Yaz için özgün çizgiler

Sahiller uzun süredir Türk beachwear markalarının etkisinde. Son dönemde özgün çizgileriyle öne çıkan genç tasarımcılarla 2020 yazını ve fark yaratan stillerini konuştuk.

Bade Çakar

MERVE KARDEŞ
NORMAILLOT

Markanızın arkasındaki hikaye nedir?
Her klasik hikayede olduğu gibi, giymek istediğim tasarımları üretme arzusuyla bu yola çıktım. Başlangıçta amacım sadece bunu denemek ve kendi işimin sahibi olmaktı fakat süreç bizi yurtdışında da varlık gösterme noktasına getirdi.

Yaz için hazırladığınız koleksiyonun çıkış noktası neydi?
Bu yaz daha parlak, daha ıslak görünümlü, daha özgün, el işçiliği olan bir koleksiyon yaratmak istedik. Pliler, parıltılı kumaşlar ön planda. Tamamen 70'lere ve 90'lara geri dönüş diyebiliriz.

Zamansızlığı tasarımlarınıza nasıl yansıtıyorsunuz?
Tasarımlarımızın çıkış noktası zamansızlık. Sezonların varlığına inanmıyoruz ve mayolarımızı bir yıla ait olarak sunmuyoruz. Tabii ki satış noktaları için belirli bir yıla ait olduğunu ifade etmemiz gerekiyor fakat bütün parçalarımızı talep bitene kadar sunmaya devam ediyoruz. Çünkü yaptığımız her ürün 5 yıl sonra da severek giyebilmeniz için hazırlanıyor.

Normaillot stilini nasıl tanımlarsınız?
İkonik ve feminen bohem.

Plaj giyiminde olmazsa olmazlarınız neler?
Çantamdan güneş gözlüğümü eksik etmem. Bir de yazın en rahat parçası bence Normaillot Short Sarong.

Beachwear artık oldukça popüler. Nasıl farklılaşıyorsunuz
İlk günden beri farklıydık. Aksesuarları cesurca kullanarak, metal ile mayoyu buluşturduk. Özel hasır aksesuarlar ördürerek mayolarda kullandık. Tek renkten ziyade degradeleri yarattık, dalmaçya ve leopar desenlerimiz çok sevildi. Hem cesur hem de zamansız parçalar tasarlıyoruz.

Yaza dair unutmadığınız bir anınız var mı?
Çok eski arkadaşım Eda ile ilk su kayağı dersimizi almayı planlıyorduk. Gruptaki diğer arkadaşlarımız da sahilden bizi izliyordu. Çok kolay yapabileceğimizi sandık ancak kalktığımız gibi suya düştük ve birbirimize gülmekten ayağa kalkamadık. Hâlâ gülerim. Deniz ve yaz benim için hayatın ödülü demek.

Victoria's Secret ile bir işbirliğiniz oldu...
Evet, Türkiye'den bizi bünyelerine katmak istediler. Web sitelerinde olmamızı istediler, biz de onlar için üretim yaptık. Çalışması çok keyifli, akademi gibi bir şirket. Bana sistemsel olarak güzel şeyler kattığını söyleyebilirim.

ROYS ANJEL
LILY & ROSE

Bu sezonu nasıl bir koleksiyonla karşıladınız?
80'lerin ikonik filmi Club Paradise'ın eğlenceli ve renkli hallerinden ilham alan, aynı zamanda 80'li yıllarda dünya modasına damgasını vuran trend ve çizgileri de yansıtan bir koleksiyon. Bu sezon biraz alışılmışın dışına çıkarak renkleri daha cesur kullandık. Dinamik renkler keskin hatlarla buluşuyor. Parlak tonların yanı sıra yüksek belleri, geniş omuzları ve büyük volanları da unutmadık.

Hangi ilham kaynaklarıyla nasıl bir seri ortaya çıktı?
Glow'daki güçlü, bağımsız kadınların giydiği mayolara ve Madonna'nın La Isla Bonita klibindeki volan üstü yüksek bel bikiniye vurgu yaptık. Christie Brinkley'nin dönemin en popüler modeli olarak dergi kapaklarında verdiği mayolu pozların yanı sıra Brooke Shields, Cyndi Lauper, Debbie Gibson, Michelle Pfeiffer, Kim Basinger, Lady Diana güzellikleriyle koleksiyonun diğer ilham kaynakları oldular.

Tasarımlarınızda trendler ne kadar etkili? Zamansızlığı koleksiyonlarınıza nasıl yansıtıyorsunuz?
Tabii ki trendleri yakından takip ediyoruz, hatta ne mutlu ki trend yönlendirmeleri yapan uluslararası platformlarda tasarımlarımız gelecek sezon trendi olarak gösteriliyor. Bazı tasarımlarımız vazgeçilmez ve eskimeyen parçalara dönüştü. İşte, bu beğeni ve taleple birlikte, klasikleşmiş Best of Lily & Rose tasarımları da İlkbahar/Yaz 2020 koleksiyonu için yeni renk alternatifleriyle Lily's Eternity adı ile yeniden tasarlandı.

