Zamanın Dışında
MODA

Zamanın Dışında

Tasarımcı Gül Ağış, İlkbahar/Yaz 2022 sezonu için zaman algısını sorguluyor. Matematiksel bir olgunun dışında, geniş bir an olarak kabul ettiği zaman yeni koleksiyonu Timescape’in ilham kaynağı.

GÜNCELLEME TARİHİ: 4 Kasım 2021

Bade Çakar

Timescape ardında nasıl bir hikaye barındırıyor?
"Zaman nedir? Tek bir zaman mı vardır, yoksa zaman algıyla mı anlam kazanır?" gibi sorularla başlayarak zaman algısına odaklanan ve eski ile yeninin, geçmişle geleceğin, yavaşla hızlının arasındaki bağlantıyı sorgulayan bir koleksiyon. Zamanı objektif, matematiksel bir olgu olarak değil, süre ve bellek ile ilişkilendiren; geçmiş, bugün ve gelecek şeklinde parçalı bir kavram değil, bir bütün, yekpâre, geniş bir ân olarak kabul ettim. Çekimin olduğu, Bayburt'un ıssız bir köyünde yer alan Baksı Müzesi bana göre tam da hiçliğin ortasında, sonsuz bir boşluk hissiyle çevrili, geçmişin gelecekle kucaklaştığı bir yer aslında. Bana Anadolu'nun tam kalbine iniş yapmış bir uzay gemisini çağrıştırdı. Bu nedenle koleksiyonun duygu ve hikayesini aktarmamıza inanılmaz yardımcı oldu.

Koleksiyonda hangi detaylar ön planda?
Türk köklerinden gelen geleneksel öğeleri, folklorik detayları, işlemeleri kullanmayı seviyorum. Pamuklu brode nakış tekniğini denedik bu sefer. Anneannemin bir Gaziantep işi gömleğinde bu detay hafızamda kalmış, Gaziantep'e gittiğimde çok araştırmıştım ancak maliyetleri hazır giyime uygun değildi. Neyse ki bu defa farklı bir yöntemle çözdük ve çok mutlu oldum. Tülbent üzeri kafes işlemeli Osmanlı lale motifleri ve üç boyutlu işlemeleri bir arada kullanarak geçmişin ve geleceğin zanaatkarlığını göstermek istedik. Gelenekselle çağdaşın birbirine karıştığı Timescape koleksiyonunda bir nevi geçmiş işçiliğini bugüne taşıdık.

Modern siluetlerle konforu ve geleneksel zanaatkarlığı bir araya getirmeyi seviyorsunuz. Sizce geçmiş, gelecek ve bugün nasıl bir birlik içinde olmalı?
Koleksiyonumuzun temasında da sorguladığımız gibi zamanı geçmiş, gelecek ve bugün yerine "yekpâre, geniş bir ân" olarak gördüğümüzde tüm zamanları içinde barındırabilecek, kıymeti her daim kalıcı, ömürlük ve daha sürdürülebilir hayatlar, tasarılar, duygular ile yaşayacağımızı düşünüyorum. Dün ve bugün her daim el eledir ve birlikte geleceği oluşturur. Yani yine hepsi şu anın içindedir.

İlk günden bu yana çevreye duyarlı materyaller, teknikler sizin için önemli oldu. Artık bu başlıklar tüm dünyada önemli. Bu gelişme hakkında ne düşünüyorsunuz?
Aslında hâlâ pek çok eksiğimiz var bu konuda. Örneğin Anadolu'da bir şeyler üretmeye çalışmak hayli zordu. Yeniliğe çok açık değillerdi. Şimdi bu dinamiklerin değişiyor olması mutluluk verici. Doğa yaşam kaynağımız, o nedenle sahip çıkmalı ve korumalıyız. Her ne kadar geç kalınmış bir farkındalık olduğunu düşünsem de bu konunun şu an global olarak gündemde olmasını çok önemli ve çok umut verici buluyorum. Doğaya olan borcumuzu ne şekilde olursa olsun ödemeliyiz. Ayrıştırarak, doğal malzemeler kullanarak, dönüştürerek, koruyarak…

Lug Von Siga, uluslararası tanınırlığa sahip bir marka. Başlangıçtan bugüne hangi adımlarınız doğru oldu, neler sizi başarıya götürdü?
Kendi kültürümün öğelerini kullanarak, dünya moda platformlarında bunları gösterebilmeyi inanılmaz değerli buluyorum. Çok çalışmak ve inancı yitirmemek yaratıcılık kadar önemli. Markalaşma sürecindeki hayalim başından beri global bir hazır giyim markası oluşturmaktı. Uzun ince bir yol aslında. Yüzlerce dinamik bir arada, tüm yaratıcı süreç içerisinde finansal dengeleri de koruyabilmek çok önemli. Uzun yıllar Milano'da yaşamış olmak benim için bir avantajdı. Farklı bir perspektiften kendi kültürümün öğelerini değerlendirme fırsatım oldu. Bu deneyim büyük resmi görmemi sağladı.

Gelecek için planlar, projeler ve tabii ki hayaller neler?
2022 yılında Milano'da bir şube açıyoruz, beni oldukça heyecanlandıran bir süreç. Pandemi öncesi yapmayı planladığımız bu hayali artık gerçekleştirebiliyor olmak paha biçilmez. Hayalim sürdürülebilir bir dünya markası olmak ve Lug Von Siga ormanı oluşturmak.