Pierpaolo Piccioli, Balenciaga’nın Yeni Kreatif Direktörü Oldu
Piccioli, ilk koleksiyonunu Ekim ayında Paris’te tanıtacak.
GÜNCELLEME TARİHİ: 20 Mayıs 2025
Yazar: Ece Büyükçolpan
Fotoğraf: Getty Images
Balenciaga'nın yeni kreatif direktörü, adı neredeyse Valentino ile özdeşleşmiş olan günümüzün moda dehalarından Pierpaolo Piccioli oldu. Piccioli, 10 Temmuz itibarıyla göreve başlayacak ve büyük bir heyecanla beklenen ilk koleksiyonunu Ekim ayında Paris'te sunacak.
Piccioli, yaptığı açıklamada kendisinden önceki tüm isimlere, özellikle Demna’ya ve Balenciaga’yı bugünkü konumuna getiren tüm ekibe derin bir minnettarlık duyduğunu belirtti. “Bana teslim edilen, sonsuz olasılıklarla dolu ve son derece büyüleyici bir marka,” dedi. Önceki kreatif direktör hakkında ise şunları ifade etti: “Bu kadar anlamlı bir devir teslimi hayal edemezdim. Bu, markaya dair yeni bir vizyon yaratmam ve yepyeni bir hikâyeyle yeni bir sayfa açmam için büyük bir fırsat.”
Piccioli, ayrıca hikâyesinin bu yeni sayfası hakkında tatlı bir ayrıntıyı da paylaştı: Kısa bir süre önce dikkatini çeken bir şey vardı; tasarımcının Instagram’daki ilk paylaşımı, Cristóbal Balenciaga’nın 1967 yılına ait bir gelinlik tasarımına aitmiş. Her ne kadar kadercilik düşüncesine pek sıcak bakmasa da bunu bir işaret olarak değerlendirdiğini söyledi.
Balenciaga CEO’su Gianfranco Gianangeli, yaptığı açıklamada, Piccioli’nin “yaratıcı vizyonunun markada gelişeceğine ve Cristóbal Balenciaga’nın mirasını kusursuz bir şekilde yorumlayarak markanın cesur yaratıcılığını, köklü mirasını ve güçlü kültürünü daha da ileriye taşıyacağına” inandığını belirtti.
Piccioli’nin kariyer geçmişi de bu önemli görev için oldukça sağlam bir temel oluşturuyor: Daha önce Fendi’de çalışan Piccioli, ardından Valentino’ya geçerek burada tam 25 yıl boyunca görev yaptı. 2024 yılında ise markadan Kreatif Direktör olarak ayrıldı.
Piccioli’nin vizyonu, form ve renkten besleniyor: Tasarımları titizlikle işlenmiş, terzilik detayları ve zarif, feminen silüetlere odaklanıyor; bu yönüyle geçmişin büyük couture ustalarını anımsatıyor. Estetik yaklaşımı açısından da Piccioli, Balenciaga’nın tarihinde yer eden anlayışla örtüşüyor: Kadınlar için heykelsi formlar yaratan özgün silüetlerle şekillenen bir stil mirasıyla tam bir uyum içinde.
Demna, Balenciaga’yı genç kuşağın isyan dolu enerjisiyle ve cesur bir şekilde yeniden tanımladıysa, Piccioli ise markayı, şık ve romantik bir bakış açısıyla geleceğe taşıyacak isim olacak gibi görünüyor şimdiden. Belki de bu kez, özellikle estetik ve zarafete odaklanan bir yaklaşım benimseyerek, farklı bir iz bırakacak. Kering’in marka gelişiminden sorumlu başkan yardımcısı Francesca Bellettini’nin sözleriyle: “Kendisi, günümüzün en yetenekli ve en çok takdir edilen tasarımcılarından biri.” Bellettini ayrıca şunları söyledi: “Haute couture konusundaki ustalığı, yaratıcı bakış açısı ve zanaate olan tutkusu, onu Balenciaga için ideal bir tercih haline getirdi.”
Kering’in Marka Gelişiminden Sorumlu Başkan Yardımcısı Francesca Bellettini, Piccioli hakkında şöyle diyor: “Kendisi, günümüzün en yetenekli ve en çok takdir edilen tasarımcılarından biri.” Sözlerine şu ifadelerle devam ediyor: “Haute couture konusundaki ustalığı, yaratıcı vizyonu ve zanaate duyduğu derin tutku, onu Balenciaga için ideal bir tercih haline getirdi.”
Piccioli, moda dünyasında son derece saygı gören bir tasarımcı. Ancak onu özel kılan yalnızca yaratıcılığı değil; birlikte çalıştığı ekibe ve tasarımlarını hayata geçiren insanlara duyduğu özen ve saygı. Valentino’daki döneminde, her defile sonunda emeği geçen tüm tasarım ekibini sahneye podyuma etmesiyle tanındı Piccioli. Hatta koleksiyondaki parçalara, onları diken terzilerin isimlerini veriyor; bu kişileri ve emeklerini Instagram sayfasında öne çıkarıyordu.
Lüks modada fiyatların sürekli yükseldiği, kreatif direktör değişimlerinin baş döndürücü bir hızla gerçekleştiği günümüzde, Piccioli gibi grup çalışmasına en az kendi vizyonu kadar değer veren bir tasarımcının yeniden sahneye dönmesi gerçekten heyecan verici.
Balenciaga'nın yeni kreatif direktörü olarak Pierpaolo Piccioli, açıklamasını şu sözlerle noktaladı: “İşi insanlar yapar ve o insanların o işin içinde nasıl hissettikleri, gerçekten önemli olan tek şeydir. Ben kendimi iyi hissediyorum; burada, şu anda olduğum için şanslı, minnettar ve onurlu hissediyorum.”




