Mathilde Brandi ile Roma'da!
Danimarkalı Mathilde Brandi, başkentin görkemiyle yarışan sezon stiliyle 19. yüzyıl şatosu Villa Miani'de.
Fotoğraflar MEHMET ERZİNCAN
Moda editörü TUĞÇE KILINÇLI
Röportaj Çimen Uzsoy G.
Mathilde Brandi ile Roma'da!
Tam iki yıl önce, Harper's Bazaar Türkiye Ekim 2017 sayısı için seninle bir moda çekimi yapmıştık. Ekim aynı zamanda doğum günü ayın, güzel tesadüf!
Ne zamanlama ama... Böyle güzel tesadüfleri seviyorum ama pozitif enerjiye de inanıyorum. Bir şeylere iyi enerji aktardığınızda, o enerji dönüp dolaşıp yine sizi buluyor. Ekim 2017'deki çekimimizi gerçekten çok ama çok sevmiştim çünkü benzersiz ve eğlenceli bir havası vardı. Bu sefer de yine aynı derecede modern, havalı ve eğlenceli bir şey yaratmayı başardığımızı düşünüyorum; çekim sırasında da çok büyük keyif aldım. Sayfaları görmek için sabırsızlanıyorum.
Mathilde Brandi ile Roma'da!
Aradan geçen iki yılda hayatında büyük değişiklikler oldu mu?
Çekimlerden arta kalan vaktimde sinema okuluna gittim ve geçtiğimiz günlerde kısa filmler ve belgeseller çekmeye başladım. İşte pek çok ilham veren, yetenekli kişiyi tanıma ve pek çok müthiş yeri görme fırsatına sahip olduğum düşünülürse, iki kariyerim arasında iyi bir kombinasyon olduğunu söyleyebilirim; hep yeni fikirlerle dolup taşıyorum!
Mathilde Brandi ile Roma'da!
Bu sefer fonumuzda masalsı Roma var. Bu şehir senin için ne ifade ediyor?
Bu çekimden önce nedense yolum Roma'ya hiç düşmemişti, üstelik hep görmek istediğim bir yerdi. Şehre tepeden bakan bu muhteşem lokasyonda çekim yapmak benim için şehirle tanışmanın harika bir yolu oldu. Çekim öncesi veya sonasında fazla vaktim olmadı ne yazık ki, o yüzden mutlaka tekrar gelmeyi planlıyorum. Bu sefer erkek arkadaşımı da yanıma alıp, iyi yemeğin, manzaranın ve hayatın tadını çıkaracağım! Yaşlılığımda da Danimarka'nın soğuk ve karanlık kışlarından kaçıp, İtalya'da küçük bir sahil kasabasına yerleşmek istiyorum. Soyadım aslında son derece İtalyan; kim bilir, belki de bu yüzden bu ülkeyle aramda özel bir bağ olduğunu hissediyorumdur.
Mathilde Brandi ile Roma'da!
Çok sık seyahat ediyorsun. Bu, mesleğinin en iyi mi, yoksa en kötü yanı mı?
Seyahat en kötü tarafı ama güzel destinasyonlar en iyisi! Uçakta olmaktan nefret etsem de pek çok ilham verici insan ve yer tanımaktan ötürü kendimi ayrıcalıklı hissediyorum. Bu anlamda çok şanslıyım.
Mathilde Brandi ile Roma'da!
Nasıl bir seyyahsın? Bir yere gitmeden evvel en ince detayına kadar planlar mısın mesela?
Seyahate çıkmadan önce fazla plan yapmam, genelde akışına bırakırım, tanıştığım insanların tavsiyelerine başvururum. Keşfetmeyi seviyorum ve çok fazla planlama yapmanın işin büyüsünü kaçırdığını düşünüyorum. Her şeyi önceden bilmek bana heyecan vermiyor.
Mathilde Brandi ile Roma'da!
