Modayı filme çekmek
MODA

Modayı filme çekmek

Dijital çağ ile birlikte modaevlerinin kampanya fotoğraflarıyla yetinmeleri mümkün olmayacak.

GÜNCELLEME TARİHİ: 23 Ocak 2018

Özellikle sosyal medyada daha da konuşulmak için büyük bütçelerle ve ünlü yönetmenlerle sezon koleksiyonları için kısa film çekmenin de gerektiği bir dönemden geçiyoruz.

Serhat Şengül

Belki de modaevleri ve dünyanın en büyük markaları için dijitalden önceki çağ daha kolaydı. Her sezon defilelerin yanında kampanya fotoğraflarını çek ve tüm dünyaya servis et... Gel gelelim artık görsellerin bile hızla değer kaybettiği, yazıların zaten kısaca göz gezdirildiği daha 'pratik' ve 'hızlı' bir çağda, YouTube-r'lar, vlogger'lar pik noktasındayken markalar geride kalamazdı. İşte bu nedenle sezon kampanya çekimleri, videolarla desteklendi ve böylece dijital dünyaya ayak
uydurulmaya çalışıldı.

Özellikle parfüm kampanyalarından alışık olduğumuz filmler, koleksiyonlar için de uygulanırken başlarda sadece fotoğraf çekimleri sırasında backstage videoları üretildi. Sonra çekim günü, yakın mekanlarda basit fikriler denendi. Ancak dijital dünya hızla yükseldikçe ve izleyiciler daha orijinal içeriklere maruz kaldıkça işi böyle geçiştirmek yeterli olmadı. O nedenle koleksiyon tanıtımları farklı zaman, mekan ve büyük prodüksiyonlarla, senaryolu kısa filmler halinde desteklendi.

Hatta koleksiyon tanıtmak o denli tuttu ki, Tom Ford, İlkbahar/Yaz 2016 koleksiyonunu bir defile yerine Lady Gaga'nın da yer aldığı kısa filmle tanıtmayı tercih etti. Fikirse her moda filmindeki gibi basitti: Tom Ford koleksiyonundan parçalar içinde erkek ve kadın modeller kendi aralarında defilecilik' oynuyor, sırayla geçişte bulunuyorlardı. Fonda Lady Gaga'nın vokalleriyle yeniden hayat bulan 70'lerin hiti I Want Your Love çalıyordu ve belli bir yerinden sonra Lady Gaga da defile oyununa katılıyordu. Bugün geldiğimiz noktada 'kısa moda filmleri' konusunda markalar arasında oldukça sıkı bir rekabet var. Markalar video konusunda birbirinden ayrışmak, daha da önemlisi en çok fark edilen ve izlenen olmak için yarış içinde. İçinde bulunduğumuz Sonbahar/Kış 2017-18 sezonunda öne çıkan kampanya videolarına işte bu nedenle bir göz atalım istedik.

STELLA'NIN BİR DERDİ VAR
Hayvanlar ve çevreyi en çok düşünen moda markalarından biri şüphesiz Stella McCartney. Marka, bu videoda da bu derdini iyiden iyiye yansıtıyor. Bir çöplükte çekilen film, fondaki 'Stella'larımı üzerime çektiğimde' diye sloganlaşan şarkıyla daha da özgünleşiyor. Adeta 'Çöpte güzellik var mıdır?' sorusunu akıllara getiren film, çöplerde oynayan modeller, çöpleri ayıklayan traktör ve bolca çöp görseliyle sezonun diğer filmlerinden farklılaşıyor. İklim değişimi, doğaya verdiğimiz zarar gibi önemli konuları dert edinen marka, filmde de bu konuları yoğun olarak hissettirirken bir yandan da koleksiyonda geri dönüşüm malzemelerin kullanıldığı mesajını veriyor. Ritmik müziği ve çirkin ile güzeli bir arada sunarak yarattığı tezatla dinamik, akılda kalıcı bir film olarak sezon markaları arasındaki yerini sabitliyor. Bravo Stella!

NEW ORLEANSLI
Miu Miu sezonun en başarılı filmlerinden birine imza atıyor. Katie Grand tarafından styling'i yapılan renkli Miu Miu koleksiyonu, pastel tonlarda, gösterişli sahte kürk ağırlığında bir çizgide sunuluyor. Alasdair McLellan tarafından çekilen filmde, kalabalık bir kadın model kadrosu, geçmişin New Orleans günlerini caz eşliğinde yad ederken koleksiyon ve styling ile güncel bir hava yakalanıyor. Film gösterimi ve caz konserleri, doğada serbestçe gezinen modellerimizle dengeleniyor. Filmin ritmik müziğine, rengarenk Miu Miu koleksiyonuyla eşlik eden iki yıldız isim de var. Biri aktris Naomie Harris, diğeriyse moda kraliçesi Kate Moss. Film içinde film olarak tasarlanan bu videoyu izlerken eğlenmenizi garanti edebiliriz.

