Geleceğe Doğru
MODA

Geleceğe Doğru

Carina Bucspun ve Ann-Britt Dittmar, kurucusu oldukları Trashy Muse ile ilk sanal moda defilelerini İlkbahar/Yaz 2020 Paris Moda Haftası’nda gerçekleştirdiler. Öncü ikili ile sanal dünya ve Artırılmış Gerçeklik kavramı üzerine konuştuk. Bade Çakar

GÜNCELLEME TARİHİ: 10 Eylül 2020

İlk sanal avatar defilesinin yaratıcıları Carina Bucspun ve Ann-Britt Dittmar

Dünyanın ilk dijital defilesini 2019'da gerçekleştirdiniz. Şimdi birçok modaevi, avatar şeklinde olmasa da dijital dünyaya kaydı. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Geçen yıl, Paris Moda Haftası'nda ilk iki sanal şovumuzu yaptığımızda insan- lar bize uzaylıymışız gibi bakmıştı. Neden bir sanal moda şovu yaptığımızı anlayamadılar; hangi amaçla yapıyorduk, buna kimin ihtiyacı vardı? Bugün, Covid-19'dan sonra herkes aynı şeyi yapmak istiyor.

Hazırlık süreci nasıl oldu?

Dijital avatarlar ve Augmented Reality (Artırılmış Gerçeklik)Yüz Filtreleri ile sanalşovumuz,EP7Gallery'de çevrimdışı olarak sunuldu. Çalışmalar ve tasarımlar için çeşitli alanlardan yaklaşık 200 sanatçı ile işbirliği yaptık. Artırılmış Gerçeklik sizin için ne ifade ediyor? Çevrimiçi ile çevrimdışı arasındaki boşluğu doldurmanın yanı sıra mevcut gerçekliğimizi güçlendirmek için bir araç.

Sizce bu kavram moda endüstrisini nasıl değiştirdi?

Artırılmış Gerçeklik, moda endüstrisini her noktadan değiştiriyor; tüketici, üretim ve perakende. Bu henüz daha çok Asya'da görülüyor ama Batı da adapte olmaya başladı. Sephora, Converse ve Topshop gibi markalar AR'yi müşteri deneyimlerine entegre etmeye başladılar ve müşterilerinin ürünleri satın almadan önce AR'de denemelerini sağladılar. Artırılmış Gerçeklik, mağazadaki deneyimi de artırarak perakende satışa yardımcı olabilir. Üretim tarafında ise bu teknolojinin modatasarımlarını görselleştirmek için kullanıldığını görüyoruz. Çalışmalarınızla gerçekleştirmek istediğiniz hedef nedir?İnsanlara en iyi şekilde yaşamaları için ilham vermek istiyoruz. Yenilik ve teknoloji sayesinde daha iyi bir gelecek seçeneği sunuluyor. Tabii ki bu sadece moda ile sınırlı değil ama dijital şovlar insanların yeni teknolojiye adapte olabilmesi ve onu kabul edebilmesi için eğlenceli ve yaratıcı bir yol oldu. Ayrıca teknoloji ve medya açısından, bilgi birikimimiz sayesinde bizim için önemli olan değerleri çeşitlilik,kapsayıcılıkve sürdürülebilirlik paylaşarak olumlu bir etki yaratma şansı yakaladık.

Gelecek planlarınız neler?

Covid-19'dan dolayı şu an ilk sanal moda haftamızı planlıyoruz. Pandemi sürecinden endüstri çok etkilendi. Halihazırda bu projemiz için işbirliği yapacağımız isimlerle görüşüyoruz.

Eski yapıyı değiştirmeyi amaçlıyorsunuz, geleceğe dair fikirleriniz neler?

Yeniyi yaratmak için eskiden kurtulmak gerekiyor.Teknoloji, sanat, moda, yaşam tarzı ve eğlence açısından yeni optimistik bakış açımız bu. Bizim için teknolojinin birleştirilmesi ve yeni konseptlerin oluşturulması başlıca adım. İnsanları ve müşterileri her anlamda yeni bakış açılarına açık olmaya teşvik etmek istiyoruz. Başka bir deyişle, dijital kültür bir hapishane değil, özgürlüğün anahtarıdır.