Swimwear tasarımında en önemli unsurlar neler?
Bizim için kalite asla ödün vermeyeceğimiz bir konu. Sadece bir mayo yapmaktan öte, birçok farklı materyali bir arada kullanarak imza tasarımlar hazırlıyoruz. Bu yüzden her aşamada kalite bizler için çok önemli.

Yaratım süreci için nasıl bir araştırma yapıyorsunuz?
İlham alanlarımızı da, ilgi alanlarımızı da çok sınırlandırmıyoruz. Tasarım böyle bir şey değil zaten, her an her şeyden etkilenebiliriz, hatta bazen bize bile yok artık dedirten zamanlar yaşıyoruz. Bazen bir şehir, bazen küçük bir tatil kaçamağı, bazen sevdiğimiz bir çikolata bile ilham olabiliyor. Şaka değil, gerçekten gelecek koleksiyonun aksesuarları için ilham kaynağımız bir çikolata desek bize herkes güler heralde.

CAROLINE N. KOÇ & N. BANU YENTÜR
HAREMIQUE À LA MER

İlkbahar/Yaz 2020 koleksiyonunun çıkış noktası neydi?
Koleksiyonda sanatla tarihi, eskiyle yeniyi, geleneksel ile günceli harmanlayan temalar var. Doğadan, coğrafyamızdan ve kültürümüzden farklı unsurlar ilham kaynağımız oldu. Bunlar markamızın her koleksiyonu için bizi etkileyen, her sezon farklı bir şekilde yorumladığımız unsurlar.

Koleksiyonda hangi detaylar öne çıkıyor?
Koleksiyonun ilhamı doğaya dayanıyor. Dolayısıyla tasarımlara mavi ve yeşil tonları hakim. İpek, keten, vual gibi kumaşlara ağırlık verdik. Bazı modellerde, tasarımlarımızın olmazsa olmazı nazar boncuğu formu ile hazırlanmış işlemeler bulunuyor. Koleksiyondaki kıyafetler plajda rahat bir görünüm yakalamanızı sağlarken, küçük aksesuarlarla akşama da taşıyabileceğiniz şekilde hazırlandı.

Tasarımlarınızda trendler ne kadar etkili?
Trendlerin hazır giyim sektöründe etkisi tartışılmaz ama bizim koleksiyonlarımızda genel akımı takip eden bir tasarım anlayışı yok. Koleksiyonların çıkış hikayesi her zaman kültürümüzün bir parçası oluyor. Bu özelliklere çağdaş dokunuşlar katarak, güncel tasarımlar ortaya çıkarıyoruz.

Haremlique à la mer stilini nasıl tanımlarsınız?
Yalınlık anahtar kelime. İnce detaylarla farklılaşan sade görünümler sunuyoruz.

Beachwear stilleri arasında sizin favorileriniz hangileri?
Caroline N. Koç: Modada sürdürülebilirlik kavramıyla, tüketimin azalması önem kazandı. Bununla birlikte tasarımlar da şekil alıyor, birden fazla amaç için kullanılmaya yönelik ürünler ortaya çıkıyor. Benim favorim bu yönde hazırlanmış tasarımlar.

N. Banu Yentür: Ben çok moda tutkunu değilim ancak kendime has bir stilim var. Her zaman koruyucu ve kullanılabilir olması açısından uzun kollu, püfür püfür, önden birkaç düğmesini açabildiğim rahat gömlek elbiseleri tercih ederim. Haremlique seyahat çantası da kullanışlılığı ile plajda en çok kullandığım üründür.

Plaj giyiminde olmazsa olmazlarınız neler?
Caroline N. Koç: Siyah veya beyaz bikini. Tatili temsil eden rahat gömlek elbiseler ve tiril tiril tunikler de olmazsa olmazlarım. Dolabımdan Haremlique kaftanlarımı, çantamdan Dr. Hauschka Rose Cream, cep telefonum, Sisley Lip Balm ve Economist ajandamı ayırmam.

N. Banu Yentür: Şapkam her zaman yanımda olur. Pareo da sıkça kullanırım; bazen başıma sararak, bazen belime bağlayarak. Haremlique à la mer makyaj çantalarımızı yanımdan ayırmam. Bir de Eres'in sade, tek renkli straplez mayolarından vazgeçemem.

