Melis Ağazat ve Koton iş birliği
MODA

Melis Ağazat ve Koton iş birliği

Uzun, kısa, bol, dar, desenli, düz… Etek bu sezon gardıroplarda hakimiyetini ilan ediyor. Moda editörü ve stil danışmanı Melis Ağazat’ın Koton ile işbirliğinden doğan koleksiyonda herkese göre bir şeyler var.

GÜNCELLEME TARİHİ: 28 Mayıs 2019

Çimen Uzsoy G.
Fotoğraflar Selin Saral

Bu sezon Koton ile işbirliği yaparak eteklerden oluşan Skirtly Yours koleksiyonunu hazırladın. Kaç parçalık bir koleksiyon, biraz bahseder misin?
Bu küçük kapsül koleksiyon, Koton markasıyla yaptığım ilk işbirliği. Etek benim jean'im gibi. Sürpriz kombinlerle, birbirinden bağımsız 24 farklı etek bu aydan itibaren mağazalarda olacak. Aslında Skirtly Yours benim etek sayıklamalarım sonucu organik bir şekilde oluştu. Baktım ki, etek beni hep çok heyecanlandırmış, her türlü ayakkabıyla, üstle, ceketle kombinlemek beni çok motive etmiş... Bunun üzerine, kendime alışveriş ediyormuşum gibi hareket edip, bu sezon herkesin gardırobunda olması gereken etekleri oluşturdum; tül, plili veya kat kat volanlı flörtöz etek gibi.

Ağırlıklı olarak hangi renk, desen ve materyaller kullanıldı?
Desen tutkum buraya da yansıdı. Safari desenleri, leoparın tentürdiyot tonları, bakırlar ve tabii ada renkleri olan maviler, beyazlar, çiçekli emprimeler, toile de jouy, jakarlı detaylar ve ketenler. Sahil hissi yaratan beyazların yanı sıra genel palet sıcak tonlardan ve taş renklerinden oluşuyor. Sanki bir yaz akşamı gün batımı, dalgaların köpükleri ve tüm o renkler desenleşip eteğe dönüşmüş; birbirinden bağımsızca ve sadeleşerek.

Koleksiyona girecek parçaları belirlerken en önemli kriterin neydi?
Yıllarca moda editörlüğü yaptığım ve sayısız koleksiyona tanıklık ettiğim için kriterim hakikaten giyilmesi kolay, fonksiyonel ama bir o kadar da modern parçalar yaratmak oldu. Aslında yaratmak iddialı bir kelime, bu etekleri ben yaratmadım. 22 senedir yaptığım styling jimnastiği ve gözüyle, bu yaz bir kadının ihtiyacı olan eteklerden gardırop oluşturdum diyebiliriz. Koton'un deneyimli ve titiz ekibiyle yapılan, aylar süren bir çalışmanın sonucu olarak ortaya bu koleksiyon çıktı.

Rahatlık faktörü devreye girdiğinden bu yana pantolonlar gardıropların hakimi oldu ama özellikle bu sezon etek sanki altın çağını yaşıyor. Bu dönüşü neye bağlıyorsun?
Bu bir his. Dior'dan, New Look'tan bu yana bir karma. İçinde Vivienne Westwood asiliği olan, Oscar de la Renta ihtişamı katılmış, bir o kadar da Comme des Garçons avangardlığına göz kırpan kodlardan oluşmuş genetik bir buket. Nihayetinde etek, kadına ait en seksi hikaye bence.

Favori modelin hangisi?
Kendi proporsiyonumdan ötürü ara boy etekleri, ayak bileğini öne çıkaracak kesimleri çok seviyorum. Katmanlı kombinlemeyi seviyorum. Üstelik renk konusunda cesur olmak da gerekiyor. Desenleri karıştırmak da tatlı bir hile. Keten düz
modelleri denim ceketlerle tercih ettim. Saten veya payetli, daha couture efektli etekleri ise blazer ceket ve sloganlı tişörtle giyerek street style'a serzenişte bulundum.

Toprak tonları bu yazın renk paletinde öne çıkıyor ancak onları taşıması göründüğü kadar kolay değil. Bu tonları sıkıcı olmadan, ten rengimizi öldürmeden nasıl giymeli?
Toprak, özellikle bronz tene en çok yakışan palet. Bunu bakırlarla, safran veya yeşille pekiştirmek kulağa iyi geliyor. Farklı bir nota katmak istenirse, neon kilit kelime. Fosforlu pembe bir crop top'la taş rengi bir keten etek üzerine alacağınız denim ceket sezonu özetliyor aslında.

Sence sezonun en cool ve en çabuk tüketilecek trendleri hangileri?
Her sezon bir takım kurbanlar oluyor. Mesela leopar bunlardan biri. Giysen bir türlü, giymesen bir türlü. Bunu fark edip, mesela çita desenini daha farklı bir yüzeyde kullandık. Tül etek kıştan beri gündemde. Bu balerin hissiyatını farklı yorumladık; keten blazer ceket ve düğümlenmiş deri kemerle bir tık ciddileştirdik. Ya da önden düğmeli utility etek ile hiç akla gelmeyecek bir pötikare üstü tavsiye ettik.

Bu aralar gündeminde neler olduğunu da merak ediyoruz. Başucunda hangi kitap, playlist'inin başında hangi şarkı var, hangi dizinin yeni bölümlerini iple çekiyorsun?
Sanat olmadan nefes alamıyorum, aynı şekilde Büyükada'ya gitmeden de. Her hafta mutlaka bir sergi görürüm, bir sanatçı keşfederim. Hafta sonları adaya kaçıp çamlarda yürümek, her seferinde bir ilkmiş gibi güneşin batışına hayran olmak ve martı sesleriye tarihi ve Bizans'ı hayal etmek hoşuma gidiyor. Beni ben yapıyor. Bu aralar Nilipek'e bayılıyorum. Sesinin hissi harika. Wagner ve Debussy'den vazgeçemem. Klasik müzik dinlemeden bir sabahım geçmez. Başucumda Engin Geçtan'dan İlber Ortaylı'ya, Dante'den Lale Müldür'e esaslı bir seçki var. Maria Callas'yı okuyorum bu ara, bir de Kirpinin Zarafeti'ni. Big Litte Lies'ın ikinci sezonunu bekliyorum heyecanla. Games of Thrones'çu değilim.

Bu yaz için nasıl planlar yaptın?
Bu yazı da her sene olduğu gibi ailemle Büyükada'da geçireceğim. Orada harika bir çocukluk geçirdiğim için adanın tadını hâlâ çıkaranlardanım. Fırsat buldukça bir Yunan adasına kaçmak istiyorum. Giritli bir aileden geldiğim için buzuki ezgileri, tatlı lodoslar ve sirtaki kanımda var. Anne ve babamın Rumca konuşmaları arasında büyüdüm. Girit ve Sardunya seyahat planlarımda.