“Sanat Benim İçin...”
Eserleri aracılığıyla hayallerini, gerçeklerini, yaratıcı vizyonlarını paylaşıyorlar. Altı genç yetenekle kreatif yolculukları ve değişen sanat algısı üzerine konuştuk. Bade Çakar
GÜNCELLEME TARİHİ: 28 Eylül 2020
Sanat senin için ne ifade ediyor ve yarattığın eserlerle başkalarına ne ifade etmek istiyorsun?
Sanat benim için özgün, yaratıcı, düşündürücü ve bazen sadece güzel duygular uyandırıcı bir iletişim aracı aslında. Bence insanlara yeni bakış açıları sunan ve bir toplumun kalkınmasında epey etkili olan bir araç. Benim niyetim, ifade etmekte yetersiz kaldığım düşünce ve duygularımı görsellere dönüştürüp izleyiciye bir şeyler aktarabilmek, onlara yeni bir perspektif sunmak. Benim derdim insanlarla! Duygular, güncel olaylar, tarih ve kültürel değerlerle... Geçmişe ve bazen edebiyata göndermeler yaparak bu soyut konuları, aynı şekilde soyut olan şekiller ve desenlerle görsellere dökmeyi amaçlıyorum. Mesela geçmişle şimdi arasındaki farklılıkları incelemek, araştırmak, sonra da onu resme dökmek benim için bir tutku.
Üretim süreci nasıl ilerliyor?
Üretime geçmeden önce yaşayarak deneyimlediğim ve yansıtmak istediğim her ne konu olursa olsun güzel bir araştırma yapıyorum. İşin tarihini inceliyorum. Bol bol makale ve kitap okuyup görsel topluyorum. Ondan sonra üstüne yoğunlaştığım konuya ve tercih ettiğim tekniğe göre ortaya bir şeyler çıkmaya başlıyor.Tabii, önce eskizler yapıyorum. Daha sonra asıl işe ve tekniğe odaklanıyorum.
Bu süreçte ruhunu beslemek için neler yapıyorsun?
Yoga, meditasyon ve bol bol sosyalleşme.
Hayal gücün üzerinde etkisi olan sanatçılar, akımlar veya disiplinler var mı?
Ailemdeki sanatçıların yanı sıra beni çok etkileyen birkaç isim var. İşlerimde etkileri var mı, yok mu bilmiyorum ama hepsi çok beğendiğim sanatçılar; James Jean, Mona Hatoum, Etel Adnan, Aladdin Aksoy, Selma Gürbüz, Refik Anadol ve Rönesans zamanlarından Boticelli.
Sence sanatın yeni normalleri var mı?
Sanatı normalleştirmek imkansız çünkü tanımına uymuyor. Ancak sanat piyasasının kesinlikle daha fazla dijitalleşeceğine, online sergilerin ve dijital işlerin artacağına inanıyorum.
Geleceğe dair hayallerin neler?
Tutkuyla üretmeye devam etmek ve müze gibi çok kişiye ula- şabileceğim yerlerde sergilenmek, bunları yaparken sevdiklerimle bir arada olmak.
Röportajın tamamı Harper's Bazaar Eylül sayısında!
