Yatakta arzu eşitliği
Cosmopolitan / Eda Başar
İlişkiniz iyi gidiyor ancak bir sorun var. Seks hayatınız biraz parçalı bulutlu olmaya başladı. Siz onun kadar istekli değilsiniz! Libido düzeyiniz birbirine denk değil. O hep arzu doluyken, siz sevişmek için ölüp bitmiyorsunuz. Bunun sebebi onu yeterince sevmemeniz mi yoksa cinsel hayatınızın dönemeçlerinde başka bir hata mı var?
Yatakta arzu eşitliği
Seks hayatımız ile duygusal dünyamız yapışık kardeş gibi algılansa da bazen ikisi zıt denklemlere sahip olabilir. İlişkiniz kötü giderken çoğunlukla seks hayatınızda iyi seyretmez ancak kimi zaman bunun tersi de mümkündür. Yani seks hayatınız muhteşem olduğu halde ilişkinizde şimşekler, fırtınalar söz konusu olabilir. Cinsel hayatınızda bir sorun keşfettiğinizde öncelikle iki önemli testi geçmeniz ve şu sorulara çok net yanıtlar verebilmeniz gerekir: Birincisi, “Bu benim yarattığım, uydurduğum bir sorun mu yoksa sevgilimde cinsel hayatımızda bir sorun olduğunu düşünüyor mu?” İkincisi, “Bu sorun, duygusal olarak şu an ilişkimiz kötü gittiği için var olan bir sorun mu yoksa ilişkimizdeki iniş çıkışlarla alakası yok mu?”
Yatakta arzu eşitliği
Bu sorulara vereceğiniz yanıtlarla, ikinizin hemfikir olduğu şekilde, bunun geçici değil kalıcı bir sorun olduğundan eminseniz, problemin çözümüne dair söyleyeceklerimize de kulak verebilirsiniz. Aksi takdirde, ortada bir sorun yokken, boşu boşuna keyfinizi kaçırmış olabilirsiniz. Cinsel hayatınızın akıcı ve zevkli olması için temel kurallardan biri, düşüncelerden, endişelerden arınmış olarak ikikişinin birbirini hissedebilmesidir. Her iki taraf da “Bizim bir sorunumuz var ya da var mı?” gibi düşüncelerle yatağa girerse, bu daha tatmadan “yemek kötü olmuş olabilir” demeye benzer. Böylesi bir önyargı da kendinizi arzularınıza teslim etmenizi engeller.
Yatakta arzu eşitliği
Şimdi gelelim sorununuza. Libido düzeyinizin denk olmamasının belirtisi sizin, “Hep sevişmek istiyor!” gibi yakınmalarda bulunmanızdır. Bir başka belirtisi de kendinizi, partnerinize kıyasla daha isteksiz, daha güçsüz hissetmektir. Seks bir süre sonra sizin için, partnerinizin ateşini almak için mecburen girişilen bir eyleme dönüşmüşse aşağıdaki sorularımıza bir göz atın. Bu dengesizlik durumu, uzun vadede ilişkide de eşitsizliklere sebep olur.
Yatakta arzu eşitliği
Sevgiliniz de yeterince arzulanmadığını düşünüp kırılmayaya da öfkelenmeye başlayabilir. Kimi günlerde ya da dönemlerde taraflardan birinin diğerinden daha isteksiz olması doğaldır ancak bu, sürekli ve kalıplaşmış bir şekilde devam ederse, bir de üstüne üstlük üzeri örtülür ve böyle bir sorun yokmuş gibi davranılırsa, ortaya çıkacak tablo sırt sırta, birbirine değmeden uzanan, asık suratlı bir çifttir. Şimdi, bu sorunu çözmek için adımadım ilerleyelim.
Yatakta arzu eşitliği
Çok arzulu olduğunuz bir dönemi düşünün: Tatilde miydiniz, onu geri kazanmaya mı çalışıyordunuz, daha zayıf olduğunuz için vücudunuzla daha mı barışıktınız? Bu etkenlere dikkat ederek ilginizi yeniden kazanabilirsiniz.
Yatakta arzu eşitliği
1. Partneriniz de bu sorunun farkında mı?
Evet belki size göre, acilen çözülmesi gereken bir dengesizlik var ama partnerinizin de böyle düşündüğünden emin misiniz? Belki de ona göre durumşundan ibaret: Birkaç kez o, sizden daha ateşliydi, hepsi bu. Seks çizelgenize genel olarak baktığında, sorunlu bir seks hayatınız olduğunu düşünmüyorsa ya da sorunun sizin sandığınız gibi libido eşitsizliğinden değil başka bir noktadan kaynaklandığını düşünüyor samutlak surette onunla konuşmalısınız. Eğer iki tarafın da hemfikir olduğu bir sorun yoksa, boşu boşuna ortalığı bulandırmış olursunuz. Bu soruna aşılmaz bir dağ muamelesi yapmadan önce biraz daha zaman tanımanızda fayda olabilir.
