Nomad ruh
Lug Von Siga markasının kurucusu ve kreatif direktörü Gül Ağış, göçebe kültüründen aldığı ilhamla hazırladığı yeni koleksiyonun hikayesini paylaşıyor.
GÜNCELLEME TARİHİ: 3 Ağustos 2019
Resort 2020 koleksiyonunu oluştururken, Tanca'da bir antikacıda gördüğüm duvarda asılı eski göçebe resimleri gözüme takıldı. Kıyafetlerindeki aksesuarlar, kumaş ve nakışların iç içe geçmişliği o kadar farklı ve yaratıcı duruyordu ki, sanki teatral bir oyunun karakterleri gibiydi. Türkiye'ye döndüğüm zaman göçebe konusu gittikçe ilgimi çekti, belki de dedelerimin göçebe olmasından kaynaklanan bir tanışıklık hissetmiştim, kim bilir. Daha sonra Orta Asya Türkleri ve göçebe yaşamları, toplum sosyolojisi üzerindeki etkileri, okçuluk ve atçılıktan Dede Korkut hikayelerine uzanan derin bir yolculuğa başladım. Bu süreçte göçebe kadınların fotoğraflardaki kılık kıyafetleri, yaptıkları layering günümüzdeki bir moda çekimi kadar sofistike ve günümüze aitmiş gibi duruyordu.
Çekim için göçebe yaşam tarzını yansıtacak geniş bir yayla araştırması yaptık ve oraya at kılından yapılmış bir otağı çadırı kurduk. Bugünkü "oda" kelimesinin de bu kökenden geldiğini öğrenmiş oldum böylelikle. Kumaşlarda doğal elyaftan yapılmış, kendi içlerinde patchwork olarak organik dantellerle birleşmiş, yeşil, taba, mürdüm gibi toprak renklerinin hakim olduğu, tavus kuşu ve kuş desenlerinin folklorik anlatım öğeleriyle birleştiği, üç boyutlu büyük kanat motiflerinin elbiselerde kullanıldığı bir koleksiyon ortaya çıktı. Türk geleneklerinin zengin bir parçası olan göçebeliği de bu şekilde tekrar hayata geçirebilmiş olduk Resort 2020 koleksiyonumuzda.