Şu an nerede yaşıyorsun?
Kopenhag'dayım, oturduğum daireyi yeni satın aldım, dolayısıyla kendimi çok şanslı ve minnettar hissediyorum ama bu elbette iş için sürekli seyahat etmem gerektiği anlamına geliyor.
Mathilde Brandi ile Roma'da!
Danimarkalılar sayesinde bütün dünya hygge konseptiyle tanıştı. Senin için en hygge nedir?
Hygge, tamamen iyi insanlarla çevrili olmak ve anda olmakla alakalı. Benim için yanımdaki insanlarla iyi vakit geçirmeyi seçtiğim bir ruh hali. Asla fazla havalı bir şey değil, tam tersine son derece olağan; arkadaşlar ve aileyle çay ya da kahve içmek ya da sadece güzel bir sohbet etmek olabilir mesela.
Mathilde Brandi ile Roma'da!
Instagram'da çok ender paylaşım yapıyorsun, yaptığın zaman da bu genellikle profesyonel bir kare oluyor. Sosyal medyaya mesafeli misin, yoksa özel paylaşımlarını yaptığın gizli bir hesabın mı var?
Sosyal medyaya düşkün olduğumu söyleyemem. İnsanlarla iletişim halinde kalmayı kolaylaştırmasını seviyorum, bazen de Instagram'da kendimi havalı şekillerde görsel olarak ifade etmem için ilham buluyorum. Ama aynı zamanda sosyal medyanın narsistçe olabildiğini düşünüyorum. İnsanlar dış görünüşlerine çok takılıyor ve hayatlarını en güzel şekilde göstermek için çok çaba ve zaman harcıyorlar. Açıkçası sosyal medyada çok vakit geçirmenin kimseyi mutlu ettiğine inanmıyorum; oysa tutku duyduğunuz bir şey için zaman harcamak ya da sevdiklerinizle birlikte olmak mutlu ediyor. En azından benim için böyle!
Mathilde Brandi ile Roma'da!
Gardırobun için en son ne satın aldın? Nerede ve nasıl giymeyi planlıyorsun?
New York'tayken siyah mat deriden havalı bir elbise satın aldım. Topuklu ayakkabılarla giyebilirim veya daha spor bir görünüm için sneaker ile kombinleyebilirim. Kışın bisiklet yaka triko, çorap ve botlarla da harika olur.
Mathilde Brandi ile Roma'da!
Egzersiz ve beslenme alışkanlıklarını öğrenebilir miyiz?
Elimden geldiğince aktif bir yaşam sürmeye çalışıyorum, bunun için sık sık koşuyorum, bisiklete biniyorum, yürüyorum ve sıcak yoga yapıyorum. Mesele formda kalmaktan ziyade –tabii ki o da harika bir mükafat- bedenimi kullandığımda kendimi daha enerjik ve mutlu hissetmemle alakalı. Yoganın hep fazla abartılmış olduğunu düşünürdüm ama gerçekten de kendimle bağ kurmama ve dengeli olmama yardımcı olduğunu fark ettim. Beslenmeye gelirsek; çoğunlukla sağlıklı şeyler yiyorum ama hayatın dengeden ibaret olduğunu düşünüyorum, dolayısıyla yeme-içme alışkanlıklarında da dengeyi bulmak lazım.
Mathilde Brandi ile Roma'da!
Cilt bakımı ve makyajın günlük rutininde önemli bir yeri var mı? "Onsuz yaşayamam" diyeceğin bir ürün var mı?
İş dışında fazla makyaj yapmıyorum. Sadece kirpiklerimi kıvırıp kaşlarımı fırçalarım; bana taze bir görünüm katıyor. İyi, doğal ve fazla parfüm içermeyen bir krem kullanmanın önemli olduğuna inanıyorum. Danimarka markası Rudolph Care, Clinique ve Dr. Hauscka bu konuda favorilerim.