Geleceğe dönüş
LIFESTYLE

Geleceğe dönüş

Dünya Y jenerasyonunun her an değişen ruhu, modu, istekleriyle şekillenirken Welder buna zeki ve ironik göndermelerle yaratılan iki saat koleksiyonuyla cevap veriyor.

GÜNCELLEME TARİHİ: 7 Mart 2017

Tuğçe Kayar

İnsanlık tarihinin en bağımsız ve yaratıcı gençlerinin yani Y jenerasyonunun hakimiyetindeki dönemdeyiz. Duyguları emojilerle anlatmak, Instastory'den alışveriş yapmak, işleri WhatsApp mesajlaşmaları üzerinden yürütmek, bilgiyi Twitter'dan edinmek... Artık yaşam tarzları Y jenerasyonu önderliğinde belirleniyor ve önceki kuşaklar kendini buna adapte etmeye çalışıyor. Çünkü internet çağında artık her şey çok çabuk eskiyor. İşte bu yüzden millenial'lara bir tasarımın -son derece klişe bir sıfatla- 'zamansız' olduğunu kanıtlamak çok zor. Ne de olsa onlar bilgiye istedikleri kaynaktan ulaşıp kendi fikirlerini elde eder ve bunları kısa süre içinde değiştirirler. Bugün yüksek moda ve lüks markalar bile bu stratejiye göre hareket ediyor. Saat&Saat tarafından 2016 yılında satın alınan Welder işte bu bakış açısıyla yeni Welder Moody koleksiyonunun dünya lansmanını Milano'da yaptı. Ancak bu klasik bir basın tanıtımı değildi; Welder bildiğimiz tüm tasarım kriterlerine, satış stratejilerine meydan okuyordu. Milano'daki bu lansmana markanın kreatif elçileriyle gittik. Dövme sanatçısı Barış Yeşilbaş, müzisyen Nil İpek, oyuncu Beste Bereket, tasarımcı ve model Ezgi Bozkurt bu kreatif marka elçilerinden yalnızca birkaçıydı. Tanıtım filmiyse bize şu mesajı veriyordu: Her an yeni deneyimler yaşadığımız hayatta, başarı kadar başarısızlıklar da var ve kendi kanatlarımızla uçmamızın yegane yolu bu. Herkesin kendi kurallarını yazacağını savunan Welder, bu bağlamda Italo Fontana imzası taşıyan iki farklı koleksiyonla karşımıza çıktı. Bunlardan ilki, -kararları ve modu aniden değişen Y jenerasyonuna ithaf edilen- fotokromik özelliğiyle cam rengi hareket ettikçe değişen Welder Moody koleksiyonu. Bu koleksiyon her şeyin giderek birbirine benzemeye başladığı dünyada kişisel zevkleri hedef alıyor ve kendi içinde üçe ayrılıyor: Yumuşak dokulu, pastel renkli kayışlara sahip Smoothie, hasır metal kordona sahip Breezy –ki bizim favorimiz bu oldu- ve çift taraflı kullanılabilen sportif kayışlı Strapy. Welder The Bold ise kusursuzluğu değil; samimiyetin altını çizen bir model. Öyle ki saatlerin yaratıcısı Italo Fontana kendi tabiriyle 'hem fiziksel hem de içindeki yaralardan gurur duyan' biri ve koleksiyonu bu fikirden ilham alarak yaratmış. Vintage kasalara, büyük boyutlu kadranlara, kronograf butonlara ve eskitilmiş deri kayışlara sahip Welder The Bold, Moody'ye çok daha maskülen. Saat fikri millenial mantalitesine göre zamana bağımlılığı simgeliyor olabilir. Ancak Welder zeki bir hamleyle saat kadranına ironik bir şekilde 'Since 2075' ibaresi yerleştiriyor. Böylece saatin kaçı gösterdiğini merak ettiğimizde, içinde bulunduğumuz anda değil; istediğimiz herhangi bir zaman diliminde olabileceğimizi anımsatıyor.