On the Orient Express

Gizemli bir cinayeti konu alan klasik filmin son uyarlaması vizyona girmişken, yazar Sophie Hannah (nam-ı diğer ismiyle yeni Agatha Christie) cinayetin orijinal kraliçesine ve bu çekimde Alber Elbaz'ın canlandırdığı sevgili dedektif Hercule Poirot'ya saygı duruşunda bulunuyor

Fotoğraflar Michael Avedon
​Çeviri Pelin Hasçalık

Agatha Christie, dünyanın en esrarengiz yazarlardan biri olarak anılan yegane isim. 66 roman ve 14 kısa hikayeyi kaleme alan yazar, iki milyar kopyadan daha fazla satarak -İncil ve Shakespeare ile birlikte rekora imza attı.

Realizmden uzak olmaları nedeniyle cinayeti konu alan pek çok yazarın öyküsü ilgi çekici bulunmazken Agatha Christie, insanların değişken ve öngörülemeyen yönlerini anlatarak olası hikayeler kurgulamıştı.

Bu anlayış olmadan Murder on the Orient Express'te ustalıkla kurgulanan cinayet hikayesi de asla var olamazdı. Trende geçen bu öyküde, Avrupa'ya yapılan seyahat sırasında birinci sınıf yolcular arasında bir kişinin öldürülmesi ile herkes bir anda şüpheli duruma düşer. Ve dedektif Hercule Poirot (Bazaar moda çekiminde bu karakteri tasarımcı Alber Elbaz canlandırdı) bu cinayeti çözmek amacıyla trendeki herkesi sırayla sorgular.

Her Christie romanında olduğu gibi, tüm ipuçlarının açık şekilde ortada olmasına rağmen okuyucu meraklanır ve aklına şu tarz sorular gelir: 'Bir kişi eş zamanlı şekilde nasıl farklı yerlerde bulunabilir?' ya da 'Bir karakter nasıl olur da bir cinayeti işleyip işlemediğinden emin olamaz?' Christie, Poirot aracılığıyla katili ortaya çıkarana dek okuyucu her sayfayı heyecanla çevirmeye devam eder... Bu derece etkileyici bir kitabın, efsanevi yönetmen Sidney Lumet tarafından 1974 yılında beyazperdeye uyarlanmasına ve filmde rol alan oyuncuların yıldız bir kadrodan oluşmasına şaşmamak gerek. Eserin bu yeni versiyonunda Kenneth Branagh, Poirot karakterini canlandırırken Johnny Depp, Dame Judi Dench, Willem Dafoe, Penélope Cruz, Michelle Pfeiffer ve Daisy Ridley olası şüphelileri oynuyor.

Etki altında kaldığımı düşünebilirsiniz ancak Poirot benim için tüm zamanların en büyük hayali dedektif kahramanı. Bir karikatür gibi görünen 'komik ve ufak Belçikalı', tüm zayıflıkları ve garipliklerinin yanı sıra karmaşık, zeka ve duygu dolu bir karakterdir. Kalp kırıklığı yaşayan ve bu duyguyu gayet iyi bilen dedektif, masumları korumaya önem verir. Romantik, arkadaşlarına son derece sadık, stil sahibidir ve kusursuz kıyafetleri, görkemli bıyığıyla aşırı bakımlı bir duruş sergiler.

Kimilerinin Agatha Christie hakkındaki, 'Harika bir entrikacıdır ancak iyi bir yazar değildir' yorumu beni çoğu zaman sinirlendirmeye yeter de artar bile. Evet, entrika konusunda son derece başarılı bir yazardır ancak bununla beraber yarattığı bilmeceler her dönemde insanlar tarafından ilgi çekici bulunur. Düzyazı şeklinde ilerleyen tarzı oldukça zariftir ve sahip olduğu üslubu sınırsızlaştırmak adına, tanıdığım tüm yazarlardan çok daha fazla çaba sarf etmiştir. Yazdığı hikayeler, son derece karanlık unsurlar taşısa dahi okuyucuya muazzam bir keyif ve eğlence verir. Konular genellikle cinayetin şiddeti üzerine odaklanmaz ve her kitap insan psikolojisinin tehlikeli yanlarını açıklamaya yönelik derin bir anlayışı ortaya çıkarır.

Agatha Christie'nin ailesi, sevgili Poirot'yu başrolde tutan yeni ve esrarengiz öyküler yazmam üzere beni davet ettiklerinde duyduğum onur, heyecan ve biraz da dehşete kapılma hissini şimdi biraz olsun anlamış olmalısınız. 2014 yılında yayınlanan The Monogram Murders, Poirot ve Christie'nin onuruna adadığım ve çok satanlar arasına giren ilk kitabımdı. Şatafatlı bir Londra otelinde başlayan bu hikayede, birbiriyle aynı özellikler taşıyan üç farklı cinayet işlenir ve her kurban ağzında bir kol düğmesiyle bulunur. Ve tabii bu bilmeceyi sadece Poirot çözebilir! 2016'da ikinci Poirot romanım Closed Casket'in yayımlanmasının ardından 2018 ve 2020 yıllarında piyasaya çıkması planlanan iki romanım daha sırada bekliyor. Poirot romanlarım Christie'ye olan saygımı sunmanın bir yolu olarak görülebilir ancak daha derinde onlar benim için cinayet öykülerinin kraliçesine yazdığım aşk mektupları niteliğinde... Ve şu an her neredeyse, onun onayını kazandığımı düşünmek benim tek umudum.

Sophie Hannah'nın son yayınlanan kitabı Keep Her Safe'e kitapçılardan ulaşabilirsiniz.