Yaz Aşkı Rehberi

Miray Uçar/ CafeRUJ

Bu yıl bizi epey bekleten yaz sonunda geldi… Deniz, kum, güneş üçlüsü bir yana kafamızı meşgul eden başka bir konu daha var. Yaz aşkları... Yazın ve aşkın tadını çıkarmak istiyorsanız önerilerimiz aklınızın bir köşesinde dursun.

Bundan 10 yıl önceydi… 16 yaşının tüm tazeliği ve tecrübesizliğiyle yaz kampının çiçeklerle kaplı çardağının ortasında duruyordum. Dizlerim öylesine titriyordu ahşaptan yapılmış korkuluklardan destek almadan ayakta durmam imkansızdı sanki… Birkaç dakika sonra Çardağın girişinde bir karaltı gördüm. Bir hafta önce sahilde tanıştığım ve o günden beri tatilin her gününü birlikte geçirdiğim Cem, gülümseyerek yanıma yaklaştı, yaklaştı ve dudaklarıma bugün bile unutamadığım o öpücüğü kondurdu… O an yazın tüm coşkusunu, sıcaklığını ve aşkın en yoğun halini içimde hissettim. Kampın son günü Cem’le bir dahaki yaz görüşmek üzere ayrıldık… Yaz bitimine kadar her aşk şarkısında ağladım, her romantik filmde bizi düşündüm. Sonrası mı? Kışın soğuğu ve karmaşası bana Cem’i unutturdu… Bir dahaki yaz kampa gittiğimizde Cem’de, ben de çoktaaan başka aşklara yelken açmıştık…

Hikaye tanıdık geliyor değil mi?

İster 19’unda tecrübesiz bir genç kız olun, ister 30’larında hayatı avucunun içine alan bir kadın, yaz aşkı dediğimiz zaman akan sular duruyor. Kışın olgun ve ileriye dönük ilişkiler peşinde koşan biz kadınlar, yazın kendimizi eğlenceli ve plansız aşkların kollarına bırakmaktan büyük bir keyif alıyoruz.

Bazı düşünceler bir kadının ömründe sadece bir kez aşık olabileceğini söyleyip dursa da “Yaz Aşkı” dediğiniz zaman işler değişir. Yaz aşkı kısa süren fırtınalara benzer. Şiddetiyle sizi korkutur ama muazzam şimşekleri izlemeye doyamazsınız. Ancak dikkat etmek lazım Yaz aşkınızın nerede başlayıp nerede biteceğini belirlemezseniz sonu hüsran olabilir !!!

Uygun birini bulun

Yaz aşkları eğlenceli olmalarıyla ünlüdür. Bu yüzden iyi vakit geçirebileceğiniz birini bulmaya çalışın. Evlenecek ya da çocuklarınızın babası olacak birini aramadığınıza göre ciddi bir ilişkide aradığınız tüm özellikleri tamamen unutun! Sahiplenilmek hoşunuza gidiyor diye maço birini bulursanız herkes gece kulüplerinde deldiler gibi eğlenirken siz yaz aşkınızın dizinin dibinde oturuyor olursunuz!

Kendinizi Hazırlayın!

Yaz mevsimi için nasıl 3 ay önceden hazırlanmaya başlıyorsanız yaz aşkınız için de kendinizi bir hafta önceden bakıma almalısınız. Saçlarınız, dudaklarınız, teniniz kusursuz görünmeli ki yaz aşkınız sizi ömrü boyunca unutamasın!

Başlangıç ve bitiş tarihinizi belirleyin

Yaz aşkları çok uzun sürmez.  Kısa ama çarpıcı olan bu aşklar en fazla 3 hafta sürer. Sonrasında iki tarafında eski hayatına döneceğini sakın unutmayın. Tatil dönüşünde yaz aşkınıza kafayı takıp sürekli onu ararsanız,  saplantılı bir kadın gibi görünebilirsiniz. Bu yüzden bu ilişkinin başlangıç ve bitiş tarihlerini net olarak belirleyin!

Karşı tarafı dinleyin!

Karşı tarafın ilişkiden ne beklediği son derece önemlidir. Siz sadece takılmak isterken o çoktan sizi ailesiyle tanıştırma hazırlıklarına başlamış olabilir. Bu yüzden karşı tarafa ilişkiniz hakkında açık olun, yanlış mesajlar vermeyin. “Önümüzdeki iki hafta boyunca çok eğleneceğimizi düşünüyorum” demek karşı tarafa sadece yaz aşkımsın, ötesi yok mesajını vermek için yeterlidir. Eğer söyledikleriniz karşısında karşı tarafın suratı asılıyorsa en yakın sürat teknesine atlayıp hızla oradan uzaklaşın!

Limitinizi belirleyin!

En yakın kız arkadaşınız yaz tatilinin her akşamını başka bir yakışıklıyla geçirmiş ve çok eğlenmiş olabilir. Unutmayın ki herkesin sınırları farklıdır. Yapacağınız en büyük hata eğleniyorum derken kaldıramayacağınız şeyler yaşamaktır. 2 haftalık bir yaz aşkı sonrasında yataklara düşüp, tüm gününüzü ne yaptım beeen diye ağlayarak geçirecekseniz bu işe en başından hiç bulaşmayın. Unutmayın amacınız eğlenmek, kendinize acı çektirmek değil.

