Çocuk da yaparım kariyer de!
ÜNLÜ STİLİ

Çocuk da yaparım kariyer de!

Hayatın gerçeklerine dönelim “çocuk da yaparım kariyer de” sloganını bir erkeğin bulduğuna inanıyorum amacı kadınları alttan alta fiştekleyip gaza getirmek...

GÜNCELLEME TARİHİ: 21 Temmuz 2010

Diyenlere "zooort" yaparsınız demek istiyorum ama feministlerden korkuyorum. Aslında tam blu çağımda Duygu Asena'nın top yaptığı zamanlarda sıkı feministtim. Hatta evlendiğimi ve ev işlerinin her birini yaptığımı duyan lise arkadaşlarım şaşırıyorlar bana. Geçmişi hatırlayınca ben böyle olacak kadın mıydım diye hayıflanmıyorum dersem yalan olur o ayrı…

Hayatın gerçeklerine dönelim "çocuk da yaparım kariyer de" sloganını bir erkeğin bulduğuna inanıyorum amacı kadınları alttan alta fiştekleyip gaza getirmek. Bir de şarkı yaptılar iyi mi?

Cümle bilerek tersten okunmuş bence. Kanımca bu slogan karısı kariyer yaptığı için çocuk yetiştirme sürecinden baba olarak anne ile iş yükünü paylaşmak zorunda kalan bir erkek tarafından türetilmiş. Kariyer de yap çocuk da demek isteniyor. Kariyer de yap, çocuk da, ev işlerini de böylece erkeklerin omzundan bir yük daha kalksın… Babalar çocuklarının altını değiştirip, geceleri uykusuz kalmasın; evi geçindirme derdini bile paylaşmak istiyorlar haberiniz ola… Öte yandan; annelerimizin suçu; kesinlikle ev işlerine de karışmıyorlar. Niye? Çünkü öğretilmemiş… Yüz evli arkadaşımdan sadece birisinin kocası ev işlerine yardım ediyordu onlar da boşanmak üzere!!!

Düşünsenize sabah erkenden kalk, giyin uyku mahmuru gözünün içine içine kalem çek neden daha bakımlı ve güçlü durmak için eee ne demişler "ilk intiba".İstanbul trafiğinde on iki kilometrelik yolu bir saatte git topuklu ayakkabı ile araba kullan bir de erkek şoförlerin tahrikleriyle uğraş (ah o topuklularla bir de onlar araba kullansalar da görsek). Sırtında mal taşımasan da yoruluyor insan hele bir de kariyer hırsı varsa rakipleri yok etmeye uğraşarak kafayı sıyır. Sonra yine bir saatte eve geri gelip başla yemek yapmaya… Yemekler yensin, sofrayı kaldır; sofra kalksın etrafı şöyle bir topla; etraf toplansın aaa ütüler beni bekler, ütü yapılsın; akşam yatmadan biraz dizi izlemeye karar ver; bu sefer de koc'a dalga geçsin seninle "iki okul bitirdin bu dizilerde ne buluyorsun" diye. Sana ne ya ben aynı maç yorumlarını bin defa dinlemene; aynı gol görüntüsünü farklı açılardan bin defa izlemene karışıyor muyum? Böyle sinir harbi içinde git yat. Sabah aynı hikaye… Şimdi bu hikayede çocuk yok… Araya bir de çocuk koyun sonra bir daha okuyun!

Şimdi bazıları diyecek ki kariyer yaparsam çok kazanırım çok kazanırsam bakıcı tutarım bakıcı tutarsam çocuğa o bakar… İnanın hiç de bu kadar basit değil. Anne olmuş bütün arkadaşlarım işlerine devam ediyor ve çocuklarına bakıcı bakıyor. Kimisinin bakıcısı yatılı kimisinin ki akşam kendi evine gidiyor. Bakıcı büyük kolaylık kabul ediyorum. Ben de çocuk yapınca kesinlikle yatılı bakıcı ayarlamayı düşünüyorum ama bakıcı da bir yere kadar. Bütün gün anneyi görmeyen çocuğun içine akşamları anneyi görünce Frankenştayn giriyor adeta çocuk ve anne yapışıyorlar bir birlerine. Bu noktada ya kocaya ya çocuğa ilgi göstereceksin ki annelik var serde ne de olsa; koca arkaya itiliyor… Bir süre sonra hem kariyer, hem çocuk bir bakmışsın koca kendi dünyasında kopmuş gitmiş, aynı evde bir de bakıcı var üstelik; koca ile özel hayat sıfıra inmiş. Ayrıca sanmayın ev işleri kendiliğinden hal oluyor…

Ben de isterim hem çocuk hem kariyer yapmayı hem de aşk dolu bir evliliği yürütmeyi. Ki asla işten ayrılmayı düşünmüyorum; öte yandan aman da CEO olayım diye kendimi paralamak gibi bir sıkıntıya düşersem hayatta geriye geleceğimi inanıyorum. Ayrıca neden her şeyi biz yapalım ki? Neden anneliğe onlar da biraz yardımcı olmasın? Tamam, biz kariyer yapalım ekonomik güçlüklerin üstünden beraber gelelim ama babalar da biraz çocuklarına annelik yapsalar ya da arada yemek yapıp ortalığı toparlasalar fena olmaz mı?

Diyeceğim o ki yemeyin bu kışkırtmaları. Her şeyi biz yapmak zorunda değiliz…

gezmecegormece.blogspot.com