Garantili çöpçatanlık kuralları

Cosmopolitan/ Eda Başar

İki arkadaşınız var; ikisi de yalnız. Tam birbirlerine göreler… Onları tanıştırmak, kaynaştrımak ama bunu ustalıkla yapmak istiyorsunuz. Nasıl yapmalı? Sonrasında size ağır yük getirmemesi için nasıl bir strateji izlemeli? İşte yanlış hamleler nedeniyle çöpçatan yerine kara kedi olmamanız için çeşitli yöntemler.

“Sana onu ayarlamak istiyorum, tanıştırayım mı?” sorusunun devri geçti. Bu cümle ile iki tarafı da anında uzaklaştırır ve beklentiye sokarsınız. İkisini karşı karşıya getirmek için sayısız yöntem var. Makul ve iyi olan yöntem, her iki tarafa da birisiyle tanıştırılacağı bilgisini vermemek, hem de sonsuza kadar. Çöpçatanlığınızı gizli bir ajan gibi her daim saklı tutmak… Ancak yine de taraflardan biri daha yakın arkadaşınızsa ve onun onayını almadan harekete geçmek istemiyorsanız, bir süre sonra bu konuda birazcık esnek davranabilirsiniz. Önemli olan, çöpçatanlık kurallarını A’dan Z’ye, yani tanıştırma faslından, ilişkinin sonuna kadar sürdürmek. Her aşamada dikkatli davranmazsanız bir çuval inciri berbat etmekle kalmaz, hayırlara vesile olmaya çalışırken arkadaşlarınızdan olabilirsiniz.

Ön hazırlık

İki kişiyi karşı karşıya getirmeden önce, birbirleri hakkında dolaylı yoldan bilgi sahibi olmalarını ve o kişiyi merak etmelerini sağlayın.,

İdeal sevgili “Bir arkadaşım var, bence ideal bir sevgili olur” gibi masum bir cümle ile başlayarak ikisine de diğerini övmeniz çok önemli. Onu ilişkide dört dörtlük göstermeniz, hep övmeniz karşı tarafın ilgisini çeker. Erkeklere/kadınlara davranış şekline övgüler düzün. Sonundan arkadaşınız kendiliğinden “Ayarlasana bana” bile diyebilir. Buna yanıt olarak “Bir başkasının ayarlamasına gerek yok ki, o bulur, elini sallasa ellisi ama kolay kolay beğenmiyor” diyebilirsiniz. Merakını cezbettikten sonra, bir gün ikisini buluşturduğunuzda kıvılcımlar alevlere dönüşebilir.

Güvenilecek İnsan Kız arkadaşınızla dolaşıyorsunuz ve nereye gideceğinize bir türlü karar veremiyorsunuz. Siz, kız arkadaşınızın tanımadığı o gizemli erkeği arıyorsunuz ve “Ona sorayım o bilir neresi iyi, neresi kötü” diyorsunuz. Arabanız bozuluyor, yine onu arıyorsunuz. Erkekler hakkında bir konuya kafanız takılıyor kız arkadaşınızla. Yine cevap onda. Artık bu gizemli, her şeyi bilen erkek fazlasıyla merak edilmeye başlanıyor. Tabii bu sırada aynı numarayı diğer tarafa da çekiyorsunuz. Bu her şeyi bilen erkek/kadın; bu bilgili, becerikli, sosyal insanla tanışmak için ölüp bitiyor. (Buraya bir not düşelim, tüm bunları yaparken kız arkadaşınızın bizzat sizin o erkekle ilgilendiğinizi, ondan hoşlandığınızı düşünmesine izin vermeyin.)

Ekip çalışmasıİki kişiyi bir araya getirme operasyonunda yalnız çalışmak zorunda da değilsiniz. Ekip çalışması yapabilirsiniz. Erkek ya da kızla daha yakın olan bir başka arkadaşınızı devreye sokabilirsiniz. İkinizin bu ortak projesinde tarafları paylaşabilirsiniz. Siz, kız tarafını düğüne hazırlarken, arkadaşınız da erkek tarafıyla ilgilenir. Ancak ciddi bir iş gibi sorumluluk aldığınız bu eğlencede birbirinizle tüm gelişmeleri, ne tür bilgilerin aktarıldığını paylaşmanız önemli. Aksi takdirde bir yanlışlıklar komedyasına sebebiyet verebilirsiniz.

