Kariyerini çocuklara adayan ezber bozan bir Vali…
LIFESTYLE

Kariyerini çocuklara adayan ezber bozan bir Vali…

Kariyerinde, protokol valisi olmayı değil, insan merkezli vali olmayı seçen, ezber bozan bir validen bahsediyoruz…

GÜNCELLEME TARİHİ: 27 Mart 2012

Nuray Çevirmeci

Bazı yöneticiler vardır sadece makamında oturur ve protokol yöneticisi olurlar. Sizleri protokol valisi değil insan merkezli vali olmayı seçen, halkıyla, öğrencileriyle hatta çocuklarla iç içe olan, ulaşılabilir, dokunulabilir olmakla yetinmeyen her şeyin 'devlet babadan' beklendiği topraklarda ezber bozan bir vali olan, Manisa Valisi Halil İbrahim Daşöz ile kariyeri ve yaptığı 250 bin Dev Öğrenci Projesine ilişkin sohbet ettik…

Sizi basından ve yaptığınız güzel projelerinizden tanıyoruz. Bir de kendinizden dinlemek isteriz…

İnsanın kendisini anlatması zordur. Yaptıkları işlerle ve başarılarla anılmaları daha doğrudur. Bizler hizmet için varız. Günlük hizmetler yerine geleceğe yatırım yapmayı tercih ederim. Gelecekte çocuklarımız, bu amaçla 251 bin dev öğrenci projesini başlattım. İşimi çok seviyorum. Sürekli bir şeyler üretmeyi, geliştirmeyi, yenilikleri takip etmeyi severim.


Vali olmak bir çocukluk hayali miydi?

Çocukluğumda vali olmak aklımda yoktu. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesini babamın isteği üzerine tercih etmiştim ama başladıktan sonra Fakültemi çok sevdim.

Vali olmaya nasıl karar verdiniz?

1980 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesinden mezun oldum. Bazı meslek sınavlarının yanı sıra kaymakamlık sınavını da kazandım. Ancak hangisine başlayacağıma karar veremiyordum. O günlerde bir iş için Kastamonu Taşköprü'ye gittim. Vardığımda minübüsümüz kalabalık yüzünden ilçe merkezine giremedi. Müthiş bir insan seli vardı. Herkes çantasını alıp yürümeye başladı. Yürürken birine kalabalığın nedenini sordum. ''Evladım kaymakamımızı uğurluyoruz.'' dedi. Merkeze geldim, baktım orta yaşlı esmer biri herkesle tokalaşıyor. Bende sıraya girdim, benimle de tokalaştı. Herkes nasıl üzgündü… Tablodan çok etkilenmiştim. Kararımı o gün orada verdim: Kaymakam olacaktım. Birkaç ilçede kaymakam olarak görev yaptıktan sonra 10 yıl süreyle İçişleri Bakanlığı bünyesinde yöneticilik yaptım. Bu arada Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirdim. İlk olarak 1999 yılında Isparta Valiliği'ne atandım.

Bir de büyük bir projeniz var. 251 Bin Dev Öğrenci Projesi… Amacı nedir?

Çocuklarımız mutluluk kaynağımız, geleceğimizin güvencesi. Onların iyi yetişmeleri, hem kendi gelecekleri hem de ülkemizin geleceği bakımından büyük önem taşımaktadır. İyi yetişmiş olmak, hayatta başarılı ve mutlu olmak, gerekli özellik ve becerilere sahip olmak demektir. Kendisini yeterince değerli ve yeterli hissetmeyen insanların başarılı ve mutlu olmaları mümkün olmamaktadır. Bu nedenle eğitim uygulamalarının ana amacı, çocukların değerlilik ve yeterlilik duygularını geliştirmek olmalıdır.
''Başarı'' ve ''mutluluk'' biri uğruna diğeri feda edilebilecek şeyler değildir. Gerçek başarı ''başarı ve mutluluğu'' birlikte gerçekleştirebilmektir. Bunu başarmak mümkündür. Yeter ki başarıyı ve mutluluğu sağlayan özellik ve becerileri dengeli geliştirelim. İşte ''251 Bin Dev Öğrenci Projesi'' bu amaçla başlatılmıştır. Adını ilimizdeki öğrenci sayısından alan bu projeyle öğrencilerimizin hem okul hayatlarında hem de yaşamları boyunca daha mutlu ve daha başarılı olmalarına katkı sağlayacak kazanımlar hedeflenmektedir. Projede kitap sevgisi ve okuma alışkanlığının geliştirilmesi konusuna özel bir önem verilmiştir.

