2022 Cannes Film Festivali'nin Bilmeniz Gereken 10 Filmi
LIFESTYLE

2022 Cannes Film Festivali'nin Bilmeniz Gereken 10 Filmi

Büyük bir heyecanla beklenen Cannes Film Festivali'nin programı geçtiğimiz günlerde yayınlandı. 75. Edisyondan bilmeniz gereken 10 film sizlerle.

GÜNCELLEME TARİHİ: 19 Nisan 2022

"The Stars at Noon" / Claire Denis

Robert Pattinson'ın ve Margaret Qualley'in başrollerinde yer aldığı film ,1984 yılında Nikaragua'da geçiyor. Denis Johnson'ın kaleme aldığı The Stars at Noon, Amerikalı bir gazeteci ile bir İngiliz şirketi arasındaki ilişkiye ışık tutuyor, Hiçbir şeyin göründüğü olmadığını anlatan filmin yönetmenlik koltuğunda Claire Denis oturuyor.

"Crimes of the Future" / David Cronenberg

Usta yönetmen 1970 yılında yönettiği filmi 2022 yılında, Kristen Stewart, Léa Seydoux ve Viggo Mortensen'den oluşan çarpıcı oyuncu kadrosuyla yeniden ele alıyor. Psikolojinin sınırlarında dolaşan filmin fragmanı yayınlandığından beri heyecan her geçen gün artıyor. Bakalım yeni filmle birlikte David Cronenberg Crimes of Future'yi noktalayacak mı?

"Beast" / Riley Keough ve Gina Gammell

Elvis Presley'in torunu Riley Keough Cannes 2022'deki ilk yönetmenlik denemesi ile ilgi çekiyor. Yapımcı Gina Gammell ile ortaklaşa tasarlanan proje, Güney Dakota Pine Ridge Reservation'daki üç Lakotalı adamın hikayesini konu alıyor. Filmin detaylarıyle ilgili pek bir şey bilinmese de yerli halkın gerçek bir özne olarak filmde yer alacak olması beklentiyi arttırıyor.

"Decisions to Leave" / Park Chan-Wook

Güney Koreli yönetmen Park Chan-Wook bir "katil kim" bulmacasıyla bizleri baş başa bırakıyor. Son filmi Handmaiden ile ürkütücü bir hava yaratan yönetemen "Decision to Leave" ile tamamen karanlık bir dünyanın kapılarını aralıyor. Hikaye bir adamın cinayetini bir araya getiren bir dedektifi konu alıyor, soruşturmanın ortasında dedektifin adamın karısıyla tanışması hikayeyi bekklenmedik bir yola sokuyor.

"Elvis" / Baz Luhrmann

Baz Luhrmann yeni filmiyle Amerika'yı yeniden keşfetmeye devam ediyor. "The Great Gatsby" ile sürdürdüğü başarıyı yeni filmi "Elvis" ile sürdürmeye kararlı olan yönetmen, rock n' roll ikonu Elvis Presley'in hayatını tüm cesurluğuyla konu alıyor. Hikayede Austin Butler, Elvis Presley'e hayat verirken Tom Hanks onun menajeri Albay Tom Parker rolünde karşımıza çıkıyor.

"Sick of Myself" / Kristoffer Borgli

Joachim Trier'in "The Worst Person in the World" filmini sevdiyseniz "Sick of Myself"i de oldukça seveceksiniz. Norveçli film yapımcısı Kristoffer Borgli tarafından yönetilen film, Thomas'ın çağdaş bir sanatçı olarak büyük çıkışını yaptığında, kötü giden ilişkisini konu alıyor ve kız arkadaşı Signe, statüsünü geri kazanmaya ve bunu yaparken ne pahasına olursa olsun dikkat çekmeye kafayı takmış durumda.

"Three Thousand Years of Longing" / George Miller

Usta yönetmen George Miller, fantastik romantizmi "Three Thousand Years of Longing" filmiyle karşımızda. Başrollerinde muhteşem ikili Tilda Swinton ve Idris Elba'nın yer aldığı filmde, özgürlüğü karşılığında üç dileğini sunan bir bilgin ile bir cin arasında geçen çarpıcı diyaloglar yer alıyor.

"The Silent Twins" / Agnieszka Kmocynska

Letitia Wright ve Tamara Lawrance'nin başrollerini paylaştıkalrı film gerçek hayattaki bir olaya dayanıyor. İkiz kardeşler June ve Jennifer Gibbons'ın hayatlarından yola çıkarak hazırlanan film, 1970 ve 80 yılları arasında Galler'deki tek siyahi ikizlerin birbirlerinden başka kimseyle konuşmayı reddetmesini konu alıyor. Ergenlik, kiml,k ve çatışma akvramları üzerinde duran film ikizlerin Broadmoor psikiyatri hastanesine gönderildikten sonra tam anlamıyla bir trajediye dönüşüyor.

"Showing Up" / Kelly Reichardt

Yeni filmiyle Michelle Williams ile yaptığı dördüncü ortak çalışmaya imza atan Kelly Reichardtt 2022 Cannes Film Festivali'nde Altın Palmiye için yarışacak adaylar arasında yer alıyor. Kelly Reichardt, filmin senaryosunu için de önceki filmlerinde birlikte çalıştığı Jon Raymond ile birlikte çalışmaktan şaşmıyor.

"Triangle of Sadness" / Ruben Ostlund

Woody Harrelson asla yüzeyselleştiremeyeceğiniz bir oyuncu. Bu filmde süper zenginlerle dolu bir gemiyi yöneten Marksist kaptan olarak karşımıza çıkan Harrelson etkileyici bir performansa imza atıyor. Geminin batışı ve yolcuları mahsur kaldığı anlarda, sınıf, güç ve gösteriş üzerindan ilerleyen diyaloglar etkileyici bir olay örgüsü sunuyor. Film, Altın Palmiye ödüllü yönetmen Ruben Östlund tarafından yönetiliyor.