Yaza dair unutmadığınız bir anınız var mı?
Caroline N. Koç: Çeşme'de harika bir çocukluk yaşadım. Bambaşka bir yerdi o zamanlar. Unutmadığım anım; annem, babam ve kardeşlerimle sürat teknesiyle açılıp, annemizin bizi sırtına alarak su kayağı öğretmesidir. Deniz benim için hayatı ifade ediyor. Deniz hayat verir ve alır, çok güzel ve gizemlidir. Sonsuzdur.

N. Banu Yentür: Hawaii'de insanların normal bir iş günü sonunda, uçsuz bucaksız plajlarda, kıyafetlerinin altındaki mayo ve bikinilerle plaja gelip, sörf tahtalarını kaptıkları gibi okyanusta dalga sörfü yapmalarından çok etkilenmiştim. Günün sonunda, doğru dalgayı yakalayarak, onun verdiği keyifle güneşi batırmak bana çok enteresan gelmişti, ertesi gün kendimi ders almak üzere sahilde bulmuştum.

AYŞEGÜL KURU İPEK
ANAIS & MARGAUX

Markanızın arkasındaki hikaye nedir?
Markamın hikayesi aslında çocukluk yıllarıma dayanıyor. Daha 4-5 yaşlarındayken babamın karikatür çizdirmesiyle başladı çizime olan ilgim. Ayrıca Paris'te 50 yılı aşkın süredir moda sektöründe çalışan aile büyüğümüzün bugüne kadar hazırlamış olduğu koleksiyonlardan ilham aldım ve ondan çok şey öğrendim. Bir de tabii ki babamın fotoğrafçı olması görsellik açısından bana çok şey kazandırdı. İşte, bütün bunların harmanlanmasıyla başladı markamın hikayesi.

Yaz koleksiyonunun çıkış noktası neydi?
Kadında her zaman sadeliği ve doğallığı savunuyorum. Bence bir kadının en güzel ve en zarif hali aslında doğal hali; tasarımlarımın ilhamı da doğal olan her şey. Doğadaki renkler, formlar ve materyaller, sade ve yalın çizgiler koleksiyonun ana özelliklerini oluşturdu. Özellikle bu sezon koleksiyonumuzda safari teması çıkış noktası oldu. Güney Afrika, Kenya ve Tanzanya gibi safari bölgelerinde görmüş olduğumuz renk paleti, hayvan desenleri ön plana çıkan detaylar arasında.

Tasarımlarınızda trendler ne kadar etkili?
Sezon koleksiyonunda 2020 trendlerinin yansımalarını görebilirsiniz ancak özellikle trendleri baz alarak yola çıktık diyemem. Zevklerimiz doğrultusunda trendleri sadeleştirdiğimiz ve kadınsılığı küçük detaylarda sunduğumuz birçok parça yer alıyor. Eğer iddialı bir desen ya da renk kullanıyorsak, bunları daha düz ve sade çizgideki bir modelle eşleştirmeyi uygun buluyoruz. Aslında bütün bu detaylar zamansız tasarımlar yaratmamızı sağlıyor.

Anais Margaux stilini nasıl tanımlarsınız?
Abartıdan uzak, dengeli, yalın ve zamansız.

Bu yazın beachwear stilleri arasında sizin favorileriniz hangileri?
Kendi koleksiyonumda da kullandığım zebra desenli mayolar, yüksek bel bikiniler ve kemik aksesuar detaylı kalın kemerli mayolar.

Geleceğe dair planlarınız neler?
Gelecek planlarımın başında hem swimwear hem de yeni çıkardığımız activewear koleksiyonumuzun yurtdışında en iyi noktalarda yer almasını sağlamak var. Son iki senedir bunun için fuarlara katılıyoruz ve güzel geri dönüşler alıyoruz.

DENİZ MARŞAN
DIRECT MESSAGE

Yaz koleksiyonunuzun çıkış noktası neydi?
İlk günden bu yana Direct Message'ın tarz ve tasarımlarının tek bir çıkış noktası var; gün boyu vaktini plajda geçiren, rahat, kendinden emin ve enerjik bir kadın. Bu sezon da aynı şekilde devam ediyor. Sadece iki modelde birazcık daha parlak ve kendiliğinden ışıltılı kumaşlar kullandım.

Hangi ilham kaynaklarıyla, nasıl bir seri ortaya çıktı?
Tüm koleksiyonun enerjik ve rahat olmasını istedim. Bu koleksiyonda daha fazla mayo yaptım çünkü mayolar artık günlük hayatta jean ve şortla bile tercih ediliyor ve çok rahat oluyor.

Hangi renk, kumaş ve materyalleri kullandınız?
2020 yaz koleksiyonu yılın rengi olan mercan ağırlıklı. Mercan ile nude tonları bir arada kullandım. Plajda da vazgeçilmez olan siyahı beyaz ile birleştirdim; en kurtarıcı parça diyebilirim. Bahsettiğim daha farklı iki model ise mavi, yeşil tonlara ve kendiliğinden parıltılara sahip.

