Kürk utanç kaynağıydı şimdi neden yeniden moda oldu?

Aktüel

Modacılar yeniden yükselişe geçen kürkün dününü ve bugününü ve yarınını tartışıyor.

Gençleri el çantası, ayakkabı ya da yelek gibi kürk ya da gerçek deri barındıran küçük parçalar cezbediyor.

Ve kürk yeniden sahnede. Bir zamanlar birçok kadının hayalini süslerdi. Sonra utanç kaynağı oldu, giyenler kınayan bakışlara maruz kaldı. Son birkaç yıldır ise yeniden revaçta. Satışları artıyor, tasarımcılar korkmadan koleksiyonlarında kullanıyor. Peki, bizim tasarımcılar bu konuda ne düşünüyor?

Bir zamanlar zenginliğin sembolüydü. Özellikle 60’lı ve 80’li yıllar arasında kadınların neredeyse tümü dolabında bir vizon, astragan ya da tilkisi olsun isterdi. Ancak 80’li yılların sonuna doğru hayvan hakları savunucularının seslerini yükseltmesiyle yavaş yavaş gözden düşmeye başladı. Bir zamanlar sıcaklığı ve serveti ifade eden bu değerli giyecek artık ahlaki açıdan tiksindirici bulunuyordu. Kürk karşıtı akımın yaygınlaşması sonucu birçok ünlü kürk giymeyi reddetti, hatta protesto etmek için çıplak pozlar verdi. Sokakta kürkle dolaşanlara suçlayıcı gözlerle bakılır hale geldi. Kürk giymeyi sevenler tepkilerden çekindiği için bu değerli hazinelerini dolaplarının en gizli köşesine saklamak zorunda kaldı. Ta ki son birkaç yıla kadar…

Rakamlara bakılırsa kürk özellikle 2012’yle birlikte hayatımıza yeniden hızlı bir giriş yapıyor. Tasarımcılar modellerinde artık çekinmeden kürk ya da gerçek deri aksesuarlar kullanıyor, jet-set davetlerde kadınlar korkmadan hakiki kürkleriyle boy gösteriyor. Fur Information Council of America’nın verdiği rakamlar dikkat çekici. Buna göre 2010 yılında kürk satışlarından elde edilen gelir bir önceki yıla göre 40 milyon dolar artarak 1.3 milyar dolara ulaştı. 2011’de 500’den fazla tasarımcı kürkü sonbahar koleksiyonunun bir parçası olarak kullandı. Rakamlar kürkün geçmiş yılların aksine gençler arasında yaygınlaştığını da gösteriyor. Bugün kürk kullananların yarısından fazlasını 44 yaşından küçükler oluşturuyor. Gençlerin çoğunu el çantası, ayakkabı ya da yelek gibi kürk ya da gerçek deri barındıran küçük parçalar cezbediyor. Bir de diğer rakamlar var. Bu kıymetli zevk için katledilen hayvanların sayısı… Dünyada her yıl 50 milyondan fazla hayvan moda uğruna vahşice öldürülüyor. Kürkçüler, bu hayvanları özel olarak çiftliklerde yetiştirdiklerini söyleyerek kendilerini savunuyor.

Simay Bülbül

“Gerçeğe değil,sahtesine karşıyım”

• Tasarımlarımın tümünde deri kullanıyorum. Besi hayvanlarının derisi zaten giysilik deriye dönüşür. Bu yüzden bu konuda çok daha mantıklı bir durum var. Kürkte ise çok fazla av hayvanı kullanmıyorum. Ama karşı da değilim.

• Sahte kürk ve deriye karşıyım. Tasarımlarımda asla kullanmıyorum. Bana göre görünüşünde neyse orijinalinde de o olmalı.

• Müşterilerimden de gerçek kürk ve deri kullanımı konusunda talep oluyor. Özellikle ceket ve elbiselerin yakası için. Bu yüzden önümüzdeki kış için hazırlayacağım koleksiyonda çok daha ağırlıklı kullanmayı düşünüyorum. Komple ceket ve hatta elbiseler tasarlayacağım.

