Yemek yemek 'Duygu' işi
LIFESTYLE

Yemek yemek 'Duygu' işi

Ruh halimiz neyi, ne kadar yiyeceğimizi belirliyor. Stres ya da depresyonla baş etmeye çalışanlar aşırı yemek yiyerek baş etmesi güç bu duygu hallerini de yiyip bitirdiklerini düşünüyorlar.

GÜNCELLEME TARİHİ: 19 Eylül 2014

Olur olmaz saatlerde kendimizi buzdolabının önünde bulduğumuzda o anki ruh halimiz bu durumun kaçınılmaz izahı oluveriyor. Sinirliyim, stres altındayım, mutluyum, canım sıkılıyor ya da yapacak daha iyi bir şeyim yok gibi sebepler, tok dahi olsak bir şeyler yememizin öncelikli bahaneleri halini alıyor. Peki bu yeme düzeni ne zaman tehlikeli bir hal almaya başlıyor dersiniz? Bu yazımda size, doymanın çok ötesinde yemek yiyenleri yakından ilgilendiren bilgiler vermek istiyorum. Öyle insanlarla karşılaşıyoruz ki, onların bir öğünde tükettiklerini sayarken kendimizi adeta doymuş hissediyoruz. Bir sofrada birkaç hamburger, pizza, bolca kızarmış tavuk yiyip ardından bu yediklerini sindirebilmek için bardak bardak gazlı içecek tüketenler maalesef var. Bu durumdaysanız ya da bu durumda olduğunu düşündüğünüz bir yakınınız varsa acilen bu tehlikeli döngüden kurtulması gerekir.

Gün boyu ruh halimizin etkisiyle etrafta bulunan yiyeceklere el uzatmak, hedonistik yeme şeklidir. Hedonizm kabaca, yapılan işten keyif almanın, onu yapmanın ilk şartı olması halidir. Sırf güzel göründükleri ve lezzetli oldukları için bir paket dolusu kurabiyenin tamamını yemek ve ardından yemek için başka şeyler aramak gibi. Bu kontrolsüz bir yeme şeklidir ve ileride Aşırı Yeme Hastalığı'na dönüşebilir! Aşırı yemek yemek, alınan kalori miktarının yüksekliği sebebiyle kilo aldırmakla kalmaz, yediklerinizin hacmi mide ve bağırsaklarınızın düzenini bozarak vücudunuzun çalışmasını da durdurur. Gereğinden fazla yemek, yüksek tansiyona, şeker hastalığına, safra kesesi problemlerine, mide yanmasına, ülsere ve kalp hastalıklarına da sebep olabilir. Aşırı komplikasyonlar arasında da mide yırtılması, önemli damarların baskıya maruz kalması, pankreas iltihabı, bağırsak tıkanıklığı ve kalp krizi sayılabilir. Aşırı komplikasyon ifadesi, küçük bir ihtimal olduğu fikrini uyandırmasın, bu gibi durumların gerçekleşmesiyle hayatını kaybeden yüzlerce insan olduğu bilinen bir gerçek.

Aşırı yemek yeme alışkanlığının görülme sıklığını araştıran bilim adamları, kadınların yüzde 3.5'inin, erkelerinse yüzde 2'sinin aşırı yeme alışkanlığı olduğunu tespit etmişler. Özgüven eksikliği, cinsel ya da fiziksel istismar ve huzursuz ev ortamının bu alışkanlığa sebep olduğunu düşünen bilim adamları, aşırı yeme alışkanlığı bulunan insanların özelliklerini de listelemişler:

Hızlı yemek yeme! Ağızda boş yer bırakmayacak şekilde hızlı ve çok miktarda yerler

Yalnızken yeme! Yediklerinin miktarının görülmesinden utanarak, geceleri herkes uyuduğunda kalkarak ya da gündüz saatlerinde kimse yokken yerler

Fiziksel olarak aç olmadığı halde yeme! Genellikle incinmiş duyguları tatmin etmek ya da hissedilen acıyı dindirmek için yerler

Kendinden tiksinecek kadar yeme! Sofradan kalktıklarında yediklerini düşünerek kendilerinden tiksinecek hale gelen bu kişiler yaptıklarından utanç duyarlar ve yardıma ihtiyaçları olduğunu fark etmelerine rağmen kendilerinde gerekli enerjiyi bulamazlar.

Peki bu denli açlık nerden geliyor? Aşırı yiyenler aslında hislerini yiyorlar! Bu kişiler farkında bile olmadan, depresyon ya da stres gibi baş etmesi güç duygu hallerini yemekleriyle birlikte yiyip bitirdiklerini düşünüyorlar. Etrafınızda bu durumla boğuşan birini kolayca fark edebilirken, bizzat kendiniz bu durumda iseniz bunu anlamanız hiç kolay olmayacaktır. Stres ve benzer duyguları yenmek için aşırı yemek yeme alışkanlığına sahip olan kişilerin bir çoğu bu şekilde yemek yemenin kendilerini rahatlattığını söylerler. Rahatlamanın bir yolu olarak aşırı yemek yemek gerçekten işe yarar mı?

Beynimizde tokluk merkezi olarak görev yapan hipotalamus, aynı zamanda vücudumuzun hormonlar aracılığıyla diğer birimlerle iletişim kurduğu bir merkezdir. Duyguları hissetmemize sebep olan bazı beyin kimyasallarının değişik seviyeleri, farklı duygulara ve farklı yemek tiplerine ilgi duymaya yol açar:

Sinirliyken et, patlamış mısır ve yoğun tat bırakan atıştırmalıklar gibi sert yiyecekler ararsınız

Depresyondayken çikolata gibi tatlı ve şekerli yiyecekler arasınız

Heyecanlıyken dondurma ve sütlü tatlılar gibi yumuşak ve şekerli yiyecekler ararsınız

Stresliyken patates cipsi ve ay çekirdeği gibi tuzlu yiyecekler arasınız

Yalnız hissettiğinizde makarna, pizza gibi doyuracak yiyecekler ararsınız

DR.Halit YEREBAKAN / GÜNAYDIN