Fütüristik cilt bakımı
GÜZELLİK

Fütüristik cilt bakımı

Esneklik ve akne oluşumu… Sizi bu endişe verici cilt sorunlarına çözüm sağlayabilen iki yeni buluşla tanıştıralım.

GÜNCELLEME TARİHİ: 14 Kasım 2016

Siz bu yazıyı okurken, laboratuvardaki bilim insanları güzellik alanında yüksek teknolojili içerikleri ve cilt onarıcı teknikleri keşfetmek için zamanla yarışıyor. Zira bu konuda hala gizemini koruyan iki konu var: Zamanla cildin genç kalmasına karşı direnen esneklik ve temizlesek ya da iyileştirsek de önleyemediğimiz akne oluşumu. İyi haberse şu; bilim insanlarının yeni ve heyecan verici buluşları yüzyıllardır süren bu problemlere çözüm sunabilir.

CİLTTE YENİ BİR KATMAN
30'lu yaşların ortalarından sonlarına doğru aynaya baktığımızda bir değişime şahit oluruz. Genç yaştayken, yüzümüz ters üçgen şeklini (dolgun elmacık kemiklerden giderek aşağı doğru incelerek inen çene) andırır. Ancak bir noktadan sonra bu üçgen terse döner, cilt sarkmaya
başlar, kolajen yıkımı sebebiyle esnekliğini kaybeder. Genç cildin temelini oluşturan üç etken arasındaki (diğer ikisi kolajen ve yağ) esneklik, bilim insanları tarafından onarılıp yerine konulamıyor. Ancak cildi taklit eden yeni bir ürünün hedefi işte tam olarak bunu başarmak. Bundan on yıl kadar önce Daniel Anderson, (Massachusetts Institute of Technology'de kimya mühendisi, Olivo Labs ve Living Proof markalarının kurucularından) cildin esnekliğini kaybetmesini geçici olarak önleyen bir polimer yaratmak üzere çalışmalara başladı. Sayısız laboratuvar çalışmasından sonra, araştırmacı arkadaşlarıyla beraber Anderson, 25 kişi üzerinde 'ikinci cilt' olarak adlandırılan yeni yöntemi test etti. Bu yeni kozmetik cilt iki katmandan oluşuyor: Polimerlerle kaplı likit içerikli ilk katman ve geçirgen yapıdaki görülmeyen ikinci katman. Bu formülün devamlılık süresi üzerinde hala araştırmalar sürdürülürken test sonuçları, polimer oluşumunu eritmeyen bir solüsyonla temas olmadığı sürece oluşturulan katmanların bozulmadığını ortaya koyuyor. Sentetik cildin nasıl kullanılacağı konusuna gelince; seçenekler sınırsız. Göz altı torbalarını pürüzsüzleştirebilir ya da koyu halkaları gizleyebilir (ek makyaj gerektirmeksizin), akne izlerini kamufle edebilir ve tüm yüz bölgesini sıkılaştırabilir. Ayrıca, diğer tüm antiaging içerikli güneş koruyucular ve retinol ile karıştırılarak kullanılabilir. Araştırmacılar ek olarak oluşturulan yeni cildin egzama ve sedef hastalığının tedavisinde de kullanılabileceğini umut ediyor.

Tabii cevap verilmesi gereken daha çok soru var. (Mesela eczaneler aracılığıyla mı ulaşılmalı yoksa doktor tavsiyesiyle mi?) Ve ayrıca konuyla ilgili araştırılması gereken detaylar da söz konusu. (Yan etkileri neler?) Yine de sahip olduğu potansiyel sebebiyle bu keşif beklemeye değer. Anderson, polimerin estetik alanda ve ilaç uygulamalarında kullanılabilecek farklı kullanım alanlarını da araştırdıklarını ekliyor. Bu platformun gelişime açık ve önem verdiğimiz bir konu olduğunu söyleyebiliriz. Şimdilik, cildinizin anında pürüzsüzleşmesi için silikon bazlı primer'lardan faydalanabilirsiniz: L'Oréal Paris RevitaLift Miracle Blur SPF 30'u makyaj altına ya da tek olarak kullanabilirsiniz.

AKNE TEDAVİSİ
Cilt kırışıklıklarıyla yaşla beraber yüzleşiyoruz. Peki, sivilcelerle? Maalesef akneler, diş telleri ya da davranış şekillerimiz gibi ergenlik döneminde arkamızda bırakabileceğimiz şeylerden biri değil. Dermatolog Linda Stein Gold'a göre, akne oluşumu 20'li yaşlardaki kadınların
yüzde 50'sini etkilerken, 30'lu yaşlarda bu oran yüzde 30'lara, 40'larda ise yüzde 25'e düşebiliyor. Bu probleme karşı önerilen kremlerin içerisindeki retinoidler, benzoik asit ve salisilik asitler iltihap oluşumunu tedavi ederek sivilceyi oluşturan bakter iler i ve gözenek tıkanıklığını önlüyor. Akne
bulmacasında hala eksik bir parça da var: yağ kontrolü. DRM01 olarak adlandırılan lokal kremler hala gelişim sürecinde ve bu eksik parçayı tamamlayacak en iddialı aday. Akneden yana sıkıntı çekenler şu an köpüren temizleyiciler ve jelleri ekstra yağ oluşumunu dengelemek adına kullanabilir. Fakat bu tarz ürünlerin iltihabı artırma ve kuruluğa neden olma, dolayısıyla gözenekleri tıkama olasılığını da akılda
tutmak gerek. Reçeteyle verilen Accutane gibi haplar da herkes tarafından tercih edilmese de doktorlar tarafından aşırı yağ üretimi olduğu durumlarda önerilebiliyor. Hızlıca kuruyan jellerdeki küçük bir molekül olan DRM01, akne sorununa kökten bir çözüm oluşturabilir. "Bu içerik cilt tarafından hızlıca emilerek sebum oluşumunu engelliyor ve rahatlıkla makyaj altına baz olarak da kullanılabiliyor. Yağ asidi sentezinde temel rol oynayan enzimin oluşumunu bloke ediyor." diye açıklıyor DRM01 araştırıcılarından Stein Gold. Kısacası cilt gözenekleri dolduran yağı üretemiyor ve akne oluşumu bu sayede önleniyor. DRM01'in yaygınlaşabilmesi ve piyasaya sürülmesi için konuyla ilgili daha geniş kapsamlı testler gerekiyor. Stein Gold, sonuçların heyecan verici olduğu görüşünde: "DRM01'I kullanan hastalarda 12 hafta sonunda önemli oranda gelişim gözlemledik. Ve ilk defa krem tedavisiyle sebum oluşumunun önüne geçilebileceğini ve aknenin tedavisinin mümkün olduğunu biliyoruz." Bu tedavi yaygınlaşana kadar, ciltteki ekstra yağ oluşumunu önlemek için cilt bakımınıza akne kurutucu kağıtları ekleyebilirsiniz.