Tuba Çetin

“Vahşice öldürülenlerin kürküne hayır ”

• Kış aylarında deri ağırlıklı bir koleksiyon hazırlıyoruz. Eti tüketilen hayvanlardan elde edilen deri ve kürkü kullanıyoruz.

• Kürk yükselişe geçti, bu sezon tilki oldukça moda oldu. Birkaç sezon daha koleksiyonlarda yoğun olarak göreceğiz.

• Yurtdışındaki müşterilerimiz Türkiye’de üretilen derilere oldukça ilgi gösteriyor.

Bizim tasarımcılar ne diyor?

Peki Türk tasarımcılar bu konuda ne düşünüyor? Kimisi gerçek kürk ve deri kullanma taraftarıyken kimisi de özellikle bunun için öldürülen hayvanların kürklerini kullanmayı kesinlikle reddediyor. Kimisi de gerçek kürk isteyen müşterileri için hayvanlara zarar vermeden kendi çözüm yollarını buluyor. Ancak hepsi bir şekilde kürk ve deriyi tasarımlarında kullanıyor ve bu ikilinin son yıllarda giderek daha fazla talep gördüğünü kabul ediyor. Simay Bülbül, kürk kullanmaya kesinlikle karşı olmadığını, hatta tasarımlarının tümünde gerçek kürk ve deri kullandığını söylüyor. Hem deri hem de kürk kullanımının son zamanlarda daha da arttığını doğrulayan Bülbül, “Çünkü sadece soğuktan korunmak amaçlı değil, modanın bir parçası olduğu için tercih ediliyor” diyor. Tuba Benian ise Simay Bülbül’ün aksine kürk kullanımına tamamen karşı. “Küçüklüğümden beri orijinal kürk kullanımına karşı oldum. Annemin giydiği kürkleri tepkimi göstermek için boyardım.” Benian, imitasyon kürkü dahi nadiren kullanıyor.

Ezra Tuba markasının yaratıcılarından Tuba Çetin koleksiyonlarında uzun süredir kürk ve deri kullandıklarını belirtiyor. Ancak bu konuda çok hassas ve dikkatliler. “Eti tüketilen hayvanlardan elde edilen deri ve kürkü kullanıyoruz. Kürkü için vahşice öldürülen hiçbir hayvanın kürkünü kullanmayız.” Kendi adıyla çanta ve ayakkabı tasarlayan Sahire Tuncer de tasarımlarında gerçek deri ve kürk kullananlardan. “Ancak sırf kürkü ya da derisi için eziyetle öldürülen hayvanlar var ki ben asla koleksiyonlarımda kullanmam.” O tip kürkün kullanıldığı tasarımlar isteyen müşterileri de olduğunu söylüyor. Ancak Sahire Tuncer çözüm yolunu bulmuş. Normal kürk üzerine baskı yaptırarak müşterilerinin bu taleplerini yerine getiriyor.

Tuba Benian

“Hepsinin eli kanlı”

• Tasarımlarımda asla ve asla orijinal kürk kullanmıyorum. Bana göre bu işi yapan herkesin elleri kanlı.

• Deri farklı bir konu. Etinden yararlanılan hayvanların derilerinin kullanılmasına karşı değilim. Benim de sadece dana derisinden ürettiğim bir koleksiyonum var. Ayrıca orijinale çok yakın ve suni deriler de keşfettim ve onları da severek kullanıyorum.

Sahire Tuncer

“Leopar deseni baskısıyla müşterilerimizi memnun ettik”

• Fok, yılan, timsah, kertenkele, köpekbalığı gibi sırf kürkü ya da derisi için öldürülen ve fahiş fiyata satılan hayvanların ürünlerini kesinlikle kullanmam.

• Sadece kürkü için öldürülen hayvanlara özel ilgi duyan müşteriler var. Örneğin leopar kürkünden çanta isteyen müşterilerimize normal kürk üzerine leopar baskı yaptırarak aynı görünümü ve kürkün dokusunu hissettirdik. Hayvanlar da zarar görmedi.