Gerçekleşen Proje Ürünleriniz nelerdir?

251 Bin Dev Öğrenci Projesi kapsamında, İl Proje Kurulu tarafından, Kız Meslek Lisesi ve Manisa İl Milli Eğitim Müdürlüğü AR-GE Birimi tarafından hazırlanan kartpostal seçilmiş ve basımı yapılmıştır. Kartpostallar, Kurban bayramı için öğrencilerimiz tarafından gönderilmiştir. İlk kitabımız ''Kendi Kutup Yıldızını Bul'', ikinci kitabımız ''Şiirimizde Ana'', Üçüncü kitabımız ''Beyaz Zambaklar Ülkesinde'', dördüncü kitabımız ise ''Hepsi Hikaye, Geç Bunları Demeyin''.

Manisa'nın Turizm Seferberliği ve Markalaşma Projesi İle İlgili neler söylemek istersiniz?

Manisa sahip olduğu doğal, kültürel ve beşeri zenginlikleriyle büyük turizm potansiyeline sahip bir il. Bu özelliklerinden dolayı, Kültür ve Turizm Bakanlığınca 15 marka kentten birisi olarak ilan edilmiştir. Buna karşılık Manisa, 'Turizm İli' olarak algılanmamaktadır. Oysa Manisa'yı 'Turizm İli yapmak bizim elimizde. Yaşadığımız şehrin farkında olmamız lazım. Kente ve insanlara farkındalık yaratmak istiyorum. İnanıyorum ki, bilinçli, kararlı, koordineli ve hedefe yönelik çalışmalarımızla Manisa yakın gelecekte turizmde gerçek bir 'Marka İl' konumuna gelecektir. Bunu Birlikte Başarabiliriz. Zamanın bizden beklediği görev budur. Bu amaçla Valiliğimizce ''Turizm Seferberliği ve Markalaşma Projesi'' başlatılmıştır.

Manisa'yı Marka Şehir yapma projenizde Manisalılardan beklentileriniz nelerdir?

Bu proje, tüm Manisa'nın ve Manisalıların projesi olmalı ve topyekün bir ''Seferberlik'' anlayışıyla uygulanmalıdır. Her Manisalı ve her öğrenci bir turizm elçisidir.

Turizm Seferberliği ve Markalaşma Projesinde Manisa'nın diğer turizm destinasyonlarına yakınlığı konusunda ne düşünüyorsunuz?

İzmir, Efes, Bergama, Pamukkale gibi turizm destinasyonlarına yakınlığı çok önemli bir avantajdır. İzmir, Aydın ve Manisa olarak önümüzdeki günlerde turizm alanında çalışma grupları oluşturarak birlikte hareket edeceğiz.

Bu yıl 472.'si düzenlenen Uluslararası Mesir Festival haftasına giriyoruz…

Festivalin bu yıl ki onur konuğu Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti. Başbakan İrsen Küçük ve Güzelyurt Belediye Başkanı Mahmut Özçınar katılacak. Saçım töreninde Hafsa Sultan'ı Hülya Koçyiğit, Merkez Efendi'yi ise Kenan Işık canlandıracak. Saçım töreni Pazar günü yapılacak herkesi bekliyoruz.

Tüm dünyanın sorunu ve özellikle son günlerde sıklıkla gündemde olan kadına şiddetle ilgili neler düşünüyorsunuz?

Çok kötü bir durum, her türlü şiddeti kınıyorum. Şiddet uygulayan kişi de bir gün çocuktu, bu nedenle çocukların öğrencilerin eğitimine çok önem veriyorum. Kadınlar annelik vasfından dolayı eğitimli olursa yetiştirdikleri çocuklarda eğitimli topluma faydalı bireyler olur. Celal Bayar Üniversitesi ile bu konuda bir çalışma yapmayı düşünüyoruz. Kadın ve erkek bir kuşun iki kanadı gibidir…

Çalışma ortamında kadının yeri ve üstlenmesi gereken fonksiyonlar nelerdir?

Kadınların iş ve sosyal hayatta daha fazla sayıda aktif olmaları ve üst düzey görevlerde yer almaları çok önemli.

Gençlere Hayata dair neler önerirsiniz?

''Bir çocuğun yetişmesinden bütün köy sorumludur.'' sözü vardır. Gençler geleceğimiz yaşam umudumuz. Ülkemizi nasıl görmek istiyorsak, gençlerimizi de öyle yetiştirmeliyiz. Hayatta gençlerin kendini ''değerli ve yeterli'' görmeleri için gerekli ne varsa devlet ve aileler olarak onlara kazandırmak bizlerin görevidir.