Feminist çiçek
GÜZELLİK

Feminist çiçek

Zarif cam işçiliğiyle yalın bir şişe, hayali çiçek ve feminist düşünce bilemişiyle yaratılan Gabrielle Chanel, parfüm tarihinde farklı bir sayfa açılıyor.

GÜNCELLEME TARİHİ: 4 Ekim 2017

Pelin Hasçalık

Gabrielle Chanel'in zarif ve narin silueti sizi yanıltmasın; o özgürlüğe olan tutkusuyla, yaşadığı dönemin zincirlerini kıran cesur bir kadındı. Kendi hayat hikayesini oluşturdu ve bu oluşuma kimsenin müdahale etmesine izin vermedi. Avangart ruhunu yaracı tasarımlar olarak açığa çıkardı ve moda dünyasında devrim yaratarak her defasında yeni sayfalar açtı. Yaşadığı aşklar, çıktığı seyahatler ve sanatçılarla kurduğu yakın ilişkiler onu besledi; zamanla yaratıcı gücü mücevher ve parfüm koleksiyonlarıyla genişledi. Feminenlik kavramı etrafında oluşturduğu yeni düşünce şekli, toplum tarafından yaratılan kalıplaşmış normları yıkmasıyla dikkat çekiciydi. Dolayısıyla sadece döneminin değil; günümüz kadınları için de ikonlaşmış bir ilham kaynağı olarak ölümsüzleşti. "Yaptığım her şeye karşı tutku duydum. Bir işi tamamlarken hayatımı bütünüyle adamadığım tek bir an bile yok." diyen Gabrielle Chanel aslında biz kadınlara asla vazgeçmemek, çağdaş ve zamansız olmak konusunda hep ışık tuttu.Bir kadın olarak Gabrielle ve modacı kimliğiyle Coco, her daim sezgilerini ve arzularını takip etti. Sadece yakın arkadaşları tarafından 'Coco' takma adıyla çağrılıran Chanel; 1921 yılında Coco'nun isyankar ruhunu, Gabrielle'in cesur doğası ile birleştirerek Chanel N°5'i hayata geçirmişti. Bu arada Chanel parfümlerinin her birinin Gabrielle'in hikayesinde farklı bir bölüme dokunduğunu hatırlatalım. Bu parfümler kimi zaman yaşadığı aşka, kimi zaman arkadaşlıklarına, bazen spesifik bir şehre, hatıralarına ya da çıktığı seyahate referans verirdi... Kısa süre önce lanse edilen yeni Gabrielle Chanel parfüm ise adını tasarım ta kendisinden alıyor ve Gabrielle'in coşku dolu mizacını, sevgi dolu ruhunu ve kişiliğini birebir yansıtıyor.

Her yaştan kadına hitap etmeyi hedefleyen parfüm, tutku, stil ve asilik barındıran bir tavrada sahip. Koku duyusuyla algıladıklarımızı feminenlik ve cesarek sözcükleriyle de özetleyebiliriz. Kendi yolunu seçen kadınlar için tasarlanan parfümün öne çıkan özelliklerinden biri sessiz kalmaması, her kadının içinde varolan isyankar ruhu ve özgün kişiliği açığa çıkarması. Dolayısıyla Gabrielle Chanel'in kadınların kendilerine inanmaları ve kapasitelerini keşfetmeleri açısından cesaretlendirici olduğu söyleyebiliriz.Coco Chanel'e göre lüksün oldukça yalın bir tanımı vardı. Öyle ki "Lüks görmediklerinizdir." diyordu. Parfümün şişesi de işte bu bakış açısından yola çıkarak yalınlık ön planda olacak şekilde tasarlandı. Parfüm dünyasında geçerli olan lüks algısı genellikle cam şişenin ağırlığıyla ölçülür... Marka bu konuda ezber bozan bir şekilde ilerleyerek tasarlanması yıllar süren, narin bir cam şişede sundu Gabrielle parfümü.Şişenin grafik tasarımından sorumlu olan Sylvie Legastelois, 30 kişilik ekibiyle N°5 şişesinde küçük değişimler yapmış, Précision, Allure, Chance ve Égoïste şişe tasarımlarına imzasını atmış biri. Markanın sahip olduğu orijinal çizgiden şaşmadan tasarımlarına zamansızlık ve modernlik katan Legastelois'nın yaratıcı gücü en çok da Bleu de Chanel ve Les Beiges ile kanıtlandı.

Lagastelois ayrıca modaevinin stiline ve kodlarına sadık kalan alçakgönüllü bir felsefeyi de benimsemiş durumda: "Chanel'i biz yaratmadık, o bizi var etti." Gabrielle Chanel şişesinin tasarım aşaması yedi yıl gibi bir süre aldı ve her detay parfümün görkemli havasını tamamlamak üzere düşünülerek hazırlandı.Net çizgilere sahip kare şişe sayısız teknik özelliğin birleşimi sonucunda şekillendi. Parfüm şişelerinin alt kısmında ve genellikle iç bölgede yer alan kıvrımlı cam bölüm, dışa doğru çıkarıldıktan sonra parlatıldı. Parfümün isminin yazıldığı kare alan, kapağın yerleştirildiği kısımla birebir eşit şekilde orantılandı. Bu sayede şişenin yüzeyi en mükemmel şekilde ışığı yansıtma özelliği kazanmış oldu. Parfümün altın ve gümüş renkler arasında geçiş yapan kapağı, Chanel Haute Couture kumaşlarından esinlenilerek yaratıldı. Parlak tonlar, ışığı yansıtan şişenin şeffaflığını tamamladı.

Hepimizin bildiği üzere çiçek notaları Chanel parfümlerinin vazgeçilmezidir… Ancak yalın versiyonlardan ziyade farklı nota kombinleriyle harmanlanırlar. Gabrielle Chanel parfümde ise parfümör Olivier Polge, bu tutuma yeni bir yorum katarak nota seçimini ylang ylang, yasemin ve portakal çiçeğinden yana kullandı. Daha sonra beyaz çiçek formunu bir sonraki aşamaya taşıyarak çiçekleri oluşturan moleküllerle ilgilenmeye başladı. Yaseminin yoğunluğunu artırdı, ylang ylang yaprağına misk ekledi, sümbülün kremsi özelliğine zıtlık katmak için sandal ağacı notasını tercih etti. Son olarak mandalina, greyfurt ve frenk üzümü ile portakal çiçeğinin tazeliğini vurguladı. Bu bileşimden oluşan hayali çiçek, cilt üzerinde koku duyusuna özgü bir heyecan yarattı. İşte bu yüzden Gabrielle Chanel'i, feminizmi temsil eden isyankar çiçek kokusuyla sadece bir parfüm gibi koklamak yerine bir devrim fikri içerdiğini bilerek kullanabiliriz...