Mütevazi güzel: Barbara Palvin

Kıvanç Tatlıtuğ ile rol aldığı bir reklam kampanyası sayesinde ülkemizde de hatırı sayılır hayran kitlesine sahip olan Barbara Palvin, henüz 20 yaşında olmasına rağmen güzelliği ve mütevazi tavırlarıyla dünyanın en beğenilen modelleri arasında gösteriliyor.

Fotoğraflar: Vince Baráti,  Derleyen: Ceylan Yeniacun

Cosmopolitan

Macaristan asıllı güzel Barbara Palvin'in inanılmaz aktif bir hayatı var. Önceki gece New York’tan Budapeşte’ye gelmiş üstelik Frankfurt aktarmalı uçmuş ve uçağı beş saat rötar yapmış buna rağmen en ufak bir jet lag belirtisi yok yüzünde Barbara alışveriş yapmaktan nefret ettiğini belirtiyor. “Mağazalara girip çıkmaktan ve kıyafet denemekten nefret ederim, bu yüzden çalışırken beğendiğim tasarımlar arasından seçip almayı tercih ediyorum” diyor ve menajeri Vince Barati kapıda beliriyor. Barbara, Barati’nin boynuna atlıyor ve ağlamaya başlıyor. “New York’a taşındığımdan bu yana onu göremiyorum, çok özlemişim. Bu aralar çok duygusallaştım, sürekli ağlıyorum. Hayatımda bir sürü değişiklik oluyor, hayranı olduğum insanlarla tanışıyorum ve hayal bile edemeyeceğim bir hayat yaşıyorum. Mesela birkaç hafta önce hayatımda ilk defa özel uçakla seyahat ettim. Uçağa binince yine kendimi tutamadım ve mutluluktan ağladım çünkü inanılmaz bir duyguydu. Altın Küre Ödülleri’nde de kırmızı halıda birçok ünlüyü aynı anda görünce yine aynı duyguları yaşadım. Hayatımda sahip olduğum her şey için şükrediyorum” diyor.

Duygulandığınızda hep ağlar mısınız?

Genellikle evet ama çoğunlukla aşktan ağlıyorum. Birkaç ay önce erkek arkadaşımla ayrıldık ve çok ağladım. Ama New York’ta yaşamaya başladığımdan beri kendimi çok daha güçlü hissediyorum. Özgürlük beni daha güçlü biri yaptı.

Bu yaşadığınız ilk ayrılık acısı mıydı?

Evet, o benim ilk büyük aşkımdı. İki buçuk yıldır beraberdik ve bitti. Ayrıldığımızdan beri de hiç konuşmadık.

Onu özlüyor musunuz?

Tabii ki. Çıkmaya başlamadan önce de arkadaştık. Biraz zamana ihtiyacımız var. İlerleyen günlerde tekrar arkadaş kalacağımıza eminim.

İlişkiniz neden sona erdi?

Çok çalışıyor ve çok sık seyahat ediyorum. Neredeyse hiç görüşemiyorduk ve bu da uzun soluklu bir ilişki için normal değil. Neyse ki ayrılık acısını üzerimden attım ve bir süre erkek arkadaş istemiyorum.

İş programınız nasıl, bir şehirde ortalama ne kadar süre kalıyorsunuz?

Eve (Macaristan) gelmeden önce 10 gün New York’taydım şimdi bir hafta buradayım. New York öncesi de birkaç ay Londra, Paris Milano ve Tokyo’da kaldım. Toplamda iki buçuk ay sürdü. İşim gereği en çok havaalanları ve otel odalarında zaman geçiriyorum.

Kısa sürede inanılmaz başarılara imza attınız. L’Oréal Paris reklam kampanyasında yer aldınız, Altın Küre Ödülleri’ne katıldınız, Intimissimi’nin reklam yüzü oldunuz ve geçtiğimiz yıl Victoria’s Secret’ın meleklerinden biriydiniz… Hayatınızda neler değişti?

Ciddi anlamda hayatım değişti. Özellikle Victoria’s Secret şovuna çıkacağımı ilk öğrendiğimde inanılmaz stres oldum ama şimdi de iyi ki olmuş diyorum. Kariyerim için inanılmaz bir deneyim oldu.