Gerçek Kadınlar Yaz Aşklarını Anlatıyor!

İki yıl önce eşimden ayrıldım… Terk edilmenin tuhaf acısı ve güvensizliğini atmanın en güzel yolunun bir tatil olacağını söyleyen arkadaşlarım bana söz hakkı tanımadan bir Avrupa turu satın aldılar. O dönemde içimdeki acıyı atmak için her yolu denemeye hazır olan ben çok fazla tepki vermeden biletlerimi aldım ve kendimi İtalya’ya giden bir uçağın içinde buldum. Uçaktan fazlaca korktuğum için rahatlamak adına birkaç kadehi ardı ardına içince yanımdaki koltuk arkadaşımdan yavaş gitmem konusunda zarif bir uyarı aldım. Söylenerek kafamı çevirdiğimde koltuk arkadaşımın su yeşili gözleri dikkatimi çekti. Söylenmek yerine söz dinlemeye ve bu güzel gözlü adamı tanımaya karar vermiştim. 2 saat süren yolculuğumuzda, teksitil mühendisi olduğunu öğrendiğim Murat’tan çok etkilendim. İtalya’yı onsuz keşfetmeye niyetim yoktu. Daha o istemeden ben numaramı avuçlarının arasına sıkıştırdım. Sonrası enfes bir İtalya tatili. 2 haftanın her gününü birlikte geçirdiğim Murat daha sonrasında sadece bir yaz aşkı olarak kalmadı. Önümüzdeki Eylül ayında ikinci yılımızı kutlayacağız. Boşanma sonrası sadece yaz aşkı olarak baktığım bu kaçamak şimdilerde hayatımın en anlamlı, en büyük aşkına dönüşmüş durumda. Evlilik mi? Artık evlilik konusunda pek te acele etmiyorum. Hayatın tadını çıkarmak lazım değil mi?

Güler 36 Reklamcı

Yorucu bir yılın ardından güneşin tadını çıkarmak eğlencenin sınırlarını zorlamak, birazda şanslıysam bu keyfi bir erkekle paylaşmak umutlarıyla bavulumu toparlayıp tatile çıktım.
Bir haftanın sonunda beşinci içkimi arkadaşlarımla kahkahalar eşliğinde yuvarlarken çocukluk arkadaşımla kendimi yakınlaşırken buldum. Tatilde olduğum için eğlenmeyi ve her şeyi akışına bırakmaya karar verdim. Gece başlayan yakınlık ertesi günlerde de devam etti. Kalabalık bir grup olarak eğlendiğimiz geceler ikimizin kuytu köşelere saklanıp gizli öpüşmelerle devam eden heyecanlı kaçamaklarına döndü. Ben eğleniyordum bay X benden daha çok eğleniyordu. Kaçamaklar arttıkça telefon trafiğimiz de artmaya başlamıştı. Bir yaz eğlencesi arıyordum ve bulmuştum. Çok eğleniyordum, mutlu olmam için elinden geleni yapan bir partnere sahiptim.  Sonunda tatil bitti ve onu unutmamam adına verilmiş bir sürü hediyeyle otobüse bindim. Dönüş yolundaki ilk mola yerimize vardığımızda aşağı indim. Bir baktım karşımda duruyor. Heyecan içinde sürprizini anlamamı bekledi. Ben ise oldukça soğuk bir veda öpücüğüyle her şeye noktayı koydum. Eve döndükten sonra birkaç kez beni aradı ancak kimseyi kırmamak adına telefonları açmadım ve sonunda iki taraf ta güzel anılarla birlikte hayatına döndü!