Yatakta arzu eşitliği
2. Sevgilinizi yargılıyor musunuz?
İlişkimizdeki alışkanlıklarımız nelerse bunları yatağımıza da taşırız. Eğer onu yargılamaya, onun isteklerinin değil, kendi isteklerimizin birincil olduğunu düşünmeye alışmışsak bu düşüncelerimizi seks hayatımızda da tekrarlayabiliriz. Onun aklını seksten çıkaramadığını, sizi neredeyse bir sevişme nesnesi olarak gördüğünü, siz başka romantik planlar yapmak istedikçe, o beraber geçirdiğiniz vaktin çoğunu sevişmeye ayırmak istediğini düşünüyorsanız öncelikle işin olumsuz değil, olumlu yönlerine bir göz atın. Ne yani? Onu, sizi arzulamakla mı suçluyorsunuz? Onu yargılamadan önce neyle itham ettiğinize bir kez daha dikkat edin. Eğer arzulamasaydı, bu çözümü biraz daha zaman alacak, daha büyük bir sorun olabilirdi. Keza erkek ile kadın doğasının farklılığı gereği, onun sizi arzulamaması daha “tuhaf” bir durum olarak kabul edilebilir. Onu yargılamadan, ortada gerçekten önemli bir sorun olduğunu düşünüyorsanız, şimdi doğru bir şekilde yol alabilirsiniz.
Yatakta arzu eşitliği
3. Onun sizden farklı olduğunu biliyor musunuz?
Erkek ile kadın anatomisinin farklılığı arzu farklılığı da yaratabilir. Malum, erkek organı dışarıdadır, isteği-isteksizliği hemen fark edilir. Kadın ise daha kapalıdır, daha içe dönüktür. Erkek arzusunu dizginlemekte de gizlemekte de zorlanırken, kadın biraz daha gizemlidir. Erkek, kadının vajinasının ıslaklığını hissetmeden arzusunun boyutunu tespit etmek isterse yanılabilir. Ayrıca kimi zaman kadının kendini birde nsuya atması da mümkün değildir. Daha değişken; adet dönemi öncesi, sonrası gibi hormon değişikleri yaşayan bir bedene sahip olan bizler seks arzusunda da istikrarlı bir çizgi çizemeyebiliriz. Deniz bir gün dalgalıyken, ertesi gün süt liman olabilir. İşte belki bu nedenledir ki erkekler, kendilerini biraz daha güvensiz ve çıplak hissederler. Bu sebeple onu seks düşkünlüğü ile yargılamadan önce, kimyalarınızın hem seks öncesinde, hem de sonrasında farklı olduğunu kabul edin.
Yatakta arzu eşitliği
4. Ne zamandır isteksizsiniz?
Önemli sorulardan birine geldik. İlişkinin başından beri bu hep böyle miydi? Hep, o azgın bir hayvan, sizse ele geçirilmesi gereken ürkek bir ceylan mıydınız? Yoksa iki azgın boğanın tutkusu zaman içinde değişti ve siz seks arenasını biraz çabuk mu terk ettiniz? Çok uzun süreden beri beraberseniz, geçmişinizi ve libido iniş-çıkış seyrinizi anımsamaya çalışın. Eğer, dönem dönem isteksizlik eşiklerinden geçtiğinizi fark ederseniz (aynı partnerle de olması şart değil) o isteksizlik dönemleri üzerine biraz daha yoğunlaşın. İlişki bitmek üzereyken mi, karşı taraf seks sırasında hoşunuza gitmeyen tavırlar içine girdiğinde mi, ona karşı güveninizi yitirdiğinizde mi yoksa cinsel hayatınız aynı koreografiye hapsolmuş bir monotonlukla seyrettiğinde mi azalmıştı? Sizi iten sebepleri, seks sırasında uzaklaştıran detayları, kafanızın içinde dolanıp duran kurtların isimlerini ortaya çıkarmaya çalışın. Sonra da her birini teker teker yenip, üstesinden gelmeye…
Yatakta arzu eşitliği
5. Arzuluyken Nasıl Birisiniz?
Eğer çok arzulu olduğunuz bir döneminizi anımsarsanız, o dönemin diğer koşullarını da hatırlayın. Tatilde miydiniz, aklınız rahat mıydı, onun sizden uzaklaştığını hissediyor ve geri kazanmayamı çalışıyordunuz, kürtaj olmamış mıydınız, daha zayıftınız ve vücudunuzla daha mı barışıktınız, doğum kontrol hapı kullanmıyor muydunuz, çok sık mı sevişiyordunuz, onu çekici mi buluyordunuz, daha aktif ve farklı bir şekilde mi sevişiyordu? Detaylar her neyse bunları tespit etmeye çalışın ve mümkün olduğunca o dönemin koşullarına geri dönmeye çalışın.