Taraflardan biriyle yakın arkadaşsanız ona çöpçatanlık projenizden bahsedebilirsiniz. Yoksa her iki tarafa da bilgi vermemek daha doğru.

Danışılacak insan Bir tür ermiş gibi arkadaşınızın hayata, dostluğa, ilişkilere dair cümlelerinden alıntılar yapın. Eğer biraz eklemeyle bile düzgün kıvama gelecek, hiç akılda kalıcı yorum yapmamışsa siz kendiniz türetebilirsiniz. Mesela “Ben dostluğu ondan öğrenmişimdir.” “Babamla kavga ettiğimi anlattığımda öyle güzel dinledi ki herkesin böyle sorunlar yaşadığını anlamamı sağladı. Yeterince cesaret bulamadığımda o bana hep cesaret vermiştir” gibi cümleler, olgun, danışılacak bir insan olduğu imajını vermek için yeterlidir.

Nabza göre şerbet Hem iki tarafa da diğerini övme seanslarında, hem de buluşulunca yapılan sohbetlerde ikisini de tüm yönleriyle tanıtmaya uğraşmayın. Kız arkadaşınız nasıl erkeklerden hoşlanıyor, dahası nasıl erkeklere ihtiyacı var; erkek arkadaşınız ne tür bir kıza ilgi duyar en iyisini siz biliyorsunuz. O halde karakterlerinin, sosyal hayatlarının tüm detaylarını paylaşmaya çalışmayın. Bazı ayrıntıları bilerek gizli tutun. Hem aşık olduğumuz kişide bile karakterinin tüm özelliklerini sevmeyiz. Katlanamadığımız, bir başkası yapsa bizi itecek pek çok alışkanlığı yok mudur? Onu sevdiğimiz için görmezden gelir ya da tahammül gösteririz. Oysa biriyle yeni tanıştığımızda ön yargılarımız yüksek olur. İleride, çok da kafayı takmayacağımız bir özelliğinden dolayı, olası bir ilişkinin kapılarını kapatırız. Bu nedenle siz de sadece en parlak, diğer tarafın beğeneceğinden kesin olarak emin olduğunuz özelliklerine vurgu yapın. Diğer ayrıntıları bırakın, kendileri keşfetsin.

Kurallara dikkat!

Birbirine uygun olduğunu düşündüğünüz iki insanı tanıştırırken uymanız gereken basit kurallar var. Yoksa bir çuval inciri berbat edebilirsiniz.

Buluşma zamanı

Şimdi buluşma zamanı. En eğlenceli safha başlıyor. Üç kişilik buluşmalardan önce denenecek birkaç yol mevcut.

Aynı anda randevu Konserde karşılaşmak birebirdir. Taraflardan ikisine de konsere beraber gitme sözü verilir. Sonra, bir tarafa “Kusura bakma tamamen unutmuşum, ona söz vermiştim ama vicdan yaptım şimdi, yalnız gitme, beraber takılırız” denir. Konser sırasında üçünüz bir araya geldiğinizde ise ortalarında durulur. Birbirleriyle özellikle uzun uzun tanıştırılmaz. Ortak sohbet açılmaz. İkisiyle de ayrı ayrı sohbet edilir ki ayarlamaya çalıştığınızdan şüphelenilmesin. Yani, iki arkadaşını da idare etmeye çalışan iyi arkadaş rolü oynanır. Ancak sık sık içecek almaya, bu yüzden de sık sık tuvalete gidilir. Her gidişte “İkiniz de buradan ayrılmayın, bu kalabalıkta bulamam” denilir. Siz gittiğinizde, ikisinden biri atılımda bulunup konuşmadıysa -eğer dünyanın en çekingen insanları değillerse- bu iş olmaz. Boş verin!

İki kişiyi bir araya getirme operasyonunda yalnız çalışmak zorunda değilsiniz. Ekip çalışması yapıp yakın olan bir arkadaşınızı devreye sokabilirsiniz.

