Serra Türker: Misela
Londra serüveniniz nasıl başladı?
Markanın genel serüveni gibi çok organik gelişti. Misela'yı New York'ta kurmuş olmamdan dolayı aslında ilk hedefim her zaman yurtdışında bir Türk markası olarak ilerlemekti ama 2012 senesinde İstanbul'da ilk mağazamı açtıktan sonra öncelliklerim biraz değişti. Misela Türkiye'de kendini ispat ettikten sonra, tekrar yurtdışı ayağını büyütmek için Londra serüvenim başladı. İlk etapta senede birkaç etkinlik yaptık, sonrasında Londra'da ilk yurtdışı mağazamızı açtık.
Londra'da yer almak marka değerinize neler kattı?
Mayfair'de açılan ilk Türk lüks markası olmak marka değerimizi ve dolayısıyla marka bilinirliğini çok artırdı. Bir Türk markasının dünyanın en lüks markalarıyla aynı sokakta yer alması Misela'nın dönüm noktalarından biri oldu.
Serra Türker: Misela
Tina at Pera çanta
Londra'da gördüğünüz ilgiden bahseder misiniz?
Londra'da çoğunlukla pozitif anlamda bir şaşırma ile karşılaşıyorum. Markayı daha önce tanımayanlar ilk olarak Türk markası olmasına çok şaşırıyorlar, sonra da ürünleri ve kalitelerini görünce Misela'dan daha çok etkileniyorlar.
Serra Türker: Misela
Size göre Londra'nın diğer moda başkentlerinden farkı nedir?
Londra bence çok cool bir şehir, bana hem rafine hem de özgün geliyor.
Serra Türker: Misela
Şehir kişisel olarak sizin için ne ifade ediyor?
Londra benim yaşadığım ilk şehir aslında. Annem, babamla Londra'da yaşarken bana hamile kalmış. Sekizinci ayda dedem aniden hastalanmasaymış doğumun Londra'da olması planlanıyormuş.OyüzdenLondra'da, daha doğmadan başlayan, tüm gençlik anılarımla beraber kocaman bir serüvenim var. Şu an ise beni besleyen, büyüten ve büyüleyen bir şehir.