Aslı Göncer genç yetenek
MODA

Aslı Göncer genç yetenek

Kendi ismini verdiği mücevher markası ile yankı uyandıran Aslı Göncer’in hem tasarımlarını hem de stilini mercek altına aldık.

GÜNCELLEME TARİHİ: 23 Şubat 2018

Güneş Uysalefe
Fotoğraf Serkan Eldeleklioğlu

Aslı Göncer tebrik edilmeyi hak ediyor. 25 yaşında olmasına rağmen, bundan üç yıl önce bireysel gayreti ile kurduğu marka, başarıya koşuyor. AG Jewellery markası, sadık bir fan kitlesiyle kermeslerden büyük mağazalara kadar farklı noktalardan yoğun ilgi görüyor. Bunda Göncer'in ileri görüşlülüğünün payı var; laboratuvar üretimi taşlarla yarattığı, gümüş üzeri altın kaplama koleksiyonları, ulaşılabilir lüks kategorisindeki mücevher açığını kapatıyor. Kişisel tarzı ise tasarımcılarda sık görülen "Kıyafeti düşünmeye vaktim yok !" dercesine siyah ağırlıklı, minimal bir çizgide. Cihangir'deki evine konuk olup, bu genç ve yaratıcı iş kadınını yakından tanıdık.

Londra'dan tasarımların ve kişisel giyim stilin üzerinde nasıl etkilerle döndün İstanbul'a?
Orada yaşadığım dönemde kendi klasik tarzımın dışında biraz daha cesur seçimler yapmayı öğrendim. Hem markamı kurarken hem de koleksiyonlarımı yaratırken bu cesaret bana yardımcı oluyor.

Mutfak sanatları okumayı hedeflerken nasıl bu kulvara geçiş yaptın?
Cordon Bleu'de eğitim almak hayalimdi. ama çocukluğumdan beri takılara ve mücevherlere meraklıydım. Anneannemin, halamın, annemin takılarını takıp takıştırırdım. Boncuklarla bilezik kolye yapıp arkadaşlarıma, büyüklerime hediye ederdim. Aldığım beğeniler küçük harçlıklara dönüştü... Annem bu hevesimi görünce beni Tahtakale'deki Kapalıçarşı'daki toptancılara götürmeye başladı. Londra'daki arkadaşlarımın takı siparişlerini yapmak üzere Kapalıçarşı'ya gittiğimde bu işi yapmaya, markalaştırmaya karar verdim. Markamın çizgisine şekil veren element gümüş. Gümüş'ün simgesini bilirsiniz; Ag. Bu simge ile özdeşleştim; adımın baş harfleri...

Üzerinden çıkarmadığın bir parça var mıdır?
Anneannemin gençliğinden kalan, İtalyan bir zincir benim için vazgeçilmez bir parçadır.

Markan üçüncü yılını tamamlamış; bu süreç sana tasarım dünyasına dair nasıl dersler verdi?
Özgün kalabilmek için ne kadar çaba sarf etsen de bu meslekteki herkesin birbirinden etkilendiğini gördüm. Dünyanın en ünlü mücevher markalarınının tasarımcıları bile birbirlerini kopya edebiliyorlar. Önemli olan katma değeri yaratmak. Ben etkilendiğim tasarımları kendi hamurumla yoğurmayı seviyorum ve kaliteli olabilmeyi. Galiba başardım da...

Mücevher ve moda birbirinden ayrılmaz. Senin kişisel tarzını oluşturan, kilit parçalar hangileri?
Dürüst olmak gerekirse, modayı takip ettiğimi söyleyemem! Benim vazgeçilmez parçalarım daha çok aksesuarlarımdır, güneş gözlüğü bunların başında gelir. Onsuz sokağa çıktığım görülmemiştir!

Şehirde son dakika bir gece daveti aldın; gardırobundan el çabukluğuyla çıkarabileceğin, seni yarı yolda bırakmayacak silueti tarif eder misin?
Renklerde vazgeçilmezim siyahtır, çünkü takıları en güzel taşıyan, yansıtan renktir. Kilit parçalarım hep siyah. Bir tayt da olabilir bir tuvalet de... Elbise dolabımı açtığınız zaman içiniz kararabilir, ama tüm o kıyafetlerim beni yarı yolda bırakmayacak siluetleri oluşturur.

Hayranı olduğun ve yeni keşfettiğin tasarımcıları, markaları öğrenebilir miyiz?
Her mevsim her yaşta beğenilerim değişiyor. Galiba bu sorunun tam yanıtını 30'lu yaşlardan sonra verebilirim. Ama ailemin haute couture'de tek vazgeçilmezi Yıldırim Mayruk'tu, şu an için benim de odur.