ZEGNA'NIN DÖNÜM NOKTALARI
İtalyan markanın iki sezondur yürüttüğü Defining Moments kampanyası, Robert De Niro başrolünde bir film serisi. Sonbahar/Kış 2017-18 sezonunda ikincisi çekilen filmde De Niro'ya genç koreograf, Natalie Portman'ın eşi Benjamin Millepied eşlik ediyor. İkili New York sokaklarında gezerek sevdikleri mekanlardan bahsediyor ve bu şehri onlar için dönüm noktası yapan hikayeleri anlatıyorlar. Tamamen kişisel deneyimler ve daha insani bir tarafla izleyiciyi yakalayan filmin interaktif olduğunu söyleyebiliriz. Zira kampanya aslında sadece filmle de sınırlı değil; marka herkesi dönüm noktalarını yazarak anlatmaları konusunda teşvik etti ve bu tecrübelerin yer aldığı bir de internet sitesi oluşturdu. Tüketicinin içindeki insana dokunan, tecrübeye dayalı harika bir kampanya.

UZAYLILAR BİLE GUCCI GİYER
Gucci'nin Sonbahar/Kış 2017-18 filminde 1950'li ve 60'lı yılların bilim kurgu filmlerinden efektler birebir kullanılıyor. Dönemin Star Trek serisinden alıntılar yer alan filmde, modeller Gucci kabanlar içinde ışınlanıyor. Uzaylı yaratıklardan, dinozorlardan robot arkadaşlarıyla kaçarak galaksi içinde maceradan maceraya koşan modeller arasında öne çıkan filmin sonunda Gucci kıyafetler içinde yönetmene poz veren gerçek (!) uzaylı olanı.

Glen Luchford tarafından yönetilen film, döneme has efektlerle bir yandan izleyeni gülümsetirken bir yandan da izleyicide kalıcı bir etki
bırakıyor. Bu nedenle filmin bugüne dek 1.5 milyon kez izlenmiş olması bizi hiç şaşırtmıyor.

TRAFİK SIKIŞIK
Dior'un sonbahar-kış filmi konu itibariyle daha sıradan olsa da Yönetmen Fabien Baron'un keskin, akıcı geçişleriyle ve fondaki ritmik müzikle oldukça dinamik bir kampanya filmi olarak karşımıza çıkıyor. Koleksiyonu gösterme derdi olan filmlerin aksine siyah-beyaz olarak çekilen film, özellikle de aksesuarlara odaklanıyor. En çok da aksesuar satışlarıyla kazanan bir marka için pek de yanlış bir seçim değil elbette.

Gruplar halinde hızla yürüyen, yer yer birbiri içinden geçen kadın modeller, güçlü ve bağımsız kadın portreler i çiziyor. Özellikle Dior'un klasik çizgisinden ziyade daha modern bir dönemin altını çizen film, tam olarak bir dakika sürüyor. Yani bu kadar düz bir konu için tam kararında diyebiliriz.

YÖNETMEN KAMERA ÖNÜNDE
Her daim ünlü isimlerle kampanyalara imza atan Prada, erkek koleksiyonunu tanıtmak için bu kez ünlü senaryo yazarı ve yönetmen Pedro Almodovar'ı seçiyor. Bu 'auteur' videosunda, Pedro Almodovar, aynı zamanda markanın Sonbahar/Kış 2017-18 erkek koleksiyonu defilesinin dekoru olan yüzyıl ortalarından kalma bir rehabilitasyon merkezi görünümlü mekanda sanatla iç içe bir tavır sergiliyor. Prada erkek koleksiyonlarından parçalar içinde Almodovar, film afişleri, kampanya çekimleri ve tablolar arasında adeta elindeki Prada seyahat çantasına sanatı dolduruyor. Anlık ve kesik kareler, gerçekle rüya arası bir izlenim veriyor. Video oldukça kısa; olması gerektiği gibi.

İSTANBUL'DA MODA FİLMLERİ YARIŞI
Bilenler bilmeyenlere anlatsın. İstanbul'un bir moda filmleri festivali var. Fashion Film Fest Istanbul, bu yıl 11-12 Kasım tarihlerinde iki günlük yoğun bir programla gerçekleşti. Gün boyu festivale katılan moda filmleri, ücretsiz ve halka açık olarak Zorlu Performans Sanatları Merkezi'nde seyirciyle buluştu. Aynı zamanda yoğun bir söyleşi programıyla da izleyicileri sektör profesyonelleriyle bir araya getiren festivalde, dünyadan katılan filmlerin yönetmen ve ekiplerine altı farklı kategoride ödüller verildi. Nike için çektiği filmle genç İtalyan yönetmen Luca Finotti, ödüllerin üçünü kucaklarken, En İyi Yerli Moda Filmi ödülüne, Que için çektiği filmle Dağhan Celayir layık görüldü.

Festival kapsamında 'Modanın Geleceği' ile ilgili bir sunum yaptıktan sonra Tamer Yılmaz ve Hugo Boss Türkiye Perakende Direktörü Senem Ülker ile hem moda markalarının hem de moda fotoğrafları ve videolarının geleceğini konuştuk.