Yatakta arzu eşitliği
Eğer sorunun kaynağının bedensel sınırlarda değil de beyinde, dolayısıyla ilişkinizin seyrindeki değişimlerde olduğunu tespit ederseniz, öncelikle, ilişkinizi gözden geçirin. Eğer ilişki sorunları bir gecede çözülecek gibi değilse başka bir yöntem deneyin. Özel hayatı işe, işi özel hayata taşımama kuralı gibi, yatak odanıza ilişki sorunlarını bulaştırmamayı deneyin. Kimi zaman, gelecek ve geçmiş olmayan bir noktada asılı kalmak şahane olabilir. Yani, sevişirken onu, ilişkideki tüm sorunlardan yapılma bir öbek olarak değilde, sevdiğiniz bir ten, bir koku olarak algılayın. Sadece dokunuşların keyfine, zevkin neşesine kendinizi teslim edin.
Yatakta arzu eşitliği
6. Sevişme tarzını mı değiştirdi?
Buraya kadarki tüm soruları kendinize sordunuz ve ilginç bir sonuca ulaştınız. Seks isteğinizi yitirmiş olmanızın ilişkideki sorunlarla hiçbir bağlantısı yok, kendi vücudunuzdaki ya da onu algılayış biçiminizdeki değişimler de söz konusu değil. Tek sorun onun sevişme tarzındaki değişim. Nasıl olduysa, sizi düşünerek sevişen, sizin zevk almanıza önem veren adam, artık seksi, bir boşalma ve rahatlama yarışı olarak görüyor. Eski özenden eser yok. Öncelikle, kesin yargılara varmadan önce, bunun böyle olup olmadığından bir kez daha emin olun.
Yatakta arzu eşitliği
Siz onu daha yaratıcı, daha çok hoşunuza giden alanlara doğru çekmeye çalıştığınızda direniyorsa, şiddetle karşı çıkıyorsa konuşmayı deneyin. Aksi takdirde yatak odası muhabere meydanına döner. Zaman içinde, çiftler sevişme tarzlarında monotonluğa kayabilir, taraflardan birinin farkındalığı daha yüksek olunca bu tuzaklara düşmekten kurtulabilirsiniz. Zamanla çiftler, seks hayatlarının karanlık noktalarını da açığa çıkartabilirler. Daha önce nazik olan biri, sekste şiddetten haz aldığını itiraf etmeye ve bu da sizi uzaklaştırmaya başlamış olabilir.
Yatakta arzu eşitliği
7. Gerçekten aşırıya mı kaçıyor?
Uzun uzun analizler yapıyoruz, sorular soruyoruz ancak bir de şu ihtimal söz konusu: Belki de siz gayet normalsiniz. İlişkinizde de bir sorun yok. Anormal olan onun arzusunu hiç tatmin edememesi. Eğer partneriniz genel olarak, haftanın belli günleri gibi normal bir boyutta değil de, günün her saati çok yüksek bir enerjiye sahipse, her daim aklı seksteyse, belki de daha ciddi, fizyolojik sorunlar söz konusu olabilir. Spor yaparak enerjisini daha iyi dağıtmasını ve dengelemesini önerebilirsiniz. “Seks bağımlılığı” denilen hastalıkla ilgili bilgi edinebilirsiniz. Daha ciddi ve profesyonel bir yardım için uzmanlara danışabilirsiniz.
Yatakta arzu eşitliği
8. Sevgi eşitsizliği olduğuna emin misiniz?
Her aşamayı okudunuz, tüm soruları sordunuz. Vardığınız nokta şu: O, sizi, sizin onu sevdiğinizden daha çok seviyor. Siz, kaçan balık olduğunuz için de aşırı derecede üzerinize gelerek, sizi seks ile kendine bağlamaya çalışıyor. Bundan eminseniz geriye tek bir soru kalıyor. Sevmediğinizden emin olduğunuz biriyle neden sevişmeye çalışıyorsunuz o halde? Ya da şöyle; siz arzulanmayı seçmişsiniz ve arzulamak değil, arzulanmak hoşunuza gidiyor. Seçiminizi yaptıysanız neden şikayet ediyorsunuz? Eğer sizi rahatsız eden bir şeyler varsa, o halde yatakta arzu eşitliğini sağlamak için, kendinizden başka engeliniz yok! Ya sevin, ya terk edin ya sevişin ya da sevişmekten vazgeçin, sadece şikayet etmek hiçbir işe yaramayacaktır.
Yatakta arzu eşitliği
Ve sonuç…
Tüm bu soruları sorduktan sonra, tespit ettiğiniz sebepler ve sonuçlar her ne olursa olsun, iyi bir analizde bulunmanız şart. Sorunu, sorunun kaynağını, beklentilerinizi, isteklerinizi, sizi arzulandıran detayları net olarak belirlemeniz ve bunu onunla paylaşmanız ufku açık bir cinsel beraberlik sağlayacaktır.