Sorumlu Modanın Öncüsü: Sevil Savaş
MODA

Sorumlu Modanın Öncüsü: Sevil Savaş

"Üzerinde yeterince düşünüldüğü sürece, trendleri de çevre dostu tasarımlarla yakalamak mümkün"

GÜNCELLEME TARİHİ: 25 Nisan 2020

Moda Editörü Tuğçe Kılınçlı
Fotoğraflar Fırat Meriç
Röportaj Bade Çakar

SEVİL SAVAŞ / Eli Peacock

Yarattığınız tasarımın özellikleri neler?
Tasarımlarımız trendlerden bağımsız, zamansız ve özgün. İpek kumaşlar ve en kaliteli malzemelerle elde üretiyoruz. Amacımız, müşterilerimizin yıllarca keyifle kullanabileceği saç aksesuarları ve tamamlayıcı aksesuarlar sağlamak. Bu tasarımı da atölyedeki hasır şapkaları yeniden değerlendirerek yarattık.

Tasarımınızın arkasında yatan ilham nedir?
Tasarım yaparken, onları kullanacak kadınların stillerini ve kombinlenecekleri kıyafetleri hayal ederim. İlham benim gölgem gibi; her an benimle ve sürekli gözlem halinde. Ben uyurum, o uyumaz, arka planda çalışmaya devam eder ve sonunda, "İşte, bu!" dediğim modelleri tasarlamamı sağlar.

Sürdürülebilir bir tasarımı hayata geçirmenin zorlukları neler?
Eli Peacock tasarımlarında sürdürülebilirlik yaklaşımı, markalaşma süreci başladığı dönemden beri mevcut. Kişiye özel tasarlanan şapka veya kepler üzerindeki tüy ve taşlardan oluşan süslemeleri, bazen ilk kullanım öncesi, bazense ilk kullanım sonrası fiyat farkı talep etmeksizin iki ayrı ürüne dönüşebilecek şekilde tasarlıyoruz. Böylece, müşterilerimiz hem özel günleri için hayal ettikleri ürüne sahip olabiliyorlar, hem de sonrası için iki farklı model satın almış oluyorlar.

Çevre dostu tasarım yaratırken trendlere bağlı kalmak zor mu?
Üzerinde yeterince düşünüldüğü sürece, trendleri de çevre dostu tasarımlarla yakalamak mümkün.

Sürdürülebilir moda tam olarak ne demek?
İhtiyaç dışı ürünlerin alınmasını sağlayan moda endüstrisinin yarattığı indirim ve tüketim çılgınlığı ile unuttuğumuz çevreci yaklaşımı geri kazanmamız için ortaya çıkmış bir yaklaşım. Ekolojik sistemi ve canlılığı koruyabilmek için hammadde kullanımı ile başlayan modada sürdürülebilirlik; zincirin halkası olan diğer tüm aşamaları etik ve ekonomik koşullarıyla değerlendirip, çevreye verilen zararı en aza indirmeyi amaçlıyor.

Bu algıyı gündelik yaşamınıza nasıl dahil ediyorsunuz?
Eskiden, giymeyeceğim veya tek sefer giyeceğim ürünleri alırken; son dönemde sadece uzun yıllar severek kullanacağım kaliteli ve şık ürünleri tercih etmeye başladım.

Bu alanda beğendiğiniz tasarımcılar kimler?
İlk aklıma gelenler Gucci ve Stella McCartney.

Modanın bugünkü durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Hızlı moda markaları yüzünden kalite oranı düşük, fiyat-kalite dengesine göre pahalı, kopya modellerden oluşan koleksiyonların yol açtığı üretim ve tüketim çılgınlığı, kalıcılık yaratmamak üzerine kurulu bir sisteme dönmüş durumda. Hepimizin, kendi tarzını ve duruşunu temsil eden, uzun yıllar severek kullanabileceği, etik değerleri olan markalara ve ürünlere ihtiyacı var. Sezonda 10 parça kullan-at ürün almak yerine, aynı fiyata 2-3 nitelikli parça satın almak; tasarıma, tasarımcıya ve onun ardındaki zincirin tüm halkalarına verilen değeri artırır. Kişinin önce kendini kalitesiz ürüne layık görmemesi ve kalitesizliğin ardındaki olumsuz endüstriye karşı bir duruş sergilemesi gerekiyor. Tüketici farkındalığı, dünyamızı ve geleceğimizi şekillendirecek.

Sürdürülebilirlik algısı sizce nasıl yaygınlaştırılabilir?
Alışkanlıkları değiştirmek biraz zor olacak. Şayet insanların üç ayda bir gardırop detoksu yapmaları mümkün olsa, tüketim çılgınlığı ile verdikleri hatalı kararların farkına varabilirler. Böylece bilinçsiz alışverişin önüne geçilebilir.

Hızlı modanın en büyük zararı ne?
Pamuk üretiminde kullanılan böcek ilaçları, petrolden üretilen polyester, iplik üretiminde kullanılan kimyasallar… Bunların hepsi hem insana hem de doğaya zarar veren en büyük bozucu etmenler.

Sürdürülebilir moda hakkında doğru bilinen yanlışlar neler?
Sürdürülebilirlik sadece ürünün kendisi ile alakalı değildir. Sürdürülebilirlik için hammadde alımından üretim süreçlerine kadar, pazarlama, lojistik ve satış sonrası hizmetler dahil sistemin tamamını etkileyen bütünlüğün her aşaması önemli.

Sürdürülebilirlik algısını benimsemediğimiz takdirde karşılaşacağımız etkiler neler?
Niteliksiz ürünler ve bunların yarattığı atıklar… Maalesef dünyamız, ihtiyaç dışı üretim ve beraberinde oluşan atıklar sebebiyle, önüne geçemezsek hızlıca yaşanmaz bir hal alacak. Hepimizin, yaşamın her alanında enerji tasarrufunu alışkanlık haline getirmesi gerekiyor. Su, elektrik, yakıt gibi kaynaklarımızı hiç tükenmeyecekmiş gibi değil, her an bitecekmiş gibi bir hassasiyetle kullanmalıyız.