İstanbul Fashion Week'in ardından...
İstanbul Fashion Week sona erdi. Defilelerin yanı sıra, katılan tasarımcılar, modeller, davetliler de oldukça dikkat çekiciydi. Biz de bu dört günlük moda maratonunun nasıl geçtiğini moda aşıklarına sorduk. İşte iyisiyle, kötüsüyle IFW'nin ardından yapılan yorumlar...
Haber/ Miray Uçar
İstanbul Fashion Week'in ardından...
Ece Sükan- Moda Editörü
Santral İstanbul’un moda haftası için uygun olduğunu düşünmüyorum. Giriş ve çıkışlar ve merdivenler katılımcıları oldukça zorluyor. Showları beğendim ancak Yurtdışıyla kıyasladığımız zaman çok fazla eksik olduğunu görüyoruz. Bu iş tecrübe ve vizyon işi Türkiye’de moda sektörü daha yeni yeni geliştiği için bu tecrübe ve vizyon burada daha tam olarak oturmadı. Podyum düzeninden, oturma düzenine, showlara hatta Pr ajanslarına kadar her şey daha acemice. Önümüzde daha çok yol var.
İstanbul Fashion Week'in ardından...
Tuğçe Kazaz- Model
Showları gerçekten çok beğendim hazırlayanların ellerine sağlık. Türkiye’de düzenlenen moda haftalarının geliştiğini düşünüyorum ancak pek çok hata da var. Burada şu anda daha büyük tasarımcılar da olmalıydı ancak hiçbiri yoklar ve bundan oldukça rahatsızım. Santral İstanbul oldukça güzel bir mekan ancak İstanbul’un çok farklı mekanları da var moda haftaları için onlarında değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum.
İstanbul Fashion Week'in ardından...
Gamze Biran -Moda Bloggerı
Ben bu sene Fashion Week havasına giremedim. Öncelikle Santral bence moda haftası için hiç de uygun bir mekan değil.Geçen sene Santral'de çadırda gerçekleşen etkinlik bu sefer binaya taşınmıştı ama birçok zorluğu da beraberinde getirmişti. Santral'in yolları taş ve defile alanı da 3. katta olunca moda haftasının moda olimpiyatlarına dönüşmesi kaçınılmaz oldu.
Bu sene karşılaştığımız en güzel sürpriz podyumun standart boyda ve defile sıralarının yeterli olmasıydı.
Başımıza gelen en kötü şey ise her defileden önce üç kat inip çıkmamıza neden olan akreditasyon şartıydı. Herkesin her defileye girmesini önlemek için yapılmıştı ama dağıttıkları A,B ve C kartlarının anlamlarını kendileri bile çözememişlerdi.
Açıkçası moda haftası beni modaya doyurmadı.Tasarımcıların defilelerinden çok markaların şovları ön plana çıktı. Hangi koleksiyon daha iyiydi diye konuşulacağına, hangi ünlü podyuma çıktı, kim frikik verdi, ilk sırada kim oturdu gibi magazinsel moda haberleri yapıldı.
Dilerim bir sonraki IFW herkesten tam not alacak kadar başarılı olur.
İstanbul Fashion Week'in ardından...
Melis Topaloğlu- Editör
IFW’nin nun ilk günü oldukça renkli defilelere şahit oldu. Günün ilk defilesi Gizia, Ready To Wear kıyafetleriyle oldukça başarılıydı.
Defilelerde göze çarpan dağınık görünümlü doğal saçlar parıltılı detaylarla birleşerek hoş bir görüntü ortaya çıkartmıştı. Özellikle de yüksek belli mini etekler favorimdi.
Zeynep Tosun'un krem, lacivert, kremit ve ten renklerinden oluşan paleti çok hoştu ama Niyazi Erdoğan’ın ilginç şarkı seçimi ve modellerde kullandığı takma bıyıklar oldukça dikkat çekiciydi. Ama favorim Hitchcock'un kuşlar filminden izler taşıyan Atıl Kutoğlu. Elbiselerdeki asimetrik kesimleri çok beğendim. Zarif tasarımlarını yakın zamanda ünlüler üzerinde görmeye başlarız diye düşünüyorum.
İstanbul Fashion Week'in ardından...
