Cilt Bakım Rutininde Basit Dokunuşlar

Gözenekler ve Siyah Noktalar:

Gözenekler; güneş, temizleme yöntemi ve strese bağlı olarak tepki gösterir, değişir ve bakıma ihtiyaç duyar. Gözenekler, esasen cildinizdeki saç köklerinin bağlandığı, ter ve yağın yüzeye ulaşmasına izin veren deliklerdir. Dermatolog ve NYC'deki Entière Dermatology'nin kurucusu Dr. Melissa Kanchanapoomi Levin, "Gözeneklerinizi tamamen açmak ya da kapamak istemezsiniz, çünkü o zaman insan olmayacaksınız" diyor. Diğer bir deyişle her büyüklükteki gözenekler tamamen normaldir ve kendi limitleri vardır.

Yüzümüzün her yerinde gözeneklerimiz var, ancak t bölgenizin etrafında daha yüksek bir konsantrasyon olması yaygındır. Yale Tıp Fakültesi'nde dermatoloji klinik profesörü olan Dr. Mona Gohara, "Gözenek boyutuyla ilgili bazı gerçekler var. Genetik, güneş hasarları, gözenek etrafındaki kolajen gevşemiş ise bu her şeyi değiştirir" diyor. Gözenekleriniz açılıp kapanmayabilir, cildinizdeki kolajen zayıflayabilir ve hasar görürse de boyut olarak genişleyebilirler. Ayrıca daha büyük veya daha belirgin gözenekler yanılsamasına neden olabilecek tıkanıklık sorunu da var.

Gözeneklerinizin aniden daha büyük görünmesinin nedeni kollajen kaybı ise, hiçbir soğuk uygulama buna yardımcı olmaz. Bunun yerine, hücre döngüsünü artıran ve kollajen üretimini artıran, en sevilen A vitamini türevi olan retinole başvurun. Dermatoloğunuzdan bir retinol krem reçetesi alabilir veya önerilen bir versiyonunu deneyebilirsiniz (sadece sonuç almanın daha uzun süreceğini bilmelisiniz). Güneş hasarı aynı zamanda kolajen kaybına da neden olur, bu nedenle her gün bir SPF 30 kremi kullanmanız gerekir. Gohara, "Güneşe maruz kalma ve yaşlanma süreci nedeniyle zamanla gözeneklerinizin daha belirgin görünebileceği doğru" diye ekliyor.

Yani sıcak su ve buhar gözeneklerinizi açmayacak.Tıkanmış gözenekler sürekli bir sorunsa, laktik, glikolik ve salisilik asit gibi AHA ve BHA asitleri içeren ürünleri aramalısınız. Bu asitler, gözeneklerinizi temiz tutmak için hücresel yenilenmeye yardımcı olacaktır.

Saç Bakımında Hindistancevizi Yağı:

Hindistan cevizi yağının, protein kaybını azaltmak ve sağlıklı görünmesini sağlamak için saçınızda kullanabileceğiniz en iyi yağ olduğu söylenir. Hindistan cevizi yağının mevcut popülaritesi göz önüne alındığında, kafamızda sorular olması normaldir. Ancak bu iddianın arkasında bazı kanıtlar var. Bazı çalışmalar, hindistancevizi, ayçiçeği veya mineral yağın saça yıkamadan önce veya sonra uygulanmasının etkilerini de gösteriyor. Saç sağlığını korumak için hangi yağın en iyisi olduğunu görmek için araştırmacılar, bu tedavilerin her birinin ardından saçın kaybedilen protein miktarını ölçtüler.

Saç yıkamadan önce veya sonra uygulandığında hindistancevizi yağının protein kaybını önlemede hem mineral hem de ayçiçek yağlarından daha iyi olduğunu buldular. Aslında, hindistancevizi yağı tüm çalışmalarında zirveye çıktı ve hasar görmüş, boyalı, kimyasal işlem görmüş ve UV'ye maruz kalmış saçlarda protein kaybını azalttı.

Öte yandan hem mineral yağlar hem de ayçiçek yağları bu etkiye sahip değildi ve saçtan protein kaybını azaltmada etkili olmadığı görüldü. Saçı koruma konusundaki üstün yeteneğinin arkasında hindistancevizi yağının kimyasal yapısının olduğu düşünülmektedir.

Hindistan cevizi yağı, ağırlıklı olarak laurik asit adı verilen orta zincirli bir yağ asidinden oluşur. Bu, hindistancevizi yağına uzun, düz bir yapı kazandırır ve daha kolay emilmesini sağlar. Ayçiçek yağı, çoğunlukla daha hacimli bir yapıya sahip olan linoleik asit içerir, bu nedenle saç tarafından o kadar kolay emilmez. Bu, mineral yağ ve ayçiçek yağı gibi yağların saçı kapladığında saçın yapısının yağı ememediği anlamına gelir.

Kendi Kahve Peelinginizi Yapın:

Selüliti tamamen ortadan kaldırmak zor olsa da, vücut peelingi özellikle işe yarayan bir yardımcıdır. Kahvede bulunan özelliklerin selülit görünümünü azaltmaya yardımcı olduğu bulunmuştur ve peelinginize zeytinyağını da eklemek cildinizi nemli ve pürüzsüz tutacaktır.
Üzüm çekirdeği yağı ve organik şeker dahil olmak üzere yalnızca dört doğal bileşen içeren bu vücut peelingi, cildinizin ilk kullanımdan sonra daha sağlıklı görünmesini sağlayacaktır. Kahvede bulunan kafein, istenmeyen yağları yok etmeye yardımcı olarak cildinizin kusursuz görünmesini sağlar. Kahve telvesinin sert dokusu ölü deriyi soyarak size pürüzsüz bir cilt bırakır.

Kahve peelingini hem esmer şekerle hem de nem tazelemesi için bir miktar bal ile destekleyerek özellikle eller ve ayaklar üzerinde de etkisini arttırabilirsiniz. Daha sonra tahrişe neden olmadan tüm ölü deriyi temizlemesi için de gül yağını ekleyin! Sivilceyle ilgili lekelerin görünümünü iyileştirmek ve azaltmak için tamamen doğal bir bileşen olacaktır.

• 2 yemek kaşığı kadar ince çekilmiş kahve
• 2 yemek kaşığı bal
• 2 yemek kaşığı esmer şeker
• 1 yemek kaşığı kadar gül suyu
• 1 tatlı kaşığı üzüm çekirdeği yağı

Tüm malzemeleri karıştırdıktan sonra, cam bir kavanozda, serin bir yerde saklayın. Banyo sırasında yüzünüze yumuşak dokunuşlarla peeling yapabilir, ya da sıcak bir duş ardından kalçalarınıza, bacaklarınıza ve bedeninize uygulayıp ayaklarınızı uzatıp kahvenizi yudumlayabilirsiniz. Bacaklarınızda yapacağınız uygulama aynı zamanda batık tüyler içinde gözenekleri açacak ve batıkları azaltacaktır.