Balenciaga rüyası
De Young müzesinde sergilenmeye başlayan "Balenciaga and Spain" sergisi sizi rüyalar alemine taşıyacak.
GÜNCELLEME TARİHİ: 30 Mart 2011
Gectigimiz hafta San Francisco'nun en cok konusulan olayi SF'nin unlu de Young muzesinde sergilenmeye baslayan "Balenciaga and Spain" sergisiydi. Aylar oncesinden tanitimi yapilmaya baslanmis ve American Vogue editoru Anna Wintour, Gwyneth Paltrow, Miranda Kerr, Orlando Bloom, San Francisco moda eliti ve bircok unlunun acilisi icin katildigi partiler konusuluyordu.
Sergide unlu Ispanyol moda tasarimcisi Cristobal Balenciaga'nin dunyanin cesitli muzelerinden, couture kolleksiyoncularindan ve Balenciaga arsivlerinden toplanan 120 adet parcasi sergilendi. Elbette ben de serginin acildigi Cumartesi sabahi de Young da hazir ve nazir olarak yerimi aldim.
.
Biletini aylar once aldigim sempozyum gunun cok onemli bir parcasiydi ve oldukca ilgi cekiciydi. Sempozyumdaki konusmacilar dunyanin dort bir yanindan gelmis moda expertleri ve Balenciaga ile ilgili bircok arastirma yapmis akademisyen ve uzmanlardi. Benim en heyecanla konusmasini bekledigim kisi Hamish Bowles idi, kendileri cok stylish ve American Vogue'un Avrupa editorudur ve moda ve design konularinda cok onemli bir otoritedir. Bu sergide kendisine ait 19 parca var ve serginin toplanan parcalarindan, hazirlanmasina kadar gecen her surecteki ana danismani ve bu sergiyle ilgili bir kitabi da var.
3.5 saat suren oldukca uzun ama ilginc sempozyumdan aldigim notlar:
Balenciaga 1895'de kuzey Ispanya'nin Bask bolgesinde kucuk bir balikci kasabasinda dogmus.Balikci olan babasini 11 yasinda kaybettikten sonra terzi olan annesine yardim etmeye baslamis ve kucuk yastan dikis dikmeyi ogrenmis. 17 yasinda diktigi ilk gelinlik kuzeni icinmis ve 19 yasinda ilk butigini San Sabestian da acmis. Ilerleyen yillarda Barcelona ve Madrid butiklerinden sonra 1937 de Paris in unlu 10. Avenue George V da ilk couture evini acmis. Ve Parisin en pahali (konusmaci bunun altini 5 kez cizmemizi istedi) couture evi olmus. Ozel randevu ile calisan ve Parisin burjuvalarina kiyafetler hazirlayan Balenciaga kisa zamanda unlenmis ve bircok unluye ve kraliyet ailesi uyelerine kiyafetler hazirlamis.
Design larinda bircok seyden ilham almis.Bunlardan en onemlisi ve belirgini elbette ana vatani Ispanya. Ispanya dans kulturu, kirmizi firfirli elbiseleri ile flamenco danscilari, boga guresleri ve islemeli bolerolari ile matadorlar (ironic sekilde boga gureslerinden nefret edermis), dogdugu balikci kasabasindaki kadinlarin uzun genis etekli siyah elbiseleri ve dinsel figurler, Ispanyol kraliyet ailelerinin 17. Ve 18. yuzyillarda giydikleri islemeli ve genis hacimli etekli kostumleri , Goya, Picasso, Miro gibi ressamlarin resimleri en onemli ilham kaynaklari olarak siralanabilir. Elbette kendi zamaninin modacilari da onun esin kaynagi olmus, ozellikle Madeliene Vionnet ve Coco Chanel.
Calisanlarinin onu ciddi ama cok iyi bir insan olarak nitelendirdigi Cristobal Balenciaga ilginc bir sekilde hic aksesuar kullanmazmis (saat bile) ve yaninda hic para tasimazmis. Givenchy e bir keresinde " eger firfir kullanicaksan bu mutlaka zeki bir firfir olmali" diyerek designlarinda herseyi en ince detayina kadar dusundugunu bir kez daha kanitliyor.
Christian Dior'un "hepimizin master'I", Coco Chanel'in "tek couturier", diyerek nitelendirdigi Balenciaga zamaninin bircok yeniliginin oncusu ve de Ungaro, Givenchy gibi modacilarin hem hocasi hem de esin kaynagi olmus. 1950 lerde design ettigi "babydoll (yuksek robali)" elbise ile bir ilke imza atmis ve yarattigi diger farkli siliuetlerle klasik ve elegan tarzini yeni sekillerle renklendirmis. Ancak Balenciaga kadini hep asil, elegan ve stil sahibi cizgisinden odun vermemis. Cristobal Balenciaga 1972 yilinda gecirdigi bir kalp krizi sonucu hayata veda etmis.
Sempozyumdan sonra, hayranligimin ve saygimin arttigi bu deha modacinin yarattigi kiyafet ve aksusuarlari gormek icin sabirsizlaniyordum. Ayni aksam de Young muzesindeki acilis galasina katilip, muzenin davetliler icin aksam acik tuttugu "Balenciaga and Spain" sergisini nihayetinde gorebildim. Birkac kez fotograf cekmeye calissam da bu denemelerim sonucsuz kaldi cunku fotograf cekmek yasakti ,kivrak Turk zekasi her zaman ise yaramiyor sanirim :)
Gordugum bazi parcalarin fotograflari asagida (Hamish'in Vogue 'da yazdigi blogdan).. Eger Temmuz ayina kadar yolunuz San Francisco'ya duserse mutlaka bu sergiyi gorun derim, gercekten cok etkileyici..
