Cameron Diaz: Bildiğinden şaşmıyor.

Cosmopolitan

Cameron Diaz’ın çok sevdiği restoranlardan biri olan Chateau Marmont’a bir süredir uğramadığı, bize servis yapan garsonun şu sözleriyle tescilleniyor: “Uzun süredir sizi göremiyoruz.” Cameron ise nazikçe cevap veriyor; “Biliyorum”. Güzel yıldızın restorana gitmemesinin sebebi sandığınız gibi magazin muhabirlerinden kaçmak değil. 38 yaşındaki güzel, restoranın spesiyalleri arasında çok sevdiği kızarmış tavukları yemeye artık son verdiği için oraya gitmiyor. Sarışın güzel, bir yandan bej rengi blazer ceketini çıkarırken bir yandan da geçtiğimiz Ocak ayında kızarmış yiyecekleri hayatından tamamen çıkardığını anlatıyor. “Kendimi bildim bileli spor yapıyorum ama bir sabah uyandığımda iyi görünmeme rağmen bu tür yiyecekleri yediğim zamanlarda kendimi iyi hissetmediğimi fark ettim. Bu yüzden yağlı, kızarmış yiyeceklerin artık hayatımda yeri yok.

” Sonra bunu kanıtlamak istercesine önündeki mönüye bakıyor, düşük kalorili tavuk ve karalahana sipariş ediyor. Beslenmeyle ilgili aldığı kararların bir süredir birlikte olduğu beyzbol yıldızı Alex Rodriguez’le ilgili olup olmadığını düşünmeden edemiyoruz. Röportaj sırasında güzel yıldız bir erkek için asla kendinden ödün vermeyeceğinin altını özellikle çiziyor. “İnsanların benim hakkımda ne düşündükleri gerçekten de umurumda değil. Bu benim hayatım, nasıl istersem öyle yaşarım” diyor. Güzel oyuncu rol aldığı filmleri, yakın arkadaşı Drew Barrymore’la çıktıkları eğlenceli, macera dolu seyahatleri ve en önemlisi Alex Rodriguez’le olan tutkulu ilişkisini bir sonraki safhaya taşıma kararını tüm içtenliğiyle anlatıyor...

En Muzip Rolüyle Karşımızda
Cameron Diaz, özellikle Gangs of New York ve Being John Malkovich’deki başarılı oyunculuğuyla hatırlanıyor. İtiraf edelim: Onu yaramaz kız rollerinde izlemeye bayılıyoruz. Güzel oyuncu önümüzdeki ay vizyona girecek olan In Bad Teacher isimli filmde “Elizabeth” rolüyle karşımıza çıkmaya hazırlanıyor. Sigara ve seks bağımlısı bir öğretmen olan Elizabeth’in en büyük isteği para biriktirip göğüslerini yaptırmak. Öğrencileriyle küfürlü konuşuyor, ders sırasında uyuyakalıyor ve başkalarının sevgililerini baştan çıkarmaya çalışıyor. “Elizabeth” birçok oyuncunun oynamaktan çekindiği bir karakter olmasına rağmen Cameron’ın ise bu durum umurunda değil. “Bu rolü kabul ettim çünkü çok gerçek. “Elizabeth” nasıl isterse öyle yaşıyor, kim, ne söyler diye düşünmüyor. Kusursuz değil ve birçok filmdeki gibi filmin sonunda tamamen değişmiyor. Çünkü bu hiç gerçekçi değil."

Şu bir gerçek ki hayranları da güzel yıldızı bu tip rollerde görmek istiyorlar. Cameron, “Meydan okumayı seviyorum” diyerek neden bu tip rollerde oynamak istediğini açıkça dile getiriyor. Knight and Day isimli filmde başrolü paylaştığı Tom Cruise ise Cameron’ın tam bir çılgın olduğunu söylüyor.

