Sorumlu Modanın Öncüsü: Mehtap Elaidi
MODA

Sorumlu Modanın Öncüsü: Mehtap Elaidi

Hızlı modanın panzehiri, daha iyi bir geleceğin anahtarı: Etik Moda.

GÜNCELLEME TARİHİ: 17 Nisan 2020

Yarattığınız tasarımın özellikleri neler?
Sonbahar/Kış 2021 koleksiyonumuz için tasarladığımız ve organik kotondan ürettiğimiz bir elbise.

Koleksiyonun arkasında yatan ilham nedir?
Bu koleksiyonda Midnight at the Pera Palace kitabından yola çıktık. Osmanlı'nın son zamanlarından başlayarak 1960'lara kadar geçen sürede İstanbul'u ve barındırdığı çoklu kültür katmanlarının bir bütün yaratma hikayesini merkezimize aldık.

Sürdürülebilir bir tasarımı hayata geçirmenin zorlukları neler?
Sürdürülebilirlik son zamanlarda herkesin gündeminde olan ama bazı markalarda pazarlama aracı olmaktan öteye gidemeyen bir olgu. Biz de maalesef kullandığımız malzemelerle tamamen sürdürülebilir koleksiyonlar çıkaramıyoruz ancak minimum yüzde 30 sürdürülebilir dokulardan yola çıkıyoruz. Şu an sürdürülebilirliği daha çok sorumlu moda olgusu üzerinden yürütüyoruz.

Çevre dostu tasarım yaratırken trendlere bağlı kalmak zor mu?
Biz trendlerden yola çıkan bir marka olmadığımız ve DNA'mız oldukça net oturmuş olduğu için çevre dostu tasarım anlamında bir zorluk yaşadığımızı düşünmüyorum. Ancak tasarımların ürüne dönüşmesi sürecinde elbette zorluklar yaşıyoruz. Son zamanlarda çalıştığımız kumaş firmalarında da bilinçlenme arttığı için önümüzdeki dönemlerde bu konuda daha rahatlayacağız.

Sürdürülebilir moda tam olarak ne demek?
Aslında sürdürülebilirlik çok geniş bir kavram ve bunu tasarımlara oturtabilmek için benimsenen prensipler firmadan firmaya değişiyor. Sürdürülebilirlik, kumaşlarda olduğu kadar tasarımlarda da gündeme geldiğinde tam anlamını kazanıyor. Bizler de tasarımcı markaları olarak bir sezonda 100'ü aşkın tasarım yapıyor ve altı ay sonra bunları gözden çıkarıyoruz. Bu anlamda da bir sürdürülebilirlik olgusunun yerleşmesi gerektiğini düşünüyorum.

Sürdürülebilir tasarımların olmazsa olmazları neler?
İdeal bir dünyada, sürdürülebilir tasarım dendiği zaman tasarımdan çalışma ortamlarına, kumaşların üretiminde gerçekleştirilen sürdürülebilir disiplinlere, hatta satış ağlarının oluşturulmasına kadar bu prensibi benimsemek gerekiyor.

Sürdürülebilir moda algısını ilk ne zaman ve nasıl edindiniz?
Birkaç sezondur gündemimizde olan bir konuydu ama kumaş bulmakta biraz zorlanıyorduk. Geçen Ekim ayında Lenzing Ecovera ile gerçekleştirdiğimiz işbirliği sayesinde bu tarz kumaşlara erişimimiz kolaylaştı ve birlikte çalışacağımız çok değerli kumaş üreticileriyle yollarımız kesişti.

Bu algıyı gündelik yaşamınıza nasıl dahil ediyorsunuz?
Gündelik yaşamda da mümkün olduğu kadar plastikten çıkıyoruz ve üretimimiz kadar tüketimimizi de daha akıllı yapmaya gayret ediyoruz. Ambalajlarımızda plastikten uzaklaştık, pet şişe kullanımını sıfırladık, küçük adımlar attık ama gündemimizde bunu daha yaygın şekilde çalışma dünyamıza dahil etmek var.

Bu alanda beğendiğiniz tasarımcılar kimler?
Stella McCartney ilk akla gelen isim ama çok genç tasarımcı markalarının da görünürlük elde etmeye başladığını görüyorum.

Modanın bugünkü durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Moda sektörü yavaş yavaş sürdürülebilirlik üzerinden ilerleyecek diye düşünüyorum. Daha etik çalışma koşullarında, çevreye daha duyarlı üretim tesislerinde, sürdürülebilir kumaşlarla meydana getirilen tasarımların daha akıllı tüketildiği bir noktaya doğru gidiyoruz. Bu, son 15-20 yılda hızlı modanın yarattığı etkinin de azalacağı ve evrileceği gerçeğini gündeme getiriyor.

Sürdürülebilirlik algısı sizce nasıl yaygınlaştırılabilir?
Bugün hepimizin elinin altında billboard etkisi taşıyan ciddi bir sosyal medya mecrası var ve iletişim buradan yürüyor. Herkes üzerine bu sorumluluğu alırsa, evlere bu algı nüfuz ederek genele yayılacaktır diye düşünüyorum.

Hızlı modanın çevreye en büyük zararı ne?
Elbette çevre kirliliği, belli coğrafyalarda düzeltilemeyen çalışma koşulları, tüketilen su oranları ilk aklıma gelenler.

Tüketicilere ne önerirsiniz?
Öncelikle herkesin bir dolap temizliği yapması gerektiğini düşünüyorum. Bunu yaparken atmak istediklerinizi de tutmak istediklerinizi de önünüze koyup, kendinizin bir röntgenini çekmelisiniz. Neleri en çok giyiyorsunuz, atmak istediklerinizi neden atmak istiyorsunuz? Sonrasında yapacağınız alışverişlerde bu bilgiyi kullanmalı ve ona göre alışveriş alışkanlıklarınızı düzenlemelisiniz. Giymediklerinizi farklı platformlarda değerlendirmek de öncelikleriniz arasında olmalı.

Sürdürülebilir moda hakkında doğru bilinen yanlışlar neler?
Günümüz trendlerinden uzakta ya da demode olduğu algısı var. Ancak inovatif kumaşlar ve tekniklerle üretilen bu tasarımlar, sürdürülebilir oldukları kadar günümüzü de birebir yansıtıyorlar.