Şovdan sonra Justin Bieber’la beraber olduğunuza dair haberler çıktı. İşin aslını sizden öğrensek…

Aramızda hiçbir şey olmadı! Şovdan bir gün önce Twitter hayranlarıma “kiminle fotoğraf çektirmemi istersiniz” diye bir soru sordum. Bruno Mars ve birçok ünlüyle fotoğraf çektirdim Justin Bieber da onlardan biriydi. Justin’in o dönemki kız arkadaşı Selena Gomez’i Altın Küre Ödülleri’nde gördüm ve Justin’le aramda hiçbir şey olmadığını anlattım. O günden sonra da bir daha kimseyle fotoğraf çektirmemeye karar verdim.

İmrenilecek bir hayata sahip olduğunuzu düşünüyor musunuz?

Evet, imrenilecek yanları olabilir. Bazen ben bile bu yaşadıklarıma inanmakta güçlük çekiyorum. Bugüne kadar Steven Spielberg ve Leonardo DiCaprio gibi inanılmaz başarılı insanlarla tanıştım ve dünyanın dört bir yanına seyahat etme fırsatı buldum. Kötü yanı ise ailemden ve sevdiklerimden uzak kalmak. Yeri geliyor erkek arkadaşınızla program bile yapamıyorsunuz. Kendimle ilgili kararları da tek başıma alamıyorum. Mesela saçlarımı kısa kestirmek istiyorum ama kontratımda bunu yapamayacağıma dair madde var. Ama inanın hepsine değer çünkü yaptığım işi çok seviyorum.

Heyecanlandığınızda kendinizi rahatlatmak adına ne yaparsınız? Mesela kırmızı halıda yürüyorsunuz ya da ünlü bir yönetmenle tanışmak üzeresiniz…

O an aslında hepimizin aynı olduğunu ve onların da benim geçtiğim yollardan geçtiğini aklıma getiriyorum. Genellikle onlardan biriymişim gibi davranıyorum ve espri yapıyorum. Mesela Leonardo DiCaprio’yla fotoğraf çektirmek istiyordum, yanındaki arkadaşına söyledim. O da Leonardo’ya “Barbara seninle fotoğraf çektirmek istiyor” dedi ben de “Hayır, hayır düşündüm de sen benimle fotoğraf çektirmek istersin” dedim. Genellikle espri yaparak rahatlamaya çalışıyorum.

Bu gibi durumlarda sinirli ve gergin oluyor musun?

Duruma göre değişiyor. Mesela Victoria’s Secret Fashion Show’da Miranda Kerr ve Adriana Lima’yla yan yanaydım ve kendimi çok iyi hissettim çünkü onlarla daha önce tanışmıştım. Sabah 9’da kuliste hazırdık, şov ise akşamüzeri 16 gibi başladı. Saçım ve makyajım yapıldı sonrasında bir saat kadar gerildim. Ama ne zamanki kuliste müzik ve eğlence başladı ben de rahatladım. Podyuma çıktığımda ise partide gibiydim.

Eminim herkes ne kadar güzel ve seksi olduğunuzla ilgili size iltifatlarda bulunuyordur. Peki, sizi neler etkiler? Bir erkek ayağınızı yerden kesmek için ne yapmalı?

Hayır, sandığınız kadar iltifat almıyorum. Benim için önemli olan sıkılmadan uzun saatler sohbet edebilmek ve eğlenceli vakit geçirmek. Eğer iltifat edecekse de bunu açık açık ifade etmek yerine esprili şekilde yaparsa daha çok hoşuma gider.

Sizi etkilemek bir erkek için çok zor olmalı. Sonuçta özel uçaklarla seyahat ediyor, sürekli yeni ve ünlü insanlarla tanışıyorsunuz...

Ben ilişkinin başında çok romantik biri olamıyorum. Gezelim, gülelim, arkadaşlarımızla beraber olalım isterim. Zaman ilerledikçe romantik aktivitelere daha sıcak bakıyorum. Aşık olduğumda küçük jestler hoşuma gider.

Şu sıralar erkek arkadaş istemediğinizi söylediniz. Yalnız olmak nasıl bir duygu?

