Şehirde gündem
MODA

Şehirde gündem

İstanbul sokaklarından aldıkları ilhamla hareket eden yaratıcı gençlerin yeni oluşumu, şehrin ilk sokak kültürü festivali Hype Convention’ı, bahsi geçen gençlerden beşine sorduk.

GÜNCELLEME TARİHİ: 28 Haziran 2018

Şeyda Sözüer
Fotoğraflar Mert Terliksiz

İlerleyen zamanla birlikte vizyonunu genişleterek büyüyen bir 90'lar nesli söz konusu. Bu nesil, 'icat çıkarma' konusunda oldukça başarılı. Misal, İstanbul'da bir ilki gerçekleştirdiler. Hedefleri ise sokağın tüm renklerini aynı çatı altında buluşturmaktı. Sultanahmet'teki Abud Efendi Konağı'nın dokusunu ve ruhunu festivalin ortaya çıkış amacıyla özdeşleştiren ekip, yarattığı oyun alanında dövme sanatı, kaykay, basketbol turnuvaları ve DJ performanslarına yer verdi. Hype Convention, sokağın kendine özgü tüm unsurlarını içinde barındıran, aynı sokakta eğlenmek üzere dünyanın dört bir yanından katılımcıların buluştuğu bir organizasyon oldu. Proje ekibinden isimlere ve underground kültürün kumaşından anlayan katılımcılara festivali sorduk.

ECEM KAVAKLI
Proje koordinatörü

Festivalin en keyif aldığın kısmı hangisiydi?
Aslında festival bizim için çok uzun zamandır sürüyor. Fikir olarak ortaya çıktığı andan itibaren her şey hızla gelişti. Bu süreçte en keyif duyduğum an, festival bitiminde kapıları kapattıktan sonra bütün ekibin bir araya gelmesi ve festival boyunca yaşanan her güzel anı ya da krizi gülüp eğlenerek birbirimize anlatmamızdı.

'Giy ve çık' parçaların neler?
Reebok sneaker'larım, siyah denim şortum, beyaz oversize tişörtlerim ve hava serinse devasa bir hoodie.

Sence iyi giyinmek için gerçekten markalara ihtiyacımız var mı?
Markalarla bağdaştırılan stil anlayışını yanlış buluyorum. Eğer gerçekten bir stilin varsa, sana hitap eden parçaları her yerde gözün hemen seçebilir. Tabii ki herkesin bir favorisi vardır ama buna bağlı kalmak bana kendini kısıtlamak gibi geliyor.

SENA LOREN
Tasarımcı

Hype Convention işbirliğin nasıl gerçekleşti?
Sokak kültürü adı altında düzenlenen bir festival olduğunu duyduğumuzda orada olmamız gerektiğini hissettik, hemen festivalden ulaşabildiğimiz insanlarla iletişim kurduk. Markanın görsel kimliğine çok yakışan bir organizasyon oldu. Hem ilk defa markamı tanıttım hem de hitap ettiğim gerçek kitleme ulaşabildim.

Sokak modası senin için giydiklerinden mi ibaret, yoksa bir hayat tarzı mı?
Benim için İstanbul demek İstanbul'un sokakları demek. Sokağı bu kadar benimseyince, onun modasını takip etmek de gereksiz bir konu oluyor. Sokak zaten sizi akışına katıyor.

Markanın ilham aldığı dünyadan bahseder misin?
Pressure, benim başrolünde olduğum bir dünya. Bu dünyaya Akdeniz kıyılarının pervasızlığı ve rahatlığı hakim. Aynı zamanda bolca ironi ve misilleme de içeriyor.

DİLAN KOLKILIÇ
Blogger

Hype Convention'ı ilk nereden duydun?
Organizasyonun mucidi Deniz Koşan'dan duydum. O da benim gibi Almanya'dan İstanbul'a gelen bir Türk. Instagram'dan takip ediyordum, bana festivali tanıttı ve davet etti.

Almanya'da yaşamanın tarzının şekillenmesinde bir rolü olduğunu düşünüyor musun?
Almanya'da bir özgürlük alanı mevcut. Alakasız parçaları bir arada kullandığınızda yadırgayan bakışlara maruz kalmıyorsunuz. İstanbul'da da sokak modasının giderek popülerleştiğini gözlemliyorum. Ama tarzımı esas şekillendirenler sosyal medyada takip ettiğim kişiler ve bloglar.

Sokak modası senin için giydiklerinden mi ibaret, yoksa bir hayat tarzı mı?
Benim için daha çok bir hayat tarzı. Özellikle sneaker dünyasını ciddiye alıyorum. Birçok modeli vintage ya da ikinci el mağazalardan alıyorum. Bir ayakkabının en çok öyküsü ile ilgileniyorum; hangi modeli hangi tasarımcı tarafından ne zaman üretilmiş
gibi detaylar ilgimi çekiyor.

PELİN TAŞKIRAN
Blogger

Hype Convention işbirliğinden bahseder misin?
Benimle Deniz iletişime geçti. Festivalde sokak kültürünün alt başlıkları olan basketbol, kaykay, müzik ve sokak giyimi kategorilerinin yer alacağından bahsetti ve sokak stili başlığında yer almamla ilgili teklifte bulundu. Gizem Barlak ve Tulu Erden ile beraber bunu garage sale formuna dönüştürdük. Sokak tarzının forması hoodie, sneaker ve dolabımdan seçtiğim diğer parçaları satışa çıkardım.

Blogger'lık sosyal medya ile ciddi bir ivme kazandı. Yeni neslin sosyal medyadaki gücüne inanıyor musun?
İnanıyorum. Kısa sürede herkesin adapte olduğu bir sisteme dönüştü. Değişen bir düzen var ve bu düzeni işi olarak gören tüm genç blogger'lar için her şey daha doğru ilerliyor.

Tarz sence tamamen kişisel bir şey mi?
Stil her ne kadar karakterin yansıması olsa da, tarz sahibi olmak için modaya uyum sağlama fikrini de yanlış bulmuyorum.

İZ ARSİYA
Proje koordinatörü

Sence Hype Convention beklenen ilgiyi gördü mü?
Doğrusu beklediğimizden daha fazla ilgi gördü. Bunu yalnızca katılım oranı olarak değerlendirmiyorum; festivalle ilgili daha fazla bilgi sahibi olmak isteyen katılımcılar, festivale dahil olmak isteyen markalar ve işbirliği yapmak isteyen sanatçılardan yola çıkarak söylüyorum. Hazırlık süreci boyunca her gün, "Festivali yeni duydum, nasıl dahil olabilirim?'' sorusu ile karşılaştık. Sokak kültürünü benimseyen kitlenin yanında bu kültürü merak eden ve öğrenmek isteyen insanlar da mevcut.

Festivalin en keyif aldığın yanı neydi?
Benim için festivalin tamamı çok keyifliydi. Harika bir ekiple çalıştım. Tüm bu süreçte her anın tadını çıkarmayı ve eğlenmekten geri kalmamayı başardık. Günün sonunda, festival alanında kafamı çevirdiğim her yerde sokak kültürüne sahip çıkan yüzler görmek beni çok mutlu etti.

İstanbul'daki sokak modası hakkında ne düşünüyorsun?
Çoğu zaman esprili, ara sıra kaotik bir atmosferi olsa da, İstanbul sokak modasının kendine özgü bir ruhu var. AVM tüketicisi dediğimiz kitlenin pek bilmediği markaları çok samimi buluyorum. Her biri İstanbul'da yaşanmış bir hikayeyi anlatıyor.