Sofistik popstarlar

Pop müzik yapıyorlar ama “eller havaya” ortamlarda değil, rockçıların kalesi mekânlarda konser veriyorlar. En sert müziğin çalındığı sahnelerde dışlanmıyor, aksine hıncahınç dolduruyorlar. Peki bu sofistike takılan popçuların sırrı ne?

Aktüel

15 yaşından beri sahnelerde olan, birçok yarışmadan derece almış ve ilk albümü “Aşk, Yağmur ve Çikolata”yı geçtiğimiz sene yayınlayan Ceynur, “Yağmur, sen de vurup durma şu cama” diyerek klasik bir yağmur şarkısını bambaşka bir forma soktu ve bir anda herkes ondan bahsetmeye başladı. Şimdilerde üçüncü klibi “Tanrı Sesimi Duydu” ile yoluna devam eden Ceynur, tarzı ve şarkılarıyla pop bir imge gibi görünüyor ama yine de hayranları onu klasik bir popstar gibi algılamıyor. En son Bursa Hayal Kahvesi’ndeki performansıyla yalnız pop dinleyen kesimin değil, rock dinleyen seyircilerin de bol bol alkışını aldı. Ceynur, bu kadar geniş bir kesim tarafından sevilmesinin standart bir formülü olmadığını ama anahtar kelimenin samimiyet olduğunu düşünüyor.

YAĞMURA TERSLENEN KADIN: CEYNUR

Beyoğlu’nun orta yerinde anlı şanlı rock starların sahne aldığı bir mekân olan Jolly Joker Balans’taki tıklım tıkış Teoman konserleri belki unutulmaz ama artık Balans’ı bir pop şarkıcısı dolduruyor. Soner Sarıkabadayı’nın sahneye çıkacağı gece kızlar mekânı balık istifi dolduruyor. Sahnede bildiğiniz pop müzik yapılıyor, ama kimse mekânın ruhuyla örtüşüyor mu diye düşünmüyor. Herkes örtüştürmüş, belli… Sadece  Sarıkabadayı da değil; Mercan, Gökhan Türkmen, Ceynur gibi isimlerin albümlerini dinlediğinizde hiç şüphesiz pop yaptıklarını anlıyorsunuz. Ancak onlar türünün diğer örnekleri gibi Etiler mekânları yerine daha alternatif yerlerde sahne alıyorlar. Alternatif dünya da onları yadırgamıyor, sarıp sarmalıyor. Türdeşlerine göre daha “sofistike” takılan popçulara sırlarının ne olduğunu sorduk.

ROCKÇI KIZLAR ONA HAYRAN: SONER SARIKABADAYI

Sertab Erener’in “Bu Böyle”si, Murat Dalkılıç’ın “Kasaba”sı, Murat Boz’un “Uçurum”u, Emre Altuğ’un “Çifte Kavrulmuş”unu yazıp onları listelerin zirvesine taşıyan, bizzat seslendirdiği “Pas” ve “Buz”la da hayran kitlesini ikiye katlayan Soner Sarıkabadayı, kişisel kariyerine tam anlamıyla zirveden giriş yaptı. Yılın dillere dolanan şarkıları onun güçlü kaleminden çıkıyor. Ancak o alternatif ortamlarda sahne almayı tercih ediyor. “Popstar psikolojisi içine girmem mümkün değil. Karakterim yerine oturduktan sonra yani 30 yaşında karşılaştım bu ilgiyle. Kendime dışardan bakabiliyorum, kendimi doğru değerlendirebiliyorum” diyen Sarıkabadayı, ilk konserini Beyoğlu Nevizade’de bulunan ve rock dünyasının uğrak mekânlarından biri olan Jolly Joker Balans’ta vermişti. “Bu mekân ile aramda özel bir bağ var” diyen Sarıkabadayı, ilk albümü “Sadem”i geçtiğimiz aylarda yayınlamıştı. Müzisyenin 2011 planları arasında biri Ocak, diğeriyse Mayıs ayında yayınlanmak üzere iki yeni single var.

Soner Sarıkabadayı, Murat Boz’la birlikte seslendirdiği “İki Medeni İnsan”la her kesimden dinleyiciyi yakalamayı başarmıştı. “Sadem” adını verdiği albümüyle gündemde olan Sarıkabadayı, başta Jolly Joker Balans olmak üzere birçok mekânda sahneye çıkıyor.

BİR METALLICA HAYRANI: GÖKHAN TÜRKMEN

Kendisi koyu bir Metallica hayranı olsa da, kostümleri, bakışı, şarkıları tam anlamıyla pop. Zaten Gökhan Türkmen de aksini savunmuyor. Ama onu yalnız pop dinleyicisi sahiplenmiyor. Belki de bunun nedeni, Türkmen’in en büyük hiti “Büyük İnsan”ın internette patlamış olması. Bu büyük başarı öncesinde arkadaşı Kahraman Tazeoğlu’yla birlikte radyo programı yapan ve gitarıyla ona eşlik eden Türkmen, “Büyük İnsan”ın başarısı üzerine yayınladığı “Dön”, “Efkarlıyım” gibi birçok şarkısıyla başarısının cilasını çekti ve ikinci albümü “Biraz Ayrılık”ı bu sene yayınladı.

Türkmen’e göre gördüğü bu ilginin nedeni kaygısız müzik yapması: “Ben müziği müzik için yapıyorum. Tabii ki bu işten para kazanıyorum ama amacım bu değil. Doğru iş ve projelerde yer almaya ve kaliteden ödün vermemeye çalışıyorum. Ve en önemlisi samimiyim.”

PROTEST DANS MÜZİĞİ YAPIYOR: MERCAN

Mercan, Dannii Minogue’un “Put the Niddle on It” şarkısını Türkçeye “Sana Değil Kardeşine” olarak uyarladı ve bomba patladı. İddialı klibi ve cesur tavrıyla dikkatleri çekti, ama yalnız pop camiasının değil. Tüm ergenliğini ve üniversite yıllarını rock dinleyerek geçirmiş olan Mercan, “rock isyan barındırır” diyor. Ve “Pop bir albüm çıkardım ama sözleri itibarıyla oldukça protest bir duruşu var şarkıların. Protest dans müziği yapıyorum. Sound değil belki ama şarkı sözlerimle budur, tatlı isyanlar içindeyim. Tüm bunlar da farklı müzik dinleyen insanların algısını aynı beğeni üzerinde topluyor” diyerek açıklıyor rock çevresinde de yakaladığı başarıyı.