Rastlantının böylesi

Taraflardan birinin işe, okula, spora gidiş saatlerini biliyorsunuz. Hatta o akşam ne yapacağını bile… Gündüz çalıştınız ve akşamki programı en ince ayrıntısına kadar öğrendiniz. Ne tesadüf ki siz de tam o saatlerde arkadaşınızla oradan geçiyorsunuz, orada yemek yiyorsunuz ya da o sinemaya gidiyorsunuz. Evet reçete şu: Aynı yerlerde karşılaşılır, karşılaşmışken bir kahve içmek, sinemaysa çıkışta beraberce bir yemek yemek önerilir. Sohbet uzatılır da uzatılır. Yarın gece ya da haftaya aynı saatte aynı yerde buluşmaya karar verilir. Kıza ya da erkeğe de öylesine sorulur, “Sen de gelmek istersen gel” denir… Eğer sohbet ve karşı cins hoşuna gittiyse gelir. Gelemezse, “Bir sonraki sefere” denir ve bir sonraki sefer için planlar yapılmaya başlanır.

Kalabalık partiler Üç kişilik buluşmalar her daim şüphe doğurur. Tanıştırmak istediğiniz çiftin çok daha kalabalık gruplarda bir araya gelmelerini sağlayabilirsiniz. Bunun için başkalarının ev partileri, daha çok insana ihtiyaç duyulan bowling, karaoke gibi organizasyonlar, hatta kendi doğum günü kutlamanız, evde poker partisi gibi alternatifler olabilir. Bu gibi ihtimaller karşınıza çıktığında o iki arkadaşınızı da davet etmeyi ve ettirmeyi unutmayın. Unutmayın, ilk görüşmede her şey dört dörtlük gitmeyebilir. Hatta birbirlerinden hemen hoşlanmamış da olabilirler. Ancak önemli olan onları aynı arkadaş grubuna dahil edebilmek. Sonrasında, olacağı varsa, çorap söküğü gibi gider ve sizin bu safhadan sonra artık pek de bir şey yapmanıza gerek kalmaz.

Aradan çekilme zamanı

Ortam ısınıyor, karşı cinsler çekim gücüne kapılıyor. Siz aralarında durursanız elektriği engellersiniz. En iyisi güneşlerinden çekilin, gölge yapmayın!

Buluşmalara gitmeyin İlk buluşmalarda üçünüz ya da daha kalabalık gruplarla beraber olabilirsiniz. Ancak ikisinin de birbiriyle ilgilendiğinden emin olduktan sonra, üçünüzün beraber olacağı sadece bir buluşmaya gitme hakkı veriyoruz size. Sonrasında ürkek arkadaşlarınız, can simidi gibi sizi de yanlarında isteseler, ısrar etseler hatta siz olmadan buluşmaktan vazgeçseler bile kabul etmeyin. Hadi bilemediniz ikinci kere daha buluşun. Ancak bu buluşmada da sazı elinize alıp konuşmaktansa, sessiz kalıp, onların kaynaşmasına izin verin. Sonraki buluşmalar da ise toz olup havaya karışın. Hatta son anda hep acil bir işiniz çıksın. Sizi de yanlarına sürüklemelerine izin vermeyin. Artık gerçekten baş başalar, şimdi onları ve tabii projenizi uzaktan izleme zamanı.

Tüyo verin Her buluşmalarına sizi de çağıran iki arkadaşınızı da biraz rahatlatmak için, onlara bir takım tüyolar verin. “Konsere gitmeyi sever, şöyle filmlerden hoşlanır (en sevdiği filmlerden biri şudur), topuklu ayakkabıyla hızlı yürüyemeyen kadınları sevmez, annesi modacı olduğu için iyi ve farklı giyime önem verir, parlak rujlu kadınlardan haz etmez, erkeğin arabasına binmeden şuradan şuraya gitmez, şu yemeği, şu restoranı çok sever…” gibi. Bir kez gerekli tüm malzemeyi verdikten sonra, size ihtiyaç duymadan güvende hissedebilirler ve kendilerini engin bir randevu denizine atabilirler.

İlişki zamanı

“Tebrikler” mi demeli, “Eyvah!” mı demeli! Sonunda sevgili oldular ama bu sizin en çok dikkat göstermeniz gereken safha. Merak etmeyin, uyarılarımızı dikkate alırsanız herhangi bir sorun yaşamazsınız.

