Tereza Maxová ve Burak Öymen'in Akbük Kaplankaya'daki evi
GÜNCELLEME TARİHİ: 21 Ağustos 2019
Tereza Maxová ve Burak Öymen'in Akbük Kaplankaya'daki evi
Dünyaca ünlü eski Çek model Tereza Maxová için Akbük Kaplankaya'da eşi Burak Öymen ile birlikte sıfırdan yarattıkları ev, tüm aileyi birbirine bağlayan sevginin sembolü gibi.
Kristına Mazánková
Fotoğraf lar Andreas Ortner
Tereza Maxová ve Burak Öymen'in Akbük Kaplankaya'daki evi
Bakışlar ister sonsuzluk havuzuna, ister denize kadar uzansın; terastan görünen manzara nefes kesici. Açık renklere bürünmüş evler, taraçalı araziye kusursuzca uyum sağlıyor ve manzarayı bozmuyor, aksine sanki her zaman buradalarmış gibi görünüyorlar.
Tereza Maxová ve Burak Öymen'in Akbük Kaplankaya'daki evi
Kaplankaya Resort sadece lüks bir ekolojik otel değil (Six Senses Kaplankaya), aynı zamanda dünyanın dört bir yanından gelen pek çok ailenin ikinci evi olarak gördüğü bir dizi residence da içeriyor. Oysa bundan sadece birkaç yıl önce bu toprak parçasında, Tereza Maxová'nın eşi, proje geliştiricisi Burak Öymen tarafından fark edilen potansiyelden başka bir şey yoktu.
Tereza Maxová ve Burak Öymen'in Akbük Kaplankaya'daki evi
"Bu, kalpten inandığımız bir projeydi. İşe ilk giriştiğimiz zamanı, burada doğa, deniz ve kumsallardan başka hiçbir şeyin olmadığı o günleri hâlâ sevgiyle hatırlıyorum" diyor Tereza Maxová. "Çocuklarla birlikte birkaç yıl boyunca, geçici olarak inşa edilmiş, bir ofis ve daireden oluşan basit bir yapıda, elektrik dahi olmadan zaman geçirdik. Bu eve Beyaz Saray ismini vermiştik. En güzel tatillerimizi onda yaptık!
Tereza Maxová ve Burak Öymen'in Akbük Kaplankaya'daki evi
Kendimize küçük bir organik bahçe hazırladık, oğlumuz Tobias balık tutmayı burada öğrendi... O günleri, dinlenmek, okumak ve sohbet etmek için bir sürü vaktimizin olduğu kaygısız zamanlar olarak hatırlıyorum." O dönemde tüm aile çevreyi, yakınlardaki köyleri, zeytinlikleri, küçük ve büyük tüm plajları keşfetmeye koyulmuş. Tereza'nın tabiriyle "ıssız sahil" günlerini hatırlamayı seviyorlar ve eski taş barbekü geçmişe dair önemli bir hatıra olarak bugünkü yapıda varlığını sürdürüyor.
Tereza Maxová ve Burak Öymen'in Akbük Kaplankaya'daki evi
GÜNEYDEKİ İSKANDİNAVYA
Tereza, yetersiz gün ışığına inat aydınlık iç mekanlar yaratmak için uğraşan İskandinavlar ile benzer bir anlayışa sahip. O da basit bir kuralın izinden gidiyor: Daha az eşya, daha çok gün ışığı. Her ne kadar tam aksine sahip olduğu bir dönemden geçmiş olsa da: "İlk dairemi Paris'te, dar sokakların, küçük pencereli, taş duvarlı, ahşap kirişli dairelerin olduğu Marais bölgesinde bulmuştum. Burası kendine has bir çekiciliğe sahip olsa da aslında oldukça karanlık ve kasvetliydi.
Tereza Maxová ve Burak Öymen'in Akbük Kaplankaya'daki evi
Sonradan büyük pencereli ve cadde manzaralı bir eve taşındığımda, sadece yaşam alanımı değil ruhumu da aydınlattı" diyor Tereza. "Keyifli bir yaşamın ön koşulu, nerede olursanız olun, doğanın yakınlığıdır. Ve evinizin illa Ege'ye bakması gerekmez, bir şehir parkını görmesi de yeterlidir."
Tereza Maxová ve Burak Öymen'in Akbük Kaplankaya'daki evi
Bu topraklarda gün ışığı eksikliği söz konusu olmasa da, Kaplankaya'daki evin iç mekanı İskandinav tasarımının izinde, oldukça ferah dekore edilmiş. Kuzey ve Güney'in ruhu, ahşaptan taşa mümkün olduğunca çok sayıda doğal materyalin kullanımı ile bir araya getirilmiş. Aynı nedenlerden dolayı evde bir de şömine var.
Tereza Maxová ve Burak Öymen'in Akbük Kaplankaya'daki evi
"Ateş yakmak, Hint yogilerinden keşişlere ve şamanlara kadar herkesin kabul ettiği bir meditasyon türü. Ben de öyle yapıyorum" diyor Tereza ve misafirleri televizyonun ya da diğer elektronik eşyaların yokluğunu yadırgadıklarında, onlara oturma odasının esasen insanların bir araya gelip sohbet etmesi gereken bir yer olduğunu açıkladığını söylüyor. Her yer beyaz duvarlarla kaplı.
Tereza Maxová ve Burak Öymen'in Akbük Kaplankaya'daki evi
"Ben, bir duvarın 'nasıl dekore edilmek istediğini' zamanla bulduğumuza inanıyorum; belki favori sanatçımız, belki bir çocuk tarafından yapılmış bir resim… Ayrıca rafları, en çok da dikkat çekme işini tamamen üzerindeki objeye bırakacak kadar basit olanları seviyorum. Eşyalar ve renklerle dolup taşan bir mekana girdiğinizde kafanız hemen karışıyor; göz her şeyi kavramak için yeterli değil. Bu yüzden, aynı anda sadece iyi düşünülmüş birkaç detaya yer vermek yeterli" diyor ve ekliyor, "Her evde mutlaka büyük bir kütüphane olmalı ve öncelikle kitaplara ama aynı zamanda kişisel eşyalara da yer sağlamalı."
Tereza Maxová ve Burak Öymen'in Akbük Kaplankaya'daki evi
YERLERİN VE ŞEYLERİN RUHU
"Yaşamak istediğiniz yer ve evinizde olmasını istediğiniz eşyalar hakkında mümkün olduğunca çok bilgi elde etmelisiniz." Teresa her şeyin güçlü bir ruhu olduğuna inanıyor. "Bitpazarlarını daima çok sevmişimdir, oralarda her zaman eşsiz şeylere rastladım. İkinci el eşyalar biraz keşfedilmiş hazinelere benziyor; içlerinde sırları var ama o sırların ne olduğunu bilmiyorsunuz. Eskiden tüm dünyadan güçlü kadınlara ait antika heykeller ve resimler, retro telefonlar ya da müzikal enstrümanlar toplardım. Ancak artık kendi kişisel koleksiyonumu yapmayı tercih ediyorum. Kişisel olarak yakın hissettiğim ve geçmişleri benimkiyle bağlantılı olan objeleri seviyorum."