Güçlü Kadın Birliği

Geçtiğimiz ay Türkiye'de daha önce eşi olmayan bir hukuk etkinliği düzenlendi. Hukuğu moda ve sanatla birleştiren İstanbul Tahkim Haftası'nı yaratıcılarından ve katılımcılarından dinliyoruz.

Öncelikle kendinizden kısaca bahseder misiniz?

Ayşe Yazır: Dünyanın en büyük dava fonu şirketlerinden BenchWalk Advisors'ın global yöneticisiyim ve Londra'da yaşıyorum, bir ayağım sürekli İstanbul ve New York'ta. Hem Türkiye'de hem de İngiltere'de hukuk okuyup, master yapıp, sonra Chartered Insurer oldum. Oğlum ve işim arasında geçen bir hayatım var ve son iki senedir dünyanın ileri gelen üniversitelerinde dava fonlama dersleri veriyorum.

Sezen Ergen Breitegger: Yaklaşık 10 yıldır ortağım olan Burçin Yıldırım Develioğlu ile kurduğumuz uluslararası hukuk büromuzu büyütmeye devam ediyoruz. Eşim Andreas ve oğlumuz Lucas'la birlikte İstanbul-Viyana arasında yaşıyoruz. İzmir Saint Joseph Lisesi'nin ardından Galatasaray Hukuk Fakültesi'nden mezun oldum ve Viyana'da LL.M'imi tamamladım. Viyana'da Lansky, Ganzger + Partners ofisinde uzun süre Türkiye Masası'nın başında çalıştıktan sonra Burçin'le birlikte ofisimizi kurma fikri oluştu. O günden beri de insanın mutlulukla çalışmasının ne demek olduğunu yaşayarak görüyorum.

Tuğçe Ergüden: İngiltere'de enerji hukuku ve enerji politikası okudum. Enerji ve çevre hukuku alanında Londra'da çok sayıda makalem ve kitabım yayınlandı. Şu anda uluslararası bir enerji şirketinde danışman avukat olarak çalışıyorum.

Victoria Pernt: Schoenherr adlı bir hukuk firmasında tahkim danışmanıyım ve aynı zamanda Viyana'da yerleşik bir hakem olarak uluslararası tahkimi daha kapsayıcı ve çeşitli hale getirmeye çalışıyorum. Özellikle doğada, mümkünse atların etrafında vakit geçirmeyi seviyorum.

Victoria, MyArbitration platformundan kısaca bahseder misin?

Victoria: MyArbitration, uluslararası tahkim dünyasındaki insanları, olayları ve eğilimleri gösteren gerçekten ikonik bir video dizisi. Ayrıca özel içgörüler, canlı içerik, sahne arkası materyalleri ve sosyal medyada, özellikle Instagram'da kampanyalar sağlıyor. İki sezon oldu ve üçüncüsü bu Kasım'da çıkıyor. Herkes onları göreceği için çok heyecanlıyım! Tüm bölümler web sitemizde ve YouTube'da olacak.

İş hayatında güçlü kadın rolleri görmek mutluluk verici. Hukuk alanında çalışan kadınlar olarak iş ve özel hayat dengenizi nasıl koruyorsunuz?

Ayşe: Zorlanıyorum ama bu dengeyi sağlayan kişi oğlum. Onunla olduğum zamanlarda sadece onunla ilgileniyorum ve benim önceliğim onun mutluluğu. Ama yanımda olmadığında çok yoğun bir şekilde çalışıyorum. Çalışmak beni rahatsız etmiyor çünkü işimi çok seviyorum ve başarı beni motive ediyor.

Sezen: Ofisimizde yalnızca kendimizin değil, ekip arkadaşlarımızın da iş ve özel hayat dengesine çok önem veriyoruz. Burçin'le hem ofis sahibi, hem idareci, hem de birleşme ve devralma, tahkim gibi uzun ve yorucu süreçler gerektiren işlemlerde avukat olarak çalışıyoruz. Bu dengeyi sağlamak ancak birbirini destekleyen harika bir ekiple mümkün olabiliyor. Özellikle ofisimizdeki yoğun kadın çalışan oranıyla yaşattığımız kadın dayanışması sayesinde çok rekabetçi bir ortamda başarıyla ilerlerken ailemize ve kendimize de vakit ayırma şansımız oluyor.

Tuğçe: Koruyamıyorum (gülüyor). Hayatımın aslında üç temeli var; işim, ailem ve arkadaşlarım. Her hafta bunlardan bir tanesini aksatmak durumunda kalıyorum ancak aradaki dengeyi bozmamak için elimden geleni yapıyorum.

Victoria: Yaptığım işi gerçekten sevmeme ve zevk almama rağmen, ofis dışındaki hayatı gevşetmeyi ve deneyimlemeyi hâlâ çok önemli buluyorum. Spor yapmayı, arkadaşlarımla ve ailemle, tercihen dışarıda kaliteli zaman geçirmeyi ve seyahat etmeyi ihmal etmiyorum.

