The Crown: Prenses Diana Gerçekten Dodi Al Fayed ile Evlenecek Miydi?

Yazı Aleyna Zeynep Yıldız

The Crown altıncı sezon, üçüncü bölüm, "Dis-Moi Oui", Prenses Diana'nın tüm dünyayı yasa boğan ölümünü konu alıyor. Prenses'in Paris'teki son gecesine dair hazırlanan zaman çizelgesine büyük oranda bağlı kalan dizi, Prenses Diana ve Dodi Fayed'in son saatlerini yeniden canlandırıyor. 30 Ağustos 1997'de Paris'e iniş yapan çift, akşam yemeği için Chez Benoît restoranına gitmek üzere Fayed'in dairesinden ayrılır. Ancak, paparazzilerin yoğun ilgisi sebebiyle fikir değiştirerek Ritz Otel'in restoranına gitmeye karar verirler. Daha sonra, çevrelerindeki ilgiden rahatsızlık duymaları nedeniyle, Ritz Otel'in restoranını terk ederek akşam yemeğini gözlerden uzak bir şekilde suitlerinde yemeye karar verirler.

Gece yarısı Arsène Houssaye'deki dairelerine dönmek üzere otelden ayrılana kadar, Prenses ve Dodi Fayed arasında gerçekten neler yaşandığını bilmiyoruz. Ancak, The Crown, bu trajik geceyi yansıtırken oldukça spekülatif olan nişan teklifi olasılığını ekranlara getirmeyi tercih ederek tartışmaları bir kez daha alevlendirdi.

Prenses Diana ile Dodi Fayed ilişkisi nasıl başladı?

Dodi Fayed ve o zamanlar Prens Charles ile evli olan Prenses Diana, 1986 yılında Windsor'daki bir polo maçında tanıştılar. Aradan geçen yıllar sonra, 14 Temmuz 1997 yılında ikili, Dodi Fayed'in babası Harrods'un sahibi Mohamed Al Fayed'in yatında St. Tropez'de yeniden bir araya geldiler. O dönemde, Dodi Fayed'in Kelly Fisher ile nişanlı olduğu biliniyordu; ancak sonraki ay, Diana ve Dodi'nin yatta öpüşürken çekilmiş fotoğraflarının gündem olmasıyla birlikte çiftin nişanlandığı söylentileri ortaya çıktı.

Peki, Prenses Diana, gerçekten Dodi Fayed ile evlenmeyi düşünüyor muydu?

Londra Metropolitan Polisi, 2004 yılında, Prenses Diana ve Dodi Fayed'in ölümünü ve beraberinde ortaya çıkan birçok komplo teorisini aydınlığa kavuşturmak adına Paget Operasyonu'nu başlattı. Çiftin ölümlerine ilişkin açılan soruşturmanın önemli bir bölümü, Dodi Fayed'in babası Mohamed Al Fayed'in; çiftin nişanlanmak üzere olduğu, Prenses Diana'nın hamile olduğu ve "Mısırlı bir Müslüman'ın geleceğin İngiltere Kralı'nın üvey babası olmasını kabul edemeyecekleri" sebebiyle kraliyet ailesinin talimatıyla öldürüldükleri iddialarından oluşuyordu.

Soruşturma sırasında, Mohamed Al Fayed, oğlu Dodi Fayed'in kazadan birkaç saat önce yaklaşık 11,600 pound değerinde nişan yüzüğü satın aldığını ancak ona verme şansı bulamadığını öne sürdü. Kazadan sonra dairede yapılan aramada, "Dis-moi Oui" (Fransızca "Bana Evet De") yazan bir yüzük ve 30 Ağustos 1997 tarihli, üzerinde 'bague de fiançaille' (nişan yüzüğü) yazan bir fatura bulundu. Mohamed Al Fayed'in, Dodi Fayed ve Diana'nın yüzüğü birlikte Monte Carlo'da seçtikleri ve ardından Paris'e gönderdikleri konusundaki iddialarına rağmen, yapılan soruşturmada Dodi'nin yüzüğü Diana'ya verdiğine dair herhangi bir belirti bulunamadı. Rapor, Prenses'in yakın arkadaşı Annabel Goldsmith'in doğrulamasıyla birlikte, Dodi Fayed'in Diana'ya farklı mücevherler de hediye ettiğini ortaya koydu.

Üstelik, Prenses'in ailesi ve arkadaşları, çiftin nişanlandığını ya da Prenses Diana'nın Dodi Fayed ile evlenmeyi düşündüğünü yalanladı. Yakın çevresinden aktarılanlara göre, Prenses ve Dodi Fayed'in ilişkisi daha çok yeniydi ve Diana'nın bu kadar kısa sürede evlenmeyi düşünme ihtimali oldukça düşüktü. Aynı kişiler; Prens William'ın, annesinin ona gelecek için bu tür planları olduğuna dair herhangi bir belirti vermediğini söylediğini aktardılar. Diana'nın yakın çevresinin ifadeleriyle birlikte, mevcut tüm kanıtlar, Prenses Diana'nın Dodi Fayed ile evlenme düşüncesi olmadığına işaret etmektedir.

Yapılan soruşturmalar, çiftin paparazzinin takibi ve olay sırasında sarhoş olduğu tespit edilen şoför Henri Paul'ün dikkatsizliği ve ihmalkârlığı yüzünden öldüğü sonucuna vardı. Ayrıca, kazadan sonra Diana'yı tedavi eden doktorların onun hamile olduğuna dair herhangi bir belirtiye ulaşmadıkları da belirtildi. Yaklaşık üç yıl süren soruşturma sonucunda yayınlanan raporun, Prenses Diana'nın ölümüyle ilgili komplo teorilerine son vermesi bekleniyordu; ancak, o gece çift arasında neler yaşandığına dair asla kesin bir yanıta ulaşılamayacağı için spekülasyonlar hala devam ediyor.