Boşanma hukuku "Terk nedeni ile açılacak olan boşanma davası"
MODA HABER

Boşanma hukuku "Terk nedeni ile açılacak olan boşanma davası"

Günümüzde toplumun temel taşını oluşturan aile kavramıyla yeni tanışan bireyler, artık eskisi kadar uzun ölçekli evliliklere imza atmıyorlar. 10 yıllık istatistikler incelendiğinde genç evlilerin evliliklerini daha kolay bitirdiğini gözlemliyoruz...

GÜNCELLEME TARİHİ: 25 Aralık 2009

Nüfus artışı Avrupa'nın diğer ülkelerine nazaran çok yüksek olduğu ülkemizde, genç nüfusumuz evlilikle oldukça erken yaşta tanışıyor. Günümüzde toplumun temel taşını oluşturan aile kavramıyla yeni tanışan bireyler, artık eskisi kadar uzun ölçekli evliliklere imza atmıyorlar. 10 yıllık istatistikler incelendiğinde genç evlilerin evliliklerini daha kolay bitirdiğini gözlemliyoruz. Hatta son 10 yıllık dönemde 16 yıldan fazla süredir evli olanlar arasındaki boşanma oranının dahi yüzde 85 artış gösterdiğini söyleyebiliriz. Demek ki tüm zamanlardan çok daha fazla olarak, artık boşanma da evlilik kadar hayatımızın içine girmiş ve olağan bir parçası haline gelmiş bulunuyor.

Sayın okurlarım 2002 senesi itibariyle Yeni Medeni Kanun ile farklı hak ve kurallara tabi olduğumuz, yeni aile hukuku rejimimiz yürürlüğe girmiş bulunuyor. Yukarıdaki gelişmeler olup biterken boşanma, evlenme ve sair hususları düzenleyen medeni kanunumuzda aynı kalmadı. Bu nedenle bu yazımda aile hukukundan bahsetme gereği duymaktayım. Ayrıca evlilik birliği içinde yaşadıkları sorunlar hakkında hukuki olarak görüş edinmek isteyen bazı okurlarımızın e-mailleri doğrultusunda bu hususa değinmek gerekiyor. Bu yazımda sizlere boşanma hukukunda hangi sebeplerle dava açılabildiğini, kimlerin dava açabileceğinin ve hangi mahkemelerde dava açılabileceğinden kısaca bahsedeceğim.

Hangi sebeplerle boşanma davası açılabilir? Kanunun belirlenmiş olan nedenlere dayanmadan açılacak davalar kabul görebilir mi?

Türk Medeni Kanunu, sadece kanunda sayılı boşanma nedenlerinin mevcut olduğu durumlarda boşanmanın imkânına olanak tanımaktadır. Anlaşmalı boşanmayı diğer çekişmeli boşanma davalarından ayrı tutarak izah etmek gerektiğini düşünmekteyim. Aslen anlaşmalı boşanma, evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle açılan bir boşanma davası olmasına rağmen, tarafların boşanma hususunda uzlaşmış olmaları, diğer bir değişle davadaki çekişmenin uzlaşmaya dönüşmüş olması nedeniyle, diğer boşanma sebeplerinden ayrı tutularak bahsedilmesi gerekiyor. Bu durumda kanun hangi nedenleri boşanma sebebi olarak saymıştır bunlara bir göz atalım.

Boşanmak isteyen taraf; zina, hayata kast, pek kötü ve onur kırıcı davranış, suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme, terk, akıl hastalığı, evlilik birliğinin temelden sarsılması sebeplerini öne sürerek boşanma davası açılabilecektir. Ancak mahkeme bu sebeplerin varlığını tespit ettiği takdirde boşanma kararı verecektir.

Terk nedeni ile açılacak olan boşanma davası
Yeni Medeni Kanun madde 164 te ise terk hali düzenlemiştir. Terk ortak aile konutunun paylaşımı temeli üzerine kurulu, bir başka boşanma nedenidir. Eşlerden birinin ortak konutu terk etmesi veya haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta dönmemesi halinde bu dava açılabilir. Ayrıca ortak konuttan kovulan, ortak konutu terk etmeye zorlanan ve ortak konuta alınmayan eşin de aynı sebeple dava hakkı vardır. Bu sebeple ortak konuta girme hakkı engellenen eşe de terk edilerek yalnız bırakılan eş gibi, boşanma davası açma hakkı tanınmış oluyor.

Sadece terk sebebi ile açılacak boşanma davalarında, terk sebebinin haksız olması şarttır. Mesela askerlik görevini yapmakta olan eşe veya hastanede yatan eşe, hüküm giymiş olan eşe ve öğrenim görmekte olduğu için eşinin yanında olmayan eşe, haksız bir sebep mevcut olmadığından terk nedeni ile dava açılamaz. Bu şekilde bir dava açmak istediğiz de öncelikli şart olarak; terk etmiş olan eşe, geri dönmesi için çağrı yapmamız gerekmektedir. Bu çağrıyı, terkin en az 4 aydır sürmekte olduğu hallerde yapma hakkımız vardır. Ayrıca bu çağrıyı, boşanma davsını açmak için yetkili yerdeki Aile Mahkemesi eliyle yaptırmakta, hukuki menfaatimiz olduğunu hatırlatırım. Çağrı şeklinde yapılan ihtarname ile terk eden eşe, evine dönmesi için 2 aylık süre verilmektedir. Bu sürenin ardından ortak konuta dönmeyen eşe, bu sebeple boşanma davası açmak mümkündür. Adresi tüm araştırmalara rağmen temin edilemeyen eşe ise, ihtarname ilanen yapılır. Ancak terk nedeniyle açılan boşanma davalarında, usulü şartların işletilmesi hızlı ve kolay olmadığından; uygulamada genel olarak terk hali mevcut olsa dahi, torba hüküm olan evlilik birliğinin sarsılması sebebi ile boşanma davası açılma yoluna gidildiğini söyleyebiliriz.

Diğer sebepler ile açılan boşanma davalarını yazı dizimizin devamında anlatmayı sürdüreceğiz.

Sevgi ve Saygılarımla