Şimdi moda ulaşılabilir lüks
Kadınların verdikleri üç kilo için kendilerini bir çift Louboutin'le ödüllendirdiği günler çok gerilerde kaldı. Tüm dünyada hızla ilerleyen kriz dalgası, büyük moda evlerinden sokaktaki vatandaşa kadar herkesi etkiledi. Bu durumda kadınların lüks tüketim
GÜNCELLEME TARİHİ: 1 Kasım 2011
Miray Uçar /Sabah
Krizin etkileri her yerde, her alanda hissediliyor.
Tabii moda da bu krizden payına düşeni aldı. Kendini şımartmak isteyen pek çok kadın, Chanel ve Dior gibi lüks markaların vitrinlerine bakıp iç çekmenin yanında, mağazadan içeri adım atıp içeride bulduğu en ulaşılabilir ürüne yöneliyor. Zira markaların, alım gücü zayıflayan toplumların ulaşılabilir lüks ürünlere yöneldiğini keşfetmesinden sonra, oje koleksiyonlarında ciddi bir artış gözlendi. 2001'de yaşanan krizde Estee Lauder'in sahibi Leonard Lauder'in ruj satışlarının yüzde 11 arttığını söylemesinden tam 10 yıl sonra, ABD'de yaşanan krizle birlikte, tabiri caizse Chanel oje patlaması yaşanıyor. Markanın ikonik çantası Chanel 2.55'i almak için gücü olmayan moda sevdalıları, içinde az biraz lüks barındıran rengarenk ojelere yöneliyor. Öyle ki, artık yeni sezon defilelerinde modellerin ne giydiğinin yanı sıra, hangi renk oje sürdükleri de büyük merak konusu. Kadınların renk kullanarak kendilerini iyi hissetme motivasyonları markaların her gün yeni tonlar piyasaya sürmesine sebep oluyor. Birkaç yıl önce asla sürmeyeceğimiz maviler, sarılar ve neon renkler, lüks podyumlarda görüldükten sonra vazgeçilmezimiz oldu. Nitekim kırmızı ve bordo gibi kült renkler cesur tonların karşısında diz çökmüş durumda. Loreal Lüks ürünler iletişim müdürü Filiz Özdağlar "Ruj ve oje kadın için adeta bir aksesuar bu nedenle ambalajı çok önemli. Rujda ve ojede müşteriler lüks kozmetik kullanmayı tercih ediyorlar. Böylece kendilerini o lüks dünyanın bir parçası olarak görüyorlar" diyerek küçük lükslerin tüketiciyi mutlu ettiğini vurguluyor.
MODA DEVLERİ HAZIR GİYİMLE EL ELE
Artık şaşaalı markalar da hazır giyim mağazalarıyla ojelere yöneliyor. Bunun en güzel örneği, ucuz ancak modaya uygun ürünleriyle meşhur İsveçli hazır giyim markası H&M. Stella McCartney, Karl Lagerfeld, Victor&Rolf, Sonia Rykiel ve Lanvin gibi dünyaca ünlü tasarımcılarla işbirliğine giden H&M, ulaşılabilir lüks konseptini bu sezon da Donatella Versace ile birlikte çalışarak devam ettiriyor. Lüks kavramının dışına çıkmayı şiddetle reddeden modacıları bile dize getiren uygun fiyatlı lüks trendinin bu denli popüler olmasının sebebini H&M Türkiye İletişim Müdürü Pelin Atay Kuran şöyle anlatıyor: "Modaseverler özellikle hızlı moda markalarını merak ve ilgiyle takip ediyorlar. Ünlü modacılarla yapılan işbirlikleriyle hazırlanan koleksiyonlar, dünya genelinde pek çok yeni alıcıya da ulaşıyor. Modaseverler her sezon büyük bir heyecanla yeni tasarımları bekliyor. Lüks markalar ilgi çekici olsa da, başta kriz olmak üzere yaşanan toplumsal gelişmeler müşteri alışkanlıklarını da değiştiriyor. Türk insanı da bu değişimlerden etkilenen bir yapıya sahip. Bu yüzden moda ve kaliteyi iyi fiyata sunan markalara tercih de dikkat çekici oranda arttı." Ünlü modacılarla işbirliği yapmayan hazır giyim markaları ise çareyi lüksün dozunu artırmakta bulmuş. Neredeyse lüksün simgesi olan kürk, kaşmir, yılan ve timsah derilerinin fazlasıyla başarılı imitasyonları, bu sezon tüm hazır giyim markalarının vitrinlerini süslüyor. Parıltılı ayakkabılarıyla vitrinlerde ışıldayan Miu Miu marka ayakkabıları, bir sonraki sezon gelmeden Zara'nın raflarında bulabiliyorsunuz. Böylece lüksün en büyük düşmanı olan fast-fashion (hızlı moda) zaman kaybetmeden sokağa iniyor.
İNTERNETTEN İNDİRİMLİ ALMAK MÜMKÜN
"Lüks herkes içindir," mottosunu benimseyen online alışveriş siteleri de bu sıralar popüler. Dünyanın en iddialı ve başarılı alışveriş sitelerinden Net-a-Porter, internet yoluyla moda dünyasını ayağınıza getiriyor. Sitede sadece en son çıkan lüks ürünler değil, stil ipuçları, defile videoları ve moda haberleri de bulunuyor. Sitedeki görsellerin ihtişamından etkilenen pek çok kişi, bütçelerine göre bir ürünü mutlaka sepetine attığını itiraf ediyor. Türkiye ise birkaç yıldır online lüks alışveriş konusunda ciddi adımlar attı. Avrupa'nın online alışverişe zaman ayıran üçüncü ülkesi olan Türkiye'de, sezonda 2 bin liradan aşağı satılmayan Gucci, Prada, Burberry gibi markalar, değerinin çok altında fiyatlara satılıyor. Her çeşit lüks ürünün yüzde 80'e varan indirimlerle satıldığı Markafoni, Trendyol, Limango gibi alışveriş siteleri özellikle alışveriş için zaman bulamayan çalışan kadının göz bebeği olmuş durumda. Öyle ki Emilio Pucci marka bir elbiseye sahip olmak için sabah uyanır uyanmaz bilgisayar karşısına geçen kadınların sayısı azımsanacak gibi değil.
ZAMANSIZ LÜKS PARÇALAR
* Klasik bir trençkot.
* Siyah kalem etek.
* Hem davete hem işe giyilebilecek bir çift stiletto.
* 'Küçük' siyah elbise.
* Binici çizmesi.