10-14 Ekim tarihleri arasında Türkiye'de daha önce eşi olmayan bir hukuk etkinliği, İstanbul Tahkim Haftası düzenlendi. Özellikle moda, sanat ve tahkimi bir araya getirme fikri nasıl doğdu?

Ayşe: İstanbul bence dünyanın ileri gelen hukuk merkezlerinden biri. Ancak ne yazık ki yurtdışından çok böyle görünmüyor. Özellikle bizi çalışan kadın olarak görünce istisna olduğumuzu zannediyorlar. Ancak Türkiye'de GC'lerin %75'i ve büyük hukuk firmalarında çalışanların %50'si kadın. Onun için herkesi buraya getirip, buradaki potansiyeli göstermek istedik ve dünyanın ileri gelen isimlerini İstanbul'a çektik. Daha ilk gün tüm yabancı avukatların ağzı açık kaldı. Çünkü İstanbul burada ve biz buradayız. Moda ve sanat sorularını Tuğçe'ye bırakıyorum, tamamen onun fikriydi.

Tuğçe: İstanbul Tahkim Haftası'nı diğer tüm hukuk etkinliklerinden ayırmak, sanat ve moda dolu bir hafta olsun istedim ki bence oldu! Misafirlerimiz oturumların arasında muhteşem sanatçıların eserlerini inceleyebildiler, her an bir moda dergisinin kadrajına girebildiler! Seneye daha da güzel yenilikler getireceğiz.

ISTAW boyunca sergi eşliğinde açılış kokteyli, yat turu, Arbitral Woman kahvaltısı gibi birçok etkinlik vardı. Sizi en çok heyecanlandıran hangisiydi?

Ayşe: Tüm etkinliklerde çok heyecanlandım. Bir haftalık bir etkinlik organize ettik ve son günün son oturumuna kadar tüm oturumlar doluydu! Bu da aslında herkesin benimle aynı görüşte olduğunu gösteriyor.

Sezen: Özellikle covid sonrası yüz yüze bu denli kapsamlı bir etkinlik fikri hepimizi heyecanlandırdı diyebilirim. Bir sanat aşığı olarak en sevdiğim iki alanı birleştiren bir ortamda bulunmak gerçekten çok hoş bir deneyimdi. Özellikle açılış kokteylindeki sergi ve yine kadın tahkim uzmanlarının bir araya geldiği Arbitral Women etkinliği sayesinde hem mesleki açıdan birbirimize çok şey kattığımız, hem de sanatsal açıdan beslendiğimiz bir hafta geçirmiş olduk.

Tuğçe: Çok zor bir soru! Hepsi diyebiliyor muyum? Muhteşem bir haftaydı.

Victoria: Her ne kadar etkinlikler göz kamaştırıcı olsa da ve her biri en az bir makaleye ilham verebilse de beni en çok heyecanlandıran insanlarla tanışmaktı. Harika oldu.

Hukuk alanında çalışan kadınlar olarak bu sektörde var olmak isteyen hemcinslerinize verebileceğiniz tavsiyeler var mı?

Ayşe: Asla pes etmesinler. Başarı kolay kazanabilen bir şey değil ve çok çalışılması gerekiyor. Başarısız olduklarında ders alıp yollarına devam etsinler. İnandıklarının peşini asla bırakmasınlar. Biz ISTAW'a boş bir kağıt ve sıfır bütçe ile başladık ve dünyaya bir fikrin nasıl gerçekleşip, fenomen olabileceğini gösterdik. Ayrıca kendi tanımını yapmak çok önemli. Siz,"Ben buradayım, varım" demedikçe kimse sizin varlığınızı fark etmez!

Sezen: Yolun başında olan meslektaşlarıma kişilik ve becerilerine uygun en iyi yolu bulmak için ilk yıllarında neyi sevdiklerini, hangi ofis ortamında mutlu olabildiklerini araştırmalarını tavsiye edebilirim. Kendilerine bir vizyon yaratarak ve bu vizyona ulaşmak için pes etmeden ilerlediklerinde meslekleri adına büyük başarılar elde edebilirler. "Kadın kadının yurdudur" prensibiyle kadın dayanışmasından güç almayı, örnek aldıkları kadınlarla iletişime geçmeyi de tavsiye ediyorum.

Tuğçe: Bazen yüzlerine çok kapı kapanacak ama pes etmesinler, hedeflerinden vazgeçmesinler. Hiç kimse oturduğu yerden isteyerek bir başarı elde edemez. Ayrıca sosyal medya muhteşem bir platform haline geldi. Sosyal medyayı aktif kullanıp, daha çok bağlantı elde etmek adına çabalasınlar. Ne kadar fazla insan ile tanışırsanız, sektörde o kadar fazla yer bulursunuz.

Victoria: Her şeyden önce kendiniz olun ve sizinle aynı fikirde olan kadın danışmanları arayın.