da çıkardığını göremeyiz. Çoğu yönetmen bu eylemin varlığını bile kabul etmediği sürece bunu nereden bilebiliriz ki? Bu yüzden Brad Pitt’e bir notumuz var: Eğer bu satırları okuyorsan bir sonraki filminde bu konuyu yönetmenle konuşursan seviniriz. Teşekkürler!

Efsane 3

Özel bölgelerdeki tüyler ya hiç uzamaz ya da çok düzgün bir şekilde uzar. Nedense epilasyon yapmadığım zamanlarda ya uzun zamandır kavgalı olduğum erkek arkadaşımla barışacağım tutar ya da eski erkek arkadaşımla karşılaşır ve aniden birlikte oluruz. Birçok kere şekilsiz kaşlarım veya kasık bölgemden fışkırmış tüylerim için özür dilemek zorunda kalmışımdır. Filmlerde ise nedense böyle bir sahne hiç görmeyiz. Gördüğümüz çıplak kadın oyuncuların nedense her zaman kaşları düzgün ve özel bölgeleri son derece pürüzsüzdür.

Efsane 4

Kadınlar dakikalar içinde orgazm olurlar. Ciddi misiniz? Gerçekten yönetmenler bizi bunun bu kadar kolay olduğuna mı inandırmak istiyorlar? Ve nedense bu sırada hep de oyuncuları misyoner pozisyonunda görüyoruz? “Bu pozisyonda orgazm olunamaz” demiyoruz tabii, olunabilir ama birçok kadın için genelde ancak birkaç sene sevgilileriyle bir uyum yakaladıktan sonra, üç dakikalık bir tepinmeden sonra değil! Kadınlar için orgazm bir erkek için olduğu kadar kolay değildir. Mesela ön sevişme mutlaka gereklidir. Çoğu kadın için bir erkeğin elinin veya dilinin yardımı olmadan o noktaya gelmek zordur. Ama nedense filmlerde kadınlar bir erkekle yatağa girdikleri andan birkaç dakika sonra orgazm oluyorlar. Bu konuda birçok erkeğin aklının karışık olmasına şaşmamalı! Sonuç olarak ekranlarda gördüğümüz seks, iyi çırpılmış un gibi. Topakları hiçbir zaman görmüyoruz ve kekin mükemmel, kabarık kısmını görüyoruz. Ama gerçekte sesler, lekeler ve tüylerin bu kadar korkunç olduğunu düşünmeyiz. Bu arada o seslerin çıktığı geceden sonra erkek arkadaşımı görmedim. Tabii bu, benim değil onun seçimiydi!

Nasıl çekiliyor?

Ünlüler Cosmo’nun en çok beğendiği seks sahneleriyle ilgili neler diyor?

“Perdede gördükleriniz ile gerçek arasında bir ilişki yok. O sırada etrafınız kameralar ve set çalışanlarıyla çevrili oluyor. Ve bu şekilde kameraya çekilmenin inanın, hiçbir seksi tarafı yok.”  Leonardo Di Caprio, Revolutionary Road filminde Kate Winslet ile beraber rol aldığı sahneyi anlatıyor. “Yönetmenimiz her sahneyi en ince ayrıntısına kadar çizdi ve akışı bize anlattı. Bu yüzden sahne sırasında nasıl hareket edeceğimizi çok iyi biliyorduk. Hiçbir şey görünmediği halde sahnemiz, bence her şeyin açıkta olduğu sahnelerden 10 kat daha etkileyiciydi… Bu arada o sahnedeki kitaplık da özel olarak hareket edebilmemiz için tasarlanmıştı.” Keira Knightley, Atonement filminde James McAvoy ile olan sahnesini anlatıyor. “Annie ve benim beraber çalışmamızda son derece müzikal olan bir şeyler var. Her şey bir ritim içinde gelişti.” Jake Gyllenhaal, Love and Other Drugs filmindeki Anne Hathaway ile olan sahnesini anlatıyor.

Filmlerden unutulmaz sahneler

Sadakatsiz (Unfaithful) Oliver Martinez ve Diane Lane’nin bir sadakatsizlik öyküsünü canlandırdıkları film, ateşli sevişme sahneleriyle belleklerimizde yer etmişti.

Hayalet (Ghost) Filmin başrollerini paylaşan Patrick Swayze ve Demi Moore arasında yaşanan aşk ve şehvet dolu sevişme sahnesi, filmi klasikler arasına taşımaya yetecek etkileyicilikte.

Maç Sayısı (Match Point) Woody Allen’ın yönettiği filmde Jonathan Rhys Meyers ve Scarlett Johansson’ın çalılar arasındaki sevişme sahnesi, sinema tarihinin en sıra dışı sevişme sahnelerinden biri sayılabilir.

Aşk Sarhoşu (Love and Other Drugs) Yakın bir tarihte beyaz perdede izlediğimiz Aşk Sarhoşu filminde Jake Gyllenhaal ile Anne Hathaway’in sevişme sahneleri, duygusal ve romantik olmanın yanında oyuncular açısından oldukça cesur sahnelerdi.