Burcu Kuru – Tasarımcı
Bu seneki defilelerde en çok dikkatimi çeken ve eksikliğini hissettiğim şey kıyafetlerdeki renk geçişlerinin hiç olmaması. Bugün Avrupa veya Amerika’da izlediğimiz defilelerde çıkan
kıyafet bir sonraki çıkışın ipuçlarını verir örneğin simsiyah bir elbisedir belinde kırmızı bir kemer vardır, arkasından kırmızı gömlek ve siyah pantolon arkasından da kıpkırmızı bir elbise çıkar bizde bu olguyu yakalamış ya da yakalamak istememiş tasarımcılar çoktu. Gözlerim bunu aradı. Onun dışında Zeynep Tosun’un tekniği ve Gamze Saraçoğlu’nun tüm parçaları favorim oldu. Hatta gamze Saraçoğlu’nu ilk kez beğendim ve bir tarz yakalamış olduğunu gördüm diyebilirim. Zeynep Erdoğan’da ise çok fazla Tosun havası gördüm kumaşta bırakılan boşluklar ve minik detaylar dolayısıyla. Ama yine de farklılıklar yaptığı için eski koleksiyonuna göre hoşuma gitti. Niyazi Erdoğan’ın dolmuş koleksiyonu çok konuşuldu. Fikri ve koleksiyonu ben de sevdim ama yaptığı pantolonları keşke yapmasaymış diye düşündüm.
İstanbul Fashion Week'in ardından...
Zuhal Okçu- Moda Bloggerı
Fashion Week'in ülkemizde hala tam olarak oturmadığını düşünüyorum, her sene eksikleri oluyor. Bu sene defile girişi için güvenliği arttırdıklarını düşünürken, eziyeti davetlilere çektirdiler. Her defile arası kat kat merdiven in, davetli olduğunu kanıtla, basın odasına girmek için ayrı bir çaba sarfet sonra tekrar o merdivenleri çık derken hiç keyifli bir hal almıyor bu durum!
Bence biraz yurtdışındaki işleyişten örnek almalı ve bakış açılarını davetlilerin nasıl daha rahat edebileceği yönüne çevirmeleri gerekiyor. Bu gidişle Fashion Week heyecanla beklenen bir hafta olmaktan çıkacak malesef ki...
İstanbul Fashion Week'in ardından...
Atiye- Şarkıcı
Zeynep Tosun en sevdiğim tasarımcılardan biri hatta Dondurma Klibinde onun tasarladığı yüksek bel bir pantolon ve Büstiyerini giymiştim. Günseli Türkay’la ise Nihat Odabaşıyla birlikte yeni albüm için yaptığımız çekimde çalıştık. Bu yıl fashion week’e katılan tüm tasarımcıları çok beğeniyorum ancak Selim Baklacı’nın büyük bir hayranıyım fakat ne yazık ki defilelere hiç katılmıyor.
İstanbul Fashion Week'in ardından...
Can Direkli- Moda Bloggerı
Genel anlamda her geçen sene İstanbul Fashion Week birçok yönden daha iyiye, güzele gidiyor. Santral İstanbul doğru bir seçim miydi bilmiyorum ama geçen seneki tantanadan sonra her defilenin başka PR lar tarafından yapılması; sanılanın aksine ortalığı karıştırmadı çok da düzenli oldu. Günseli Türkay ve Özgür Masur bu sene de favorilerim arasında. Bir başka favorim de neden hala Karma defileler yaptığını anlamadığım Zeynep Tosun; 2 yıldır beni heyecanlandıran, inanılmaz şeyler çıkartıyor ortaya. Moda Haftası bittikten sonra normal hayata döndüğümde "noluyor yahu insanlar neden stylish değil artık" diye mızmızlanıyorum. Herkes farketmiştir koleksiyonlar kadar şık stylinglere sahip bir çok modasever santralde 4 gündür salınıp gözümüzü gönlümüzü bayram ettiriyor. Damat defilesine çıkan Dita Von Teese de kalp krizi sebebiydi söylemeden edemeyeceğim. İnanılmaz estetik bir kadın. Bir sonraki seneyi iple çekiyorum. “daha” neler yapabiliriz görebilmek için"