Cameron kısaca “CD” olarak biliniyor ve Knight and Day’in hünerli koordinatörleri onun hakkında şunları söylüyorlar: “CD’yi bir de filmin çekimlerinde araba kullanırken görseydiniz. Birçoklarına tehlikeli gelen sahneler Cameron için eğlenceli olabiliyor. ”Cameron, “Tehlike mi? Sadece eğlendiğimizi hatırlıyorum” diyor.

Dostluk Üzerine
Yakın arkadaşı Drew Barrymore, sahibi olduğu Flower Films isimli prodüksiyon şirketinden telefonla röportajımıza bağlanarak Cameron ile ilgili şunları söyledi: “Cameron bana kız kardeşim kadar yakındır. Onunla beraber bugüne kadar birçok çılgın maceramız oldu. Çoğu kişi bilmez ama aslında tedirgin bir yapıya sahiptir. Doğallığı, sevgi dolu kalbi ve yardımsever oluşu ise en sevdiğim yanlarıdır. ”İkilinin birlikte çıktıkları seyahatler sırasında Kaliforniya’da paraşüte binme, Tahiti’de köpek balıklarıyla yüzme gibi çılgın maceraları da var. “Köpek balıklarıyla mı yüzdünüz? Kafestelerdi değil mi” diye soruyoruz panikle. Drew aynı sakin ses tonuyla “Hayır bizim kafese ihtiyacımız yok” diyor gururla.

Yakın dost olmak sadece macera dolu tatillere çıkmaktan ibaret değil elbet. Cameron, herkesin yakın dostlarına karşı dürüst olması gerektiğini savunuyor. Eğer Drew’un yanlış birşey yaptığını düşünürse ona bunu söylemekten asla çekinmeyeceğini söylüyor. “Önemli olan bunu arkadaşına söyleme tarzındır. Sen hep şunu yapıyorsun gibi suçlamalar yerine ‘Böyle olduğunda şu şekilde davrandığını farkettin mi’ gibi bir cümle çok daha yapıcı olacaktır. ”Drew ve Cameron’ın arkadaşlık ilişkilerinde nasihat veren hep aynı kişi olmuyor. “Drew çok akıllı ve sağlam bir dosttur. Her zaman arkanda olduğunu bildiğin dostlara sahip olabilmek çok güzel bir duygu. Drew’un da her zaman hayatımda olacağını biliyorum” diyerek yakın dostuna duyduğu sevgiyi dile getiriyor güzel yıldız.

Cameron’ın saçmasapan şeylere harcayacak zamanı yok ve artık hayatında “Kendin gibi ol” felsefesini benimsemesinin iki nedeni var: Onu çok üzen babasının vefatı ve artık 38 yaşında olması. Güzel oyuncu yaşadığı dönüşümü şu sözlerle özetliyor: “Yaşım ilerledikçe kendimi daha iyi hissettiğimi fark ettim. Ne istediğimi biliyorum, fiziksel, duygusal ve ruhsal olarak kendimi çok daha güçlü hissediyorum. Ayrıca yaşadığım olayların da olgunlaşmamda önemli payı oldu. Babamın ölümü hayattan ne istediğimle yüzleşmeme sebep oldu.”

Evlilik Dedikoduları
Cameron hâlâ evlilikle ilgili kararsız bir tutum içinde. Bugüne kadar Jared Leto, Bad Teacher’daki rol arkadaşı Justin Timberlake gibi Hollywood’un seksi erkekleriyle çıkan Cameron için bu ilişkiler eğlenceden ibaretken Alex Rodriguez’le bir süredir ciddi bir beraberlik yaşıyor. Hal böyle olunca da evlilik dedikodularının arkası kesilmiyor. “Evlilik benim için önemli değil. Çocuk konusuna gelince gereklilikten ötürü çocuk sahibi olmaya karşıyım. Herkes anne olmak için yaratılmamış olabilir. Çevre baskısıyla çocuk sahibi olacak değilim” diyor. Peki güzel yıldız 10 yıl içinde kendini nerede görüyor? Arkasına yaslanıp şöyle diyor: “Varış yeri belirlemedim. Tek söyleyebileceğim şuanda sabit bir hızla ilerliyorum.”