Prada'nın yenilikçi yorumları
Prada, sezonu modernize edilmiş bir 60’lar ruhu ile karşılarken Steven Meisel imzalı reklam kampanyası ile güzellik ve moda gibi kavramların yenilikçi bir tavırla evrilişine de şahitlik ediyoruz.
GÜNCELLEME TARİHİ: 13 Şubat 2019
Çağdaş modanın gösterişe sırtını dönerek detaylar, kalıplar ve formlarla yarattığı siluetler Prada'nın İlkbahar / Yaz 2016 kadın koleksiyonunun da özünü oluşturuyor. Eğer gözünüzü farklı dönemler, farklı referanslarla karşımıza çıkan koleksiyonlardan ayırarak daha büyük resme odaklanırsanız modanın değişimini algılamanız daha kolay olacaktır.
Büyük harfler yok, yüksek bir ses de yok ama endüstri tam anlamıyla kabuk değiştiriyor. Prada'da da hem son koleksiyonu hem de Steven Meisel imzalı reklam kampanyası ile bu ritmi son derece başarılı bir şekilde deşifre ettiğini kanıtlıyor.
Önce kısa süreliğine de olsa geçtiğimiz yıl Eylül ayında Milano Moda Haftası'na bir dönelim dilerseniz. Prada defilesindeyiz. Podyumun başrollerini paylaşan etekler, trençkot ve paltolar biraz 60'lara biraz da lise öğretmeni stiline gönderme yapıyor. Ama eğer hayali bir figür yaratacaksak, önce onun konservatif bir lise öğretmeni değil, grafik desenlerle çiçek baskıları karıştırmaktan korkmayan, yaratıcı kombinasyonlarla öğrencilerine ilham kaynağı olan bir cesur yürek olduğunun altını çizelim.
Bu koleksiyonla retro eklektik bir stilin en başarılı örneklerinden birini sergileyen Prada, kesimler ve kalıplardaki ustalığı ile modanın yeni yüzünün de altını çiziyor. Lüks, zarif, zengin ve havalı görünmek gibi kaygıları olmayan bir kadını işaret eden bir moda anlayışı bu.
Ve Steven Meisel imzalı moda kampanyası da merkezine işte bu kadını alıyor. Meisel'in karelerindeki Sasha Pivovarova, Natalia Vodianova ve Yasmin Wijnaldum sadece değişen modaya değil endüstrinin güzellik kavramındaki kaymaya da vurgu yapmaktan geri kalmıyor. Doğal, çabasız ve kendi gibi, olduğu gibi görünmekten korkmayan cesur bir güzellik bu. Prada'nın kampanya çekimi sessiz sedasız, pek de fark ettirmeden hayatımıza girse de bugün artık güçlü bir şekilde varlığını hissettiren bu yeni anlayışı sergiliyor.
Arka planda ise koleksiyonun referanslarından biri olan 60'ların fütüristik mimari detayları görülüyor. Ama bu detaylar o günlerde, o zamanda statik bir şekilde durmak yerine çağdaş bir şekle bürünüyor: Aynı Prada'nın 2016 İlkbahar / Yaz koleksiyonu gibi. Meisel'in tüm bu değişimi yansıtmaktaki yeteneği ise kesinlikle takdire şayan.