Şu an bir itirafta bulunuyorum; aslında görüştüğüm biri var. 30’lu yaşlarda, yakışıklı ve çok çekici yeşil gözleri var. Moda dünyasından ama daha fazla bilgi veremem maalesef!

Bir süredir New York’ta yaşıyorsunuz, şehre alıştınız mı?

Benim gibi modellik yapan arkadaşım Stella ile bir apartman dairesinde yaşıyoruz. Stella her konuda bana çok yardımcı oluyor. Eğer çalışmıyorsak arkadaşlarımızla buluşuyoruz, spa’ya gidip masaj yaptırıyoruz, yemeğe gidiyoruz. En son müzik festivaline gittik.

Geçtiğimiz yıl Mayıs ayında Cannes Film Festivali’nde ikinci kez L’Oréal Paris’in marka elçisi olarak boy gösterdiniz. Bir dergi tarafından da giydiğiniz kıyafetle stil sahibi ödülüne layık görüldünüz. Bu yıl aynı ödül törenine katılırken ne giyeceğiniz konusunda seçim yapmakta zorlandınız mı?

Açıkçası biraz zorlandım ama bu sene de aynı ödülü kazandığım için çok mutluyum. Geçtiğimiz yıl heyecandan hiç keyif almamıştım bu yıl ise harika iki gün geçirdim. Milla Jovovich’le beraber kırmızı halıda yürümek harikaydı. Sonrasında ise törende Matt Damon arkamda oturuyordu. İlk oturduğumda arkamda birileri sürekli hareket ettiğinden sırtıma tekme yiyor gibi hissettim; sinirle arkama döndüğümde Matt Damon’ı gördüm. Tabii gülümsedim ve “problem değil” dedim.

Bir keresinde oyunculuktan da keyif aldığınızı söylemiştiniz. Hâlâ aynı fikirde misiniz?

Kesinlikle! Benimle çalışmak isteyen bir ajans var. Kendimi denemem için fırsat olduğunu düşünüyorum. Bir filmde rol aldığımda çekimler ortalama sekiz ay sürüyor, o süre zarfında modellik yapmam çok zor. O yüzden doğru adımlar atmalıyım. Bunun dışında başka fırsatlar da karşımda çıkıyor mesela L’Oréal Paris reklam kampanyasında Woodkid’le çalıştım. Kendisi Lana Del Ray’e şarkı yazdı, Katy Perry ve Rihanna için klipler hazırladı. Bir gün setteyken beni şarkı söylerken duydu ve stüdyoda sesimi dinlemek istedi. Şu an benim için bir şarkı yazıyor ve seslendirmemi istiyor. Yapabilir miyim bilmiyorum ama çok heyecanlıyım.

Ne gibi şüpheleriniz var?

Oyunculukla ilgili korkularım var. Eğer başarırsam ünlü biri olacağım.

Siz zaten ünlüsünüz. Birçok dergide fotoğraflarınız çıkıyor, hakkınızda yazılar yazılıp çiziliyor...

Tabii ki ama şu an için bunlar hayatımı etkilemiyor. Justin Bieber’la hakkımda bir sürü yalan dolan haberler çıktığında çok korktum. Paparazziler evime kadar takip etti. Filmde rol aldığımda gözler sürekli üzerimde olacak. Ne giydim, nereye gittim gibi… Şu an için buna hazır değilim sanırım.

Modellikle ilgili hayalleriniz var mı?

Gucci ya da Cavalli’nin yüzü olmak isterim.

Bu meslekte başarılı olmak adına neler yapıyorsunuz?

Pilates yapıyorum. Abur cuburu sevdiğim için dönem dönem haftanın beş günü meyve ve sebze yiyerek detoks yapıyorum. Düzenli saunaya gidiyorum.

Makyaj yapmayı sever misiniz?

Bayılırım ama abartıya kaçmam. Hafif bir fondöten, maskara ve kırmızı ruj uygularım.

Menajeriniz Vince Barati model olmak isteyen genç kızların sizi örnek aldığını söyledi. Ünlü olmak için neler gerekiyor?

Hiçbir zaman ünlü olmak adına çaba sarf etmedim. Birçok kez reddedilebilirsiniz ama eğer doğru yolda olduğunuza inanıyorsanız hislerinizin peşinden gidin; asla pes etmeyin!