Bu bir yazı değil… 2
MODA HABER

Bu bir yazı değil… 2

Birileri senin için kılıç kalkanlara bürünüyorsa, senin haberin olmaksızın savaş ilan ediyorsa mutlu olmalısın.

GÜNCELLEME TARİHİ: 5 Eylül 2011

"Birileri senin için kılıç kalkanlara bürünüyorsa, senin haberin olmaksızın savaş ilan ediyorsa mutlu olmalısın. Senin sahip olduklarına, seni sevene sahip olmaya çalışıyorsa şükür etmelisin. Çünkü seni kendinden güçlü ve yenilmez görüyordur. Hele ki kelamlara hiç takılma, kelimelere takılmak acı getirir, yanlışa sürükler. Senin yolun doğru, ışık dolu, sevgi dolu. Yürümeye devam et. Belki onlar da özenirler de o yoldan yürürler. Sadece dile…" "Kendine geç kalma! Hayat gel gitlerle dolu. Gidenin değil gelenin ne getirdiği önemli. Benim zannettiğin belki de hiç senin olmamıştır. Yanılsama içinde olma! Görmek istediklerine ve olmasını arzu ettiklerine inanarak hayatını erteleme. Bekleme. Unutma o beklediğin ya vardır ya yoktur. Kendine yazık etme. Kendine geç kalma!..." "Her insan yapmış olduğu seçimlerle kendi hayatının yolunu çizer. Muazzam bir ressamdır, tuvale vurulan her fırça darbesi ona aittir. Ortaya çıkan resimde ya muhteşem bir gökkuşağı ya da fırtınalarla dolu kapkaranlık uçsuz bucaksız bir deniz vardır." "Nasıl doğum ve ölüm mutlak ise, ikisi arasındaki her şey muallakdır "derler atalarımız. Muallak nasıl sonuca bağlanmamış, sürüncemede kalmış demek ise bize bahşedilen hayat da öyledir. Sonuca bağlamak ve uzun uzadı sürüncemeleri düze çıkarmak da bizim elimizdedir." "Ne layıkıyla geldi ne de yanımda diye düşündün mü? Asilik yapmak kadın olan kadına yakışmaz. Aksiliklerle, kızarak, bağırarak… bunlara rağmen ben biliyorum birbirimizi seviyoruz diyorsan, kendini parçalayarak bir şeylere sahip olmaya çalışıyorsan ama asıl önemli olan kendi kendine, sadece kendini kandırırsın, bunlar içindeki aşkı körüklemez, köreltir. Çünkü bir bakarsın tek taraflıdır yaşadığın. Kendine yazık etme. Hayat sana verilen en güzel hediye. Korlar içindeyim derken kül olmuşsundur. Hatta koruk! Daha yemiş vermemiş meyve hamdır. Yanlışlıkla koparıp yediğinde de ağzında ekşi ve keskin bir tat bırakır sadece. Unutma…" "Başkalarına bende bunun aynını yaşadım, biliyorum demek en kolayı. Anlamak ve anlayış göstermek herkesin yaşadığının kendine ait olduğunu kabul etmektir. Çok ayrı… Apayrı… Yoksa Yaradan herkesi aynı yaratırdı. O zaman ne adlarımız ne suretlerimiz olurdu!" "Herkesin hayata kendi penceresinden baktığı manzaralar ve doğrular var. Herkes kendine göre haklı. Hüküm çok ve en kolay! Yürek değil kafalardaki mahkemenin hakimi kararı veriyor çoğu zaman, tak vuruyor. Neye göre? Anın içinde, durumla ve kendi göre doğrularla. Sonra? Perde çekiliyor, kalem kırılıyor, pencereler ise sonsuza dek kapanıyor.