Yorum yapmayın Sonunda oldu! Zaten başından beri sevgili olmalarını umduğunuz arkadaşlarınız size resmen sevgili olduklarını açıkladı. Sevinin ama çok abartmayın. Uygun olduklarını düşündüğünüzü belirtin ama bu kadar zamandır bunun için uğraştığınızı belli etmeyin. Aksi takdirde kaderin ve rastlantının mucizevi bir sihri ile gerçek aşkı bulmaya yaklaştıklarını düşünen taze çiftin gönlüne şüphe ekersiniz. Her şeyin sizin projeniz olduğunu düşünmelerine sebep olursunuz. Hem kendi aşklarını hem de size duydukları güveni zedelersiniz.

Suçu üzerinize almayın Madalyonun diğer tarafında şöyle bir olasılık da var. Başından beri ne yapsanız, ne etseniz olmadı. Arkadaşlarınız biraz beraber takıldılar ama sevgili olamadılar. Üstelik konu zararsız bir şekilde de kapanmadı. Taraflardan biri diğerine kırgın ya da öfkeli. İşler ters gitti, buluşmalarda arızalar peydah oldu, sevişildi ama sevgili olunmadı, yanlış anlaşılmalar ortaya çıktı, vs… Aman sakın büyük projenizi açık etmeyin. Aksi takdirde “Nasıl bana sormadan böyle bir çöpçatanlığa kalkışırsın” ile başlayıp “Bana onu mu layık gördün yani?” ile biten sövgü cümleleri yüzünüze ok gibi fırlatılır. Kaş yapayım derken göz çıkartmamak için, her şey kendiliğinden olmuş ve bu sürecin başından itibaren sizin hiçbir katkınız yokmuş gibi davranmaya devam edin.

Arada kalmayın İlişki ilerledikçe özel hayatlarına hiç karışmayın. Birbirleriyle ilgili kesinlikle yorum yapmayın. Bırakın onlar birbirlerini kendileri keşfetsinler. Biliyoruz, ikisinin beraberliği sizin fikriniz olduğu için, kendinize koca bir “aferin” diyebilmek için, ilişkilerinin ne kadar mükemmel ilerlediğini, gerçekten birbirleri için yaratıldıklarını görmek için sabırsızlanıyorsunuz. Hatta herkese “Bu ikisini ben ayarladım” demek istiyorsunuz. Hatta daha da ileri giderek düğünlerinde sizi şahit yapmazlarsa ne kadar bozulacağınızı kurguluyorsunuz. İşte bu noktada kendinize engel olun, bu tür düşünceleri kafanızdan uzaklaştırın. Belki şimdi mutluluklarına imzanızı atmak istiyorsunuz ancak üç gün sonra ayrıldıklarında üzüntülerinde de imzanız olmasını istemezsiniz değil mi? Sevgililer öğrenci gibidir. Yüksek not alırlarsa kendi başarıları, sınıfta kalırlarsa ise mutlaka öğretmenlerinin hatasıdır. İşte bu yüzden suçlanacak biri arandığı zaman, ilk hedef olmak istemiyorsanız, çöpçatan kimliğinizi yırtıp atın. İlişki sırasında ise her ikisinden gelebilecek sorulara, yorumlara asla yanıt vermeyin. Anahtar cümleler “Ben ne desem, sana hangi tavsiyede bulunsam boş; bu, sizin ilişkiniz, üç değil, iki kişisiniz. Karar sizin kararınız.” İyice ezberlediniz mi bu cümleleri? Tamamdır artık sırtınız yere gelmez. Şimdi sıradaki çöpçatanlık faaliyetinize başlayabilirsiniz, tabii bunca dikkat etmeniz gereken noktadan sonra enerjiniz ve isteğiniz hâlâ kaldıysa…

İlk buluşmalarda üçünüz ya da daha kalabalık gruplarla beraber olabilirsiniz. Ancak ikisinin de birbiriyle ilgilendiğinden emin olduktan sonra buluşmalara katılımınızı kısıtlamalısınız.

Onu fazla övmeyin

Tanıştırma faslı öncesi arkadaşınıza diğer tarafı abartılı ve direkt olarak övmeyin. Bu davranış her iki taraf için de oldukça antipatik ve itici gelebilir.