İşletme mezunları yöneticiliğe daha yatkın
LIFESTYLE

İşletme mezunları yöneticiliğe daha yatkın

Türkiye’de yöneticilik yapanların büyük bölümü ya işletme lisansı ya da MBA diploması sahibi. Yöneticiler arasında ikinci en sık rastlanan eğitim dalı ise makine mühendisliği Üniversite öncesi tercih yapma aşamasında olanların işi zor.

GÜNCELLEME TARİHİ: 12 Aralık 2009

Uzmanlar her ne kadar "mutlu olacağınız bir bölüm seçin" dese de herkes gelecek vaat eden, kariyer fırsatları olan bölümleri bulma telaşında. Sevretcv, bu konuda ipuçları veren bir araştırma yaptı. Veri tabanında yer alan 2 milyon orta ve üst düzey yöneticinin öz geçmişlerinden yola çıkarak mezun oldukları bölümleri ve kariyerlerine nereden başladıklarını belirledi. Araştırmaya konu olan yöneticilerin yüzde 10.97'si Anadolu Üniversitesi mezunu, ikinci sırada ise İstanbul Üniversitesi var. Daha sonra da Marmara, İTÜ, Dokuz Eylül ve ODTÜ sıralanmış. Yöneticilerin mezun oldukları bölümlere bakıldığında ise yüzde 17.62'yle işletme ilk sırada. İşletmeyi makine mühendisliği, iktisat, inşaat mühendisliği ve turizm otelcilik bölümleri takip ediyor. Orta ve üst düzey yöneticilerin yüzde 12.94'ü mastır yapmış. Mastırda tercih edilen üniversitelere bakıldığında ilk sırada İstanbul Teknik Üniversitesi görülüyor; İstanbul Üniversitesi, Marmara ve Yıldız Teknik Üniversitesi ise arkasından geliyor. Yöneticiler mastır yapacakları alan olarak da yine en çok işletmeyi tercih etmiş. Bankacılık, endüstri mühendisliği, bilgisayar gibi alanlar da mastırda tercih edilen diğer bölümler.Araştırmada dikkate alınan özgeçmişlere bakıldığında, yöneticilerin büyük bölümünün kariyerlerine eğitim sektöründe başladığı görülüyor.

Diğer sektörler ise inşaat, gıda, perakende olarak sıralanıyor. Secretcv Genel Müdürü Okan Tütüncü, son dönemde gençlerin 'geleceğin mesleği' olarak moleküler biyoloji gibi bölümlere de yöneldiklerini belirtiyor. Moleküler biyolojiyi, pazarlama uzmanlığı ve yazılım mühendisliği takip ediyor. Bölüm seçerken iş bulma garantisini göz önünde bulunduran gençlerin gelişmekte olan alanlara yöneldiğini söyleyen Tütüncü, burada da tıp, insan kaynakları, psikoloji ve bilişim gibi alanların öne çıktığını vurguluyor.