Mehtap Elaidi ile yenilenme zamanı
19 yıldır tasarımlarıyla kadınları modern masal kahramanlarına dönüştüren Mehtap Elaidi’nin yeni showroom’undayız. Son koleksiyonu ve genişleyen ürün gamını keşfederken, markanın yenilenme sürecini birinci ağızdan öğreniyoruz.
GÜNCELLEME TARİHİ: 24 Eylül 2019
Çimen Uzsoy G.
Fotoğraflar Serkan Eldeleklioğlu
Birkaç ay evvel yeni showroom'unuz Dükkan Mehtap Elaidi'ye taşındınız. Bu yenilenme fikri nasıl doğdu ve gelişti?
Bu sene 19. yılımız ve aramıza kızım Lal Omur'un marka direktörü olarak katılmasıyla bir yenilenme ve kabuk değişimi sürecine girmiştik zaten. Aynı zamanda son senelerde ihracat çok ağırlık kazandığından maalesef Türkiye'deki müşterilerimize çok zaman ayıramıyorduk, bu süreçte gelen talepleri de değerlendirerek yaşayan ve yaşatan bir mekan yaratma fikri doğdu. Zaten uzun zamandır en sevdiğim Nişantaşı apartmanlarından biri olan bu mekan da önümüze çıkınca kolları sıvadık. İç mimarisi için sevgili mimarımız Melis Kösem ve Lal Omur birlikte çalıştılar ve tam da istediğimiz gibi bir yer yarattılar. Her detayın Mehtap Elaidi kadınını yansıtması bizim için en önemli noktalardan biriydi. Aynı süreçte Mehtap Elaidi kadınını da tekar tanımlamıştık zaten. Eklektik bir tavır ortaya çıktı diye düşünüyorum. Başkalarının direttiği kodları benimsemek yerine kendi kodlarını yaratmayı tercih etmiş bir mekan oldu.
Showroom'un ötesine geçen bir alan söz konusu, neler yapmayı planlıyorsunuz mesela?
Eskisinden farklı olarak burası yaşayan ve yaşatan bir mekan olarak tasarlandı. Dükkan Mehtap Elaidi'de tanımladığımız kadının katılmak isteyeceği organizasyonlar yeni sezonda kendini gösteriyor olacak. Bazen bir sohbet dinlemeye ya da belki bir kitabı tartışmaya gelebilecekler.

Önümüzdeki sezon markanızın 20. yılını kutlayacaksınız. Geri dönüp baktığınızda öne çıkan anlar hangileri?
Markamı kurduğumda kendi el yazımla yarattığım bir logo yapmıştım. İlk gün Elaidi logosunu kendi ellerimle cama yapıştırdıktan sonra karşı kaldırıma geçip, uzun uzun baktığımı ve o gün duyduğum heyecanı hâlâ hatırlıyorum. Sonrasında bir gün Özlem Süer'in showroom'uma gelip bana ihracat yapmamı söylemesi ve ilk adımları atmama yardım etmesi ilk aklıma gelenler. Genel olarak baktığımda bu yolculukta çok değerli dostlar edindim, Moda Tasarımcıları Derneği Başkanı olarak elimden geldiğince emek verdim. İstanbul Moda Haftası'nın ilk günlerinden itibaren içinde olup, çalışma fırsatı yakaldım. Bütün bunları düşününce her gün "iyi ki" diyerek işime geliyorum. "Ne mutlu bana" diyebilen şanslı kişilerden biriyim.


2000 yılında beyaz gömlekler yapan, henüz kariyerinin başındaki Mehtap'a bir mesaj iletmeniz mümkün olsa ne derdiniz?
"Hayallerini geniş tut, korkma seni çok güzel bir yolculuk bekliyor."
Bugüne dönersek, sonbahar/kış koleksiyonunuzun teması yenilenme. Nasıl bir yenilenmeden bahsediyorsunuz ve bu koleksiyonda nasıl kendini gösteriyor?
Bu yenilenme, Türkiye'de 19 yılını tamamlamış bir tasarım markasının yola devam hikayesinin bir parçası aslında. Çok hızlı devinen bir dönemin en hızlı devinen sektörünün içindeyiz. Dolayısıyla bugüne kadar biriktirdiklerimizi ve yarattıklarımızı yanımıza alarak, biz de bu devinim içinde Mehtap Elaidi kadınını tekrar tanımladık ve bunu da koleksiyonumuza tema olarak aldık. Mehtap Elaidi'nin DNA'sı haline gelmiş beyaz gömlekleri bünyemizde önemli bir yere oturturken, kadınımızı tamamen donatmak istedik. Bu sebeple koleksiyonda takımdan kabana, gömlekten smokine, elbiseden ayakkabıya geniş bir seçki sunuyoruz.

Çanta, takı ve aksesuarlar da bu sezonla birlikte ürün gamınıza eklendi. Harika görünüyorlar, dolayısıyla sormadan edemiyoruz; neden bu zamana kadar beklediniz?
Hep söylerim, tasarım kolektif bir çabadır ve hem işinizi hakkıyla devam ettirebilmek hem de yeni segmentlere geçebilmek için iyi bir ekibe ihtiyacınız vardır. Benim için doğru zaman bu oldu. Kızım Lal Omur'un aramıza katılması
da elbette ciddi bir güç haline geldi.
İlk bakışta fiyonk ve drapeler, çiçek desenleri, geometrik çizgi gibi detaylar içeren, sonbahar renklerinin hakimiyetinde bir koleksiyon görüyoruz. Daha alt katmanlara indiğimizde neler karşımıza çıkıyor?
Daha alt katmanlara indiğimizde bütün bu gördüklerinizin çeşitlendiği, yolculuğumuzun başında yaptığımız deneysel kuplara dönüşün hissedildiği ama bugünün Mehtap Elaidi kadınının hayatına dokunan ince tasarım detayları var.

Bu koleksiyonda kişisel favoriniz hangi parça?
Siyah smokin tulum ve beyaz gömlek altına kuyruklu siyah pantolon favorilerim diyebilirim çünkü hem anlatmak istediğimiz kabuk değişimini çok iyi yansıtıyorlar hem de ben her zaman bir pantolon kadınıyım!


Bu aralar ne dinliyorsunuz, ne okuyorsunuz, ne izliyorsunuz?
Playlist'lerimle idare ediyorum şimdilik… Bu aralar birkaç kitap birden elimin altında ve iPad'imin içinde. Never Let Me Go yeni bitirdiğim ve beni çok etkileyen bir kitaptı. Şimdi Normal People ve Brave New World okuyorum ama bu aralar Olasılıksız'ı tekrar okumak için de can atıyorum. Mindhunter ve Casa de Papel izlediğim diziler. Bir de Netflix'de Heal dönüp dönüp izlediğim bir dokümanter. Sinema için maalesef pek vakit bulamıyorum ama izlemem gereken filmleri de büyük kızım Dilara Omur'un tavsiyeleri ile evde izlemeye çalışıyorum.