Tasarımlarınızda trendler ne kadar etkili? Zamansızlığı tasarımlarınıza nasıl yansıtıyorsunuz?
Zamansızlık kavramını fazlasıyla benimseyen bir marka Direct Message. İlk günden beri çıkardığım Yuppie, Upwind gibi bazı modellerim var; o kadar güzel geri dönüşler aldım ki, her sene aynı kalıpta farklı renklerini çıkarıyorum. Bu grubun kemik bir alıcı kitlesi var diyebilirim. Trend olarak, yılın Pantone renklerinden zaman zaman ilham alıyorum. Bunun dışında, kartelaya baktığımda bana enerji veren renkler kullanmayı tercih ediyorum.

Direct Message stilini nasıl tanımlarsınız?
Rahat, enerjik, sportif.

Stiliniz ile tasarımlarınız arasında nasıl bir etkileşim var?
Kendim için de her zaman renkli, rahat ve enerjimi yansıtacak kıyafetler seçiyorum. Bu yola kendime göre mayo ve bikini bulamadığım için çıkmıştım, o yüzden yüzde yüz benimle bir etkileşimi var diyebilirim.

Plaj giyiminde olmazsa olmazlarınız neler?
Kimono benim için vazgeçilmez bir parça. Renkli takılar ve aksesuarlar da.

Diğer markalardan nasıl farklılaşıyorsunuz?
Fazla gösterişten uzak, rahatlığın ve kaliteli kumaşların ön planda olduğu bir koleksiyon üretiyorum. En çok bu konuda farklılaşıyorum diyebilirim.

Swimwear tasarımında en önemli unsurlar neler?
Doğru kalıp ve kumaş.

Direct Message sizin ihtiyacınızdan doğmuş. Bu kadar başarılı olmasının nedeni, stil konusundaki uzmanlığınız ve beklentileri bilmeniz olabilir mi?
Elbette bunun da çok etkisi vardır. Hangi vücut tipinin nasıl mayo ve bikini giymesi gerektiği konusunda yönlendirme yapabilmek çok önemli...

CEYLAN PERAHYA
MAISON LA PLAGE

Markanızın arkasındaki hikaye nedir?
Kendimi bildim bileli yaz mevsiminin yeri bende başkadır. Güneşin enerjisini iliklerine kadar hissedebilmek insana ayrı bir mutluluk veriyor. Lüks plaj giyimi kulağa ilk başta enteresan geliyor çünkü plaj demek aslında rahatlık, sadelik ve konfor demek. Fazla düşünülmüş, gereğinden çok çaba sarf edilmiş bir beach- wear yazın doğasıyla ters düşüyor. Bu nedenle desenleri ve kumaşları çok özel ama kalıpları bir o kadar basit ve yalın olan, aksesuarlarla zenginleştirilmiş bir koleksiyon yaratmak amacıyla kuruldu Maison la Plage.

Yaz koleksiyonunun çıkış noktası neydi?
Geçen yıl yaptığım Tulum seyahati koleksiyona fazlasıyla yön verdi. Renkli ama bir o kadar da mistik bir koleksiyon olmasını istiyordum. Çünkü yaz demek renk demekti; insanın içinin açılması, mutlu olması demekti. Harikalar yaratan bir desinatör olan Zeynep Gürkan ile tanıştım. Uzun saatler süren fikir alışverişleri sonucu aynı pencereden bakabilmenin, yeri geldiğinde konuşmadan anlaşabilmenin mutluluğu ile koleksiyonu tasarlamaya başladık.İlk defa İlkbahar/Yaz 2020 koleksiyonunda kendimize ait çizimlerimiz oldu ve kesinlikle sonraki koleksiyonlarda da bu devam edecek.

Maison la Plage stilini nasıl tanımlarsınız?
Eklektik, kendine güvenen ve dikkat çekici.

Stiliniz ile tasarımlarınız arasında nasıl bir etkileşim var?
Giymeyeceğim bir modeli asla koleksiyona dahil etmem. Herkesin her şeyi giymesini doğru bulmadığımdan, yakışmadığına inandığım bir modeli karşı tarafa söylemekten çekinmem.

Plaj giyiminde olmazsa olmazlarınız neler?
Pareolar, şapkalarım, mercan kolyelerim, parmak arası terlikler ve en büyük boy çantam.

Maison la Plage diğer markalardan nasıl farklılaşıyor?
Kumaşlar bence bu koleksiyonun en önemli unsurları çünkü beachwear güneşin altında rahat ettirecek ve vücudun nefes almasını sağlayacak kumaşlardan oluşmalı. Bir de tabii ki desenler; onları da markamıza özel çalışarak, müşterilerimizin kendilerini özel hissetmelerini sağlıyoruz.