Gözde 25 İç Mimar

Yaz aşkı dediğimiz şey yalnız geçen koca bir kışın ardından yanıma küçük bir bavul ve en sevdiklerimden seçmece olan üç arkadaşımı alarak yola çıktığım kısa bir Prag yolculuğumda yakaladı beni. Havaların ısınmasından hormonların artmasına, şehrin büyüleyici güzelliğinden tesadüfen tanıştığım Batu'nun çok tatlı olmasına bağlı olarak gelişti her şey... Eğer o gece metroyu kaçırıp bir sonraki metroya binmeseydik bunların hiçbiri yaşanmayacaktı ama aşk işte bu sizi hangi durakta beklediği belli olmaz, benimki Dejvicka durağındaymış. Bilmediğimiz bir ülkede gecenin köründe içkinin kana karıştıktan sonra vücutta kahkahalara sebebiyet verdiği o anlardan birinde metroya biletsiz binen biz, yakalanma korkusuyla gürültülerimiz patırtılarımız eşliğinde en arkalara doğru güle hoplaya ilerlerken, tanıdık ama bir o kadar da yabancı bir ses "hey kızlar!" diye seslenince beynimden dilime doğru inen komut şu şekilde sözcüklere dönüşüp ağzımdan "Aaa! Türk" şeklinde çıkmış bulundu..Yine o anda beynimden gözlerime, kalbime,bacaklarıma giden komutlar birbiriyle çarpışmaya ve bir anda tarif edemediğim bir heyecana dönüşmeye başladılar. Aşkın saniyenin beşte biri hızla gerçekleştiğini bir yerlerde okumuştum ama çok okuyan değil çok gezen bilirmiş başıma gelince anladım. Yabancı bir ülkede olup da kendi dilinde konuşan birilerini bulmanın verdiği rahatlıkla benim iki durak sonra ineceğimizi sandığım yolun 10 durak süreceğini de öğrenmemle eğlenceli bir sohbet başlamış oldu. Batu Prag’da bir kaç aydır yaşıyordu ve bize orda kalacağımız kısıtlı günler boyunca eşlik edip etrafı gezdirmeyi teklif ederek o bahaneyle numaramı aldı. Otele vardığımızda beklediğim ses geldi telefondan, bir yeni mesaj alınmıştı.Metroda başlayan heyecan ertesi sabah şehrin her bir köşesini talan ederken devam etti.Yazın kavurucu sıcağına aldırmadan sabahtan akşama kadar yapılan şehir turları,yenilen yemekler,içilen biralar,gece hafifçe esen ruhumuzu okşayan rüzgarda kendini hiç tanımadığın bir adama bırakmak hem de tüm yaşananların orda kalacağını başka bir zamana taşınırsa büyüsünün bozulucağını bile bile… Bir sonraki gün bir sonraki gün ve bir sonraki gün derken bizim günlerimizin sonuna gelmiş ülkemize dönme vaktine yaklaşmıştık artık. Kısa bir sürede olsa sürekli beraber geçen bir kaç güzel günün ardından ben İstanbul’a döndüm Batu'ysa biraz daha orada kalacaktı. Tabi ben döndükten sonra internet üzerinden sık sık konuşmaya devam ettik. Ta ki Batu Prag'da daha fazla kalmaya karar verdiğini söylediğinde şu an pek hatırlayamadığım ama muhtemelen güzellik abidesi çek kızlarıyla ilgili bir sebepten dolayı kavga ettiğimiz güne kadar. O günden sonra aradaki mesafe, hayatlarımızın farklı yerlerde farklı hızlarda akıp gitmesi ve ortak noktaların gittikçe azalması yüzünden konuşmalar da gittikçe azalmaya başladı; yeni hevesler yeni heyecanlar doldurdu yanımızı. Daha yaz bitmeden aşkımız bitmişti bile. Birbirimize karşı duyduğumuz heyecan, istek maalesef gerçek bir aşka dönüşemeyip ben diyeyim yaz aşkı, siz diyin sezonluk ilişki seviyesinde kaldı. Aslında aramızdaki durum hiçbir zaman tam olarak adlandırılamadı ama belki de işin sırrı minimum sorumlulukla maksimum seviyede heyecanlar yaşayabilmek de saklıydı. Geriye aklımda kalan dünyada gördüğüm en güzel kirpikler, gülümseyerek hatırladığım bir kaç anı ve arada bir mırıldandığım Elvis Presley'nin unutulmaz şarkısı You were always on my mind oldu.

Gizem 24 Hesap Yöneticisi

Yaz aşklarının Bodrum gecelerinde hafif bir gitar tınısı eşliğinde yaşandığına dair düşüncelere sahiptim. Bu yüzden benim gibi yılın neredeyse 12 ayı çalışan biri için yaz aşkı yaşama fikri uzak bir hayalden ibaretti. Ancak geçen yaz hayatımın en güzel yaz aşkını yaşadım. Hem de her gün çalıştığım işyerimde! Bayilerimize eğitim vermek için Amerika’dan gelen Jeremy hafif kırlaşmış saçları, bronz teni ve tanrısal gülüşüyle ofisten içeri girer girmez dikkatimi çekmişti. Ama profesyonelliğimi bozmamak adına bu saniyelik etkileşimi kafamdan kovdum ve işime konsantre oldum. Ancak gece yarılarına sarkan çalışma saatlerimiz Jeremy ve beni birbirimize yaklaştırmadı adeta yapıştırdı. Kendimizi bir gece aniden uzun toplantı masasının üzerinde yarı çıplak halde bulduk. Bu küçük kaçamak tam bir ay sürecek bir yaz macerasının başlangıcı oldu. Bir ay boyunca müthiş bir yaz aşkı yaşadık. İstanbul’u keşfetmek isteyen bu çekici yabancıyla birlikte hiç bilmediğim yerleri gezdim, hiç eğlenmediğim yerlerde eğlendim. Tabi gece yarısı toplantılarımız da devam etti! Bir ayın sonunda ülkesine dönerken beni tekrar görmek istediğini söyledi Hala ara sıra Türkiye’ye geldiğinde görüşüyoruz. Aramızda ciddi bir şeyler olur mu bilemem ama Jeremy bana hiç yaşamadığım bir yaz aşkı yaşattı…

Burçin 34 